ŞANLIURFA- Tevhidi ilk kabul edenin kadınlar olduğuna dikkat çeken AraştırmacıYazar Cemal Çınar, kadınları tevhidin mekanları olarak bilinen camilerden uzak tutmanın mümkün olamayacağını ifade etti. Camilerde ve mescitlerde kadınlar için daha geniş ve uygun ortamların yapılması gerektiğine dikkat çeken Çınar, çarşı ve pazarlara rahat bir şekilde çıkabilen kadınların camilerden men edilmesinin büyük tezat olduğuna dikkat çekti.

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından her yıl 1-7 Ekim tarihleri Cami ve Din Görevlileri Haftası olarak kutlanıyor.Diyanet İşleri Başkanlığı bu yılki Cami ve Din Görevlileri Haftası`nın konusunu "Cami-Aile-Kadın" olarak belirledi.Birçok il ve ilçede bu konuyla ilgili konferanslar veriliyor.

Cami ve Din Görevlileri Haftası`nın konusu olarak belirlenen "Cami-Aile-Kadın" temasını AraştırmacıYazar Cemal Çınar ile konuştuk.

"Kadınlar camilerden men edilemez"
Tevhidin ve insanlığın ilk teşekkülünde de, tevhidin tekamülünde de ilahi davete ilk "lebbeyk" diyenin kadın olduğunu ifade eden Çınar "Mescitteki kadının yerini iyi tespit etmek ancak tevhitle olan bağlantısının tespiti nispetindedir. Tevhidin ilk davetini kabul eden kadındır ve tevhidin haykırıldığı yerde mescitlerdir. İlk insan ve ilk Peygamber Hz. Adem`e (as) ilk iman eden Hz. Havva annemiz bir kadın; son Peygamber Hz. Muhammed`e ilk iman eden annemiz Hz. Hatice de yine bir kadındır. Görülüyorki kadınlar İslami davada öncüler olmuşlardır. Müslüman kadınlar tevhit aşığı olduğuna göre kadınları tevhit mekanı olan camilerden ayırmak mümkün değil." dedi.

"İslami hükümlerin tatbiki, yerine göre farklılık arz edebilir"
Çınar değerlendirmelerine şöyle devam etti: "Kadın erkek ilişkilerinin duygularla yüklü olması nedeni ile Allah`ın belirlediği sınırların aşılmaması için aziz İslam uleması bu konuda sıkı tedbir almıştır. İslam hukukunun yürürlükte olduğu yerler ile İslam hukukunun yürürlükte olmadığı yerlerde İslami hükümlerin tatbikatı farklı olur." diye konuştu.

Kadınlar çarşı ve pazara çıktığı halde camiden menedilmeleri büyük bir tezattır
"Her halükarda, bayanların mescitlerde ifa ettikleri ibadetlerin kabulü ile ilgili baktığımızda, Cuma namazı dahil, kadınların ibadetlerinin makbul olmadığını ifade eden hiçbir mezhep alimini görmüyoruz." diyen Çınar "Bayanların mescitlerden menedildikleri zamanlar, kadının tek başına çantasını alıp pazara da çıkamadığı zamanlardır. Bu gün çantalarını yanlarına alarak çarşı pazarda alışverişe çıkabilen kadınların camiye gelince men edilmeleri büyük bir tezattır. Kaldı ki bu gün kitlesel ulaşımın zirvede olduğu bir zaman diliminde kadın erkek herkesin hayatının büyük bir kısmının seyahatlerde geçtiğini görüyoruz." ifadelerini kullandı.

Camilerde bayanlar için yer ayrılmalıdır
Dışarı çıkan bir Müslüman kadının namazını kılabilmesinin bazen ciddi bir sorun olabildiğine dikkat çeken Çınar, "Bayanlara camilerde erkeklerden daha fazla yer ayrılması hasenattan ziyade bir zarurettir. Seferde olan erkek şahıs, namazını boş bulduğu her yerde kılabilir. Ama sefer halinde olan bir bayanın namazını mescit dışında kılması ise çok zor olur. Camiler imar edilirken bayanların namaz kılabilecekleri yerlerin yapılması günümüzün şartlarında elzemdir. Var olan mescitlerde de bayanlara kesinlikle yer ayrılmalıdır. Kadınlar için her cami ve mescitte abdest alabilecekleri uygun yerler yapılmalıdır." İfadelerini kullandı.

"Kadınlarınıza geceleyin mescitlere gitme konusunda izin veriniz!" hadisini hatırlatan Çınar, Asr-ı Saadette farklı rivayetler olmakla beraber, bayanların mescitlerde ibadet ettiklerinin kesin olduğunu belirtti.

Fitneye sebebiyet vermemek için ciddi tedbirler alınmalıdır
Günümüz şartlarında `kadınların camiye gitmesinin fitneye açık bir mesele olduğundan dikkatli olunması` gerektiğini belirten Çınar, "Kısaca, kadın toplumun yarısıdır. Geri kalan yarısının da eğitmenidir. Toplumsal tüm konularda erkek kadar kadının da fonksiyon sahibi olduğunu görmek gerekir. Bütün bunların yanı sıra fitneye açık bir mesele olması sebebi ile ciddi tedbir alınması lazımdır. İstismara açık bir husus olduğundan dikkatlice bu gün bayanların mescitlerde ibadet etmesini sağlamamız lazım." ifadelerini kullandı.(M.Can Yardımcı/Osman Gülebak-İLKHA)