Küresel finans sistemini sarsan tarihî bir gelişme yaşanıyor. Yaklaşık otuz yıl sonra, dünya merkez bankalarının altın rezervleri, ilk kez ABD Hazine tahvilleri rezervlerini geride bıraktı. Bu gelişme, sadece sıradan bir ekonomik haber değil; doların finansal güven simgesi olarak gördüğü rolün sarsıldığına ve yeni bir küresel ekonomik sistemin doğmakta olduğuna işaret ediyor.

Peki Merkez Bankaları Neden ABD Tahvillerinden Vazgeçiyor?

Yıllarca "güvenli liman" olarak kabul edilen ABD Hazine tahvilleri, artan Amerikan borcu, jeopolitik belirsizlikler ve ticaret savaşlarının gölgesinde cazibesini yitiriyor. Bu ortamda, altın stratejik bir sığınak olarak yeniden öne çıkıyor.

Altın Tüm Zamanların Rekorunu Kırdı

Altının ons fiyatı ilk kez 3.500 doları aşarak rekor kırdı. Bu yıl başından itibaren %34 artış gösteren altın için JP Morgan, fiyatın kısa sürede 4.000 doların üzerine çıkabileceğini öngörüyor. Bu yükseliş, sadece bireysel yatırımcıların ilgisinden değil; merkez bankaları ve kurumsal yatırımcıların güçlü taleplerinden kaynaklanıyor.

Rakamlar Altının Gücünü Gösteriyor

2025'in ikinci çeyreğinde dünya genelinde 1.249 ton altın satın alındı. Bu rakamın dağılımı şöyle:

477 ton doğrudan yatırım amaçlı alındı.

167 ton merkez bankaları tarafından alındı.

366 ton mücevherat sektöründe kullanıldı.

79 ton teknoloji sektöründe değerlendirildi.

Gümüş de Yükselişte: “Yoksulun Altını” Sahnede

Gümüş fiyatları da 14 yıl sonra ilk kez 40 doları geçti. Yılbaşından bu yana %40’tan fazla artan gümüş, son 5 yılın en iyi performansını sergiliyor.

Gümüşteki bu yükselişi tetikleyen üç temel neden var:

Altın fiyatlarındaki artış, yatırımcıları daha uygun alternatif olan gümüşe yöneltti.

Merkez bankaları da stratejik rezervlerine gümüş eklemeye başladı.

Gümüşe olan sanayi talebi, toplam talebin %60’ını aşıyor.

2024’te küresel gümüş talebi 1.16 milyar ons iken, üretim sadece 820 milyon ons seviyesindeydi. Bu arz-talep dengesizliği fiyatları yukarı çekiyor.

Altın Artık Yeni “Güvenli Liman”

"Gold Misr" CEO’su Dr. Fadi Kemal, Sky News Arabia'ya yaptığı açıklamada:

"Altın artık sadece geleneksel bir güvenli liman değil; küresel ekonomiler için zorunlu bir güvenli sığınak. Bretton Woods’tan sonra şekillenen sistem çöküyor; altın yeniden küresel sistemin merkezine yerleşiyor."

Kemal, artan ABD borçlarının ve Başkan Trump’ın “kararsız ekonomik adımlarının” da dolara olan güveni sarstığını vurguladı. Bu nedenle ülkeler, dolara olan bağımlılığı azaltıp altın rezervlerini artırıyor.

Altın ve Gümüşte Fiyat Balonu Var mı?

Kemal’e göre:

"Bu yükseliş spekülatif değil, tam tersine küresel belirsizliklerin doğrudan yansıması. Altın ve gümüşte fiyatlar daha da artacak."

Altının yıl sonuna kadar 3.800 doları geçebileceğini belirten Kemal, yatırımcıların bu alana en az 8 yıllık bir perspektifle bakmaları gerektiğini söyledi.

Yatırım Tavsiyesi: Altın–Gümüş Dengesini Kurun

Kemal’in önerisi: Portföyün %30-35’i değerli madenlerden oluşmalı. Altın alınamıyorsa portföyün %15-20’si gümüş olabilir.

"Bu piyasalar kısa vadeli düşünülmemeli. Hem tasarrufları korur hem uzun vadede %30-40 arası getiri sunar."

Muhabir: Hamza Durmaz