• DOLAR 34.284
  • EURO 37.542
  • ALTIN 3023.771
  • ...
"Üzerinden 27 yıl geçen 28 Şubat mağduriyetleri hala tam anlamıyla giderilmedi!"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

28 Şubat askeri Post Modern darbesinin üzerinden 27 yıl geçmesine rağmen o dönemde yaşatılan mağduriyetler tam anlamıyla giderilmiş değil.

Darbenin yıl dönümü nedeniyle açıklamada bulunan Mazlum-Der Malatya Şube Başkanı Bahattin Anıl, 28 Şubat sürecinde oluşturulan istihbari kayıtların bugün dahi insanların önüne engel olarak çıktığı gerçeğinden hareketle devletin kirli ve manipüle edilmiş hafızasının temizlenmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Üzerinden 27 yıl geçmesine rağmen o dönemde yaşatılan mağduriyetlerin tam anlamıyla giderilmediğine dikkat çeken Anıl, 28 Şubat sürecindeki siyasi yargı kararlarının iptal edilerek brifingli-siyasi yargılamalarının yok sayılmasını, halen cezaevlerinde tutulan 28 Şubat mahpuslarının hiçbir bahane ya da erteleme olmaksızın derhal serbest bırakılmasını istediklerini söyledi.

"İnsanlar işkence altında ve avukatsız olarak zorla imzalatılan ifadelerle, emniyette konulan örgüt isimleri ile tutuklanmış ve idam cezalarına, müebbet cezalarına çarptırılmıştır"

Bir taraftan Gazze’de yaşanan soykırımın acısıyla ve soykırımı önlemek için somut bir adım atılamamasının öfkesi ile dolu iken diğer taraftan 28 Şubat darbesinin yıldönümünde mağduriyetlerin halen giderilmemiş olmasının kızgınlığını yaşadıklarını belirten Anıl, şöyle devam etti:

"Darbeciler tarafından 1000 yıl süreceği ifade edilen 28 Şubat, darbe hazırlık süreçlerine tekabül eden 92-93 yılından itibaren orduda, yargıda, medyada, üniversitelerde ve kamu imkanları ile semirtilmiş sermaye çevrelerinde derin bir aklın ürünü olarak olgunlaştırılmıştır. Bu iş birliği sürecinde gerçekleştirilen darbe, önceki darbelerde olduğu gibi çok farklı başlıklarda insan hakları ihlallerine sebep olmuştur. Üstelik bu ihlallerin önemli bir kısmı halen devam etmektedir. Darbe sürecinde inançlı insanlar, küçük fikir grupları ve çeşitli cemaat mensupları resmî ideolojinin dayattığı yaşam biçimini kabul etmedikleri için, Türkiye’ye ve dünyaya dair farklı bakış ve talepleri olduğu için ya da dönemin muktedirlerince makbul vatandaş olarak görülmedikleri için fikir ve düşüncelerinden dolayı yargılanmış ve hapsedilmiştir. İnsanlar işkence altında ve avukatsız olarak zorla imzalatılan ifadelerle, emniyette konulan örgüt isimleri ile tutuklanmış ve idam cezalarına, müebbet cezalarına çarptırılmıştır."

"28 Şubat sürecinin ürünü olan istihbari raporlar da halen devletin hafızasını oluşturmakta olup bu konuda bile bir adım atılmamıştır!"

O dönemin brifingli yargı kararları ile yargılanıp mahkûm edilen insanların yeniden yargılanabilmeleri için uzun süreli bir kampanya yürütüldüğünü anımsatan Anıl, "Bir kısmı ile ilgili olumlu sonuçlar alınmış olsa da halen cezaevinde olan ve bedel ödeyen mahpuslar ve aileler bulunmaktadır. 28 Şubat’a ilişkin yaşanan diğer bir önemli mağduriyet ise dönemin baskıcı ortamından dolayı kamu görevinden çıkartılmış veya istifaya zorlanmış, kamu görevine alınmamış, başörtüsü yasakları sebebiyle eğitim öğretim süreçlerini tamamlayamamış kişilerin yaşadığı mağduriyetlerdir. Konuyla ilgili bazı yasal düzenlemeler yapılmış ve birtakım haklar iade edilmiş olsa da farklı statüler sebebiyle ya da kanuni düzenlemenin kapsamı dışında kaldığı için halen hakları iade edilmeyen ya da eksik iade edilen kişiler bulunmaktadır. Örneğin kamu kurumlarında görevine iade edilen kişilere, çalışmadıkları döneme ilişkin özlük hakları –ilgili sürenin emekliliğe sayılması hariç- verilmemiştir. Diğer bir temel sorun da darbe sürecinin tam olarak aydınlatılamamış olması ve sürece dahil olan yargı, medya, üniversiteler, sermaye çevreleri gibi unsurlardan hakkıyla hesap sorulmamasıdır. Oysa yüzleşilmeyen ve hakkıyla hesap sorulmayan her darbenin bir sonraki darbe ya da girişimlerin tetikleyicisi olduğu gerçeği ortadadır. Aynı şekilde 28 Şubat sürecinin ürünü olan istihbari raporlar da halen devletin hafızasını oluşturmakta olup bu konuda bile bir adım atılmamıştır" ifadelerini kullandı.

"Halen cezaevlerinde tutulan 28 Şubat mahpuslarının hiçbir bahane ya da erteleme olmaksızın derhal serbest bırakılmasını istiyoruz"

Anıl, son olarak şunları söyledi: "Binlerce insanın hayatını karartmış olan 28 Şubat sürecinin her yönüyle aydınlatılmasını ve bu sürecin bütün aktörlerinin açığa çıkartılarak bunlardan hesap sorulmasını bekliyoruz. 28 Şubat sürecinde oluşturulan istihbari kayıtların bugün dahi insanların önüne engel olarak çıktığı gerçeğinden hareketle devletin kirli ve manipüle edilmiş hafızasının temizlenmesi gerektiğini vurguluyoruz. Kıyıda köşede kalmış, sesini duyuramamış insanların mağduriyetlerinin ortaya çıkarılıp çözülmesini sağlayacak bir yüzleşme ve hesaplaşma mekanizmasının ya da bu konularda icra-i yetkilere sahip bir komisyonun kurulması gerekliliğini hatırlatıyoruz. Hakların parça parça ya da yüzeysel olarak değil tam anlamıyla iade edilmesini, maddi manevi zararların tazmin edilmesini bekliyoruz. 28 Şubat sürecindeki siyasi yargı kararlarının iptal edilerek 28 Şubat’ın brifingli-siyasi yargılamalarının yok sayılmasını, halen cezaevlerinde tutulan 28 Şubat mahpuslarının hiçbir bahane ya da erteleme olmaksızın derhal serbest bırakılmasını istiyoruz." (İLKHA)



Bu haberler de ilginizi çekebilir