Güncel

Aynı Anda Vefat Edenler Birbirlerine Mirasçı Olabilir mi?

Miras hukuku, İslam fıkhında önemli bir yer tutarken, özellikle aynı anda vefat eden kişilerin birbirlerine mirasçı olup olamayacağı konusu vatandaşlar tarafından merak ediliyor. İslam’a göre, bir kişinin mirastan pay alabilmesi için, miras bırakanın vefatından önce veya tam aynı anda vefat etmemiş olması gerekiyor. Peki, aynı anda vefat edenler birbirlerine mirasçı olabilir mi? İttihadul Ulema’nın açıklamaları ve fıkhi kaynaklar ışığında bu sorunun cevabını haberimizde derledik.

Abone Ol

Aynı Anda Vefat ve Miras Hükümleri

İslam fıkhına göre, bir kimsenin mirasçı olabilmesi için, miras bırakan kişiden sonra hayatta olması şarttır (Sıbtu’l-Mardînî, Şerhu’r-Rahbiyye, s.139). Ancak, boğulma, enkaz altında kalma, trafik kazası, yangın gibi olaylarda, miras bırakan ile mirasçının hangi sırayla vefat ettiğinin belirlenememesi durumunda, bu kişiler birbirlerine mirasçı olamazlar. Bu hüküm, mirasın doğru şekilde paylaştırılması açısından kritik bir öneme sahiptir.

Örneğin, bir baba ile oğlu aynı trafik kazasında veya bir enkaz altında kalarak vefat ederse ve hangisinin önce öldüğü tespit edilemezse, baba oğluna, oğul da babasına mirasçı olamaz. Bu durumda, her birinin malvarlığı, yalnızca hayatta olan diğer mirasçılarına (örneğin, eş, diğer çocuklar veya anne) dağıtılır. Eğer oğul babasından sonra vefat etmiş olsaydı, babasının malından miras alır ve bu miras, oğlun kendi mirasçılarına (eş, çocuklar vb.) intikal ederdi. Aynı kural, baba için de geçerlidir.

Fıkhi Açıdan Detaylar

Fıkıh kaynaklarına göre, miras hukukunda vefat sırasının belirlenmesi esastır. Eğer vefat sırası bilinmiyorsa, İslam hukuku bu durumu “aynı anda vefat” olarak değerlendirir ve mirasçıların birbirlerinden pay alması engellenir. Bu hüküm, mirasın adil bir şekilde dağıtılmasını ve olası hukuki ihtilafların önüne geçilmesini amaçlar.