Israel Hayom gazetesinin aktardığına göre, söz konusu gücün oluşturulması, ABD Başkanı Donald Trump’ın 20 maddelik planının temel ayaklarından biri olarak öne çıkıyor.
Ancak plan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından desteklenmiş olmasına rağmen, şimdiye dek hiçbir ülke, ordusunu Filistin direniş güçleriyle karşı karşıya getirmeye hazır olduğunu belirtmedi.
Gazetenin haberine göre, israilin müttefiki Azerbaycan, daha önce bu uluslararası güce katılmaya istekli olduğunu belirtmişti. Ancak son günlerde Bakü’den iletilen mesaj, “Gazze’de askerlerinin hayatını riske atmaya hazır olmadığı” yönünde oldu.
Haberde, Azerbaycan’ın tutumunun, "istikrar gücü (ISF)"nün yeniden inşa ve sükûnetin korunması aşamalarında görev alabileceğini savunan diğer ülkelerle benzerlik gösterdiği, ancak şu anda gereken asıl aşama olan silahsızlandırma için hiçbir ülkenin hazır olmadığı vurgulandı.
Bu gelişmeler, israil Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, geçen hafta gerçekleştirilen güvenlik kabinesi (kabinett) toplantısında yaptığı açıklamaların ardından geldi. Netanyahu, toplantıda Trump’ın temsilcileriyle arasında varılan ilkesel bir uzlaşmayı kabineye aktardı. Buna göre:
“Eğer Hamas’ı ortadan kaldıracak bir taraf çıkmazsa ve Hamas bunu kendi isteğiyle yapmazsa, silahsızlandırma görevi İsrail’e düşer.”



