Bild gazetesinin Cumartesi günü Brüksel'deki kaynaklara dayandırdığı haberine göre, söz konusu yönerge Avrupa Komisyonu tarafından gizli şekilde müzakere ediliyor ve yaz sonuna doğru kamuoyuna açıklanabilir. Ardından Avrupa Parlamentosu’na sunulacak.
Bu düzenleme, yeşil dönüşümü hızlandırmak ve bloğun içten yanmalı motor yasağını dolaylı yoldan uygulamak için bir arka kapı yöntemi olarak değerlendiriliyor. Söz konusu yasak, 2035’ten itibaren yeni araçların %100 CO2 salımını kesmesini zorunlu kılarak benzinli ve dizel araçları fiilen yasaklıyor. Otomobil üreticileri ise planı aşırı maliyetli buluyor ve üretim hatlarının tamamen dönüştürülmesini gerektirdiği gerekçesiyle eleştiriyor.
Yeni kuralların, AB genelindeki tüm kiralama şirketleri ile şirket araç filolarını kapsayacağı belirtiliyor. Tasarının kabul edilmesi halinde, bu kurumların yalnızca elektrikli araç satın almasına izin verilecek. Bild’in haberine göre bu durum, yeni araç satışlarının yaklaşık %60’ını etkileyecek. Avrupa Komisyonu’ndan bir sözcü, böyle bir plan üzerinde çalışıldığını doğruladı ancak detay vermekten kaçındı.
Bazı milletvekilleri bu önlemin Avrupa’daki araç kiralama sektörüne zarar verebileceği uyarısında bulundu. Enterprise, Hertz ve Sixt gibi şirketler, 2024’te şarj altyapısının yetersizliği, yüksek onarım masrafları ve düşük ikinci el satış değeri gibi nedenlerle EV filolarını küçültmüştü. Avrupa Parlamentosu Üyesi Markus Ferber, planı “gerçek dışı” olarak nitelendirerek Komisyon’dan geri çekmesini istedi. Sixt CEO’su Nico Gabriel de, çok az tatilcinin elektrikli araç kiraladığını ve zorunlu elektrikleşmenin şarj altyapısı ihtiyacı nedeniyle kiralama maliyetlerini artıracağını belirtti.
Eleştirmenler, Avrupa’nın yeşil dönüşümünün otomotiv sektörünü ve genel ekonomiyi zorladığını savunuyor. Otomobil üreticileri, EV satışlarını artırmamaları durumunda cezalarla karşı karşıya kalıyor ve yeni üretim hatları, bataryalar, şarj cihazları ve enerji şebekesi yatırımları için ciddi harcamalar yapmak zorunda kalıyor. Bu dönüşüm aynı zamanda istihdamı da tehdit ediyor: Otomotiv devi Stellantis, bu ay yaptığı açıklamada, AB’nin son tarihlerini karşılayamazsa bazı fabrikalarını kapatmak zorunda kalabileceğini söyledi. Eski AB Komiseri Thierry Breton ise EV geçişinin 600 bin işin kaybına yol açabileceği uyarısında bulundu.
Üreticiler, Çin ve ABD'li rakiplere karşı daha fazla pazar kaybetmemek için sübvansiyon ve devlet desteği talep ediyor. Diğer sektörler de benzer sorunlarla karşı karşıya; özellikle Brüksel’in Ukrayna ile ilgili yaptırımlar doğrultusunda Rus enerjisini aşamalı olarak terk etmesi sonrası bu enerji kaynaklarının ithalatı keskin şekilde düştü. Rus yetkililer, Avrupa’nın bu tedarikleri reddetmesinin daha pahalı alternatiflere ya da dolaylı yoldan yeniden yönlendirilmiş Rus enerjisine bağımlılığı artıracağını belirtiyor.