ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri (USCIS), göçmenlerle ilgili güvenlik değerlendirmelerinin artırılması gerektiğini belirterek çalışma izinlerine ilişkin önemli bir değişikliğe gitti. The Hill’in haberine göre USCIS, sığınmacıların çalışma izni belgelerinin geçerlilik süresini 5 yıldan 18 aya düşürdü.

Yeni düzenleme yalnızca sığınmacıları değil, şu grupları da kapsıyor:

  • Resmi olarak mülteci statüsü verilen kişiler

  • Sığınma hakkı tanınan bireyler

  • Sınır dışı edilme kararı askıya alınanlar

  • Statü değişikliği başvurusu sonuçlanmamış olanlar

USCIS Direktörü Joseph Edlow, düzenlemenin gerekçesine ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Önceki yönetim tarafından ülkeye kabul edilen bir yabancı tarafından başkentimizde Ulusal Muhafızlara düzenlenen saldırının ardından, USCIS'in yabancıları sık sık incelemeye tabi tutması gerektiği daha da açık hale geldi.”

Bu değerlendirme, Washington’da yaşanan silahlı saldırı sonrası göçmenlik süreçlerine yönelik daha sıkı kontrolün hedeflendiğini gösteriyor.

TRUMP YÖNETİMİNİN GÖÇ POLİTİKALARINDA SERTLEŞME SÜRÜYOR

Sığınmacıların çalışma izinlerinin kısaltıldığı bu yeni dönem, Trump yönetiminin göçmenlik politikalarındaki mevcut yaklaşımın devamı niteliğinde. Yönetim, geçtiğimiz aylarda “yüksek riskli ülke” kategorisinde bulunan 19 ülkenin vatandaşlarının:

  • Tüm iltica başvurularını

  • Tüm göçmenlik yardım taleplerini

askıya almıştı.

Aynı yönetim, 5 Haziran’da imzalanan başkanlık kararnamesiyle şu ülkelere seyahat yasağı getirmişti:

Afganistan, Myanmar, Çad, Kongo Cumhuriyeti, Ekvator Ginesi, Eritre, Haiti, İran, Libya, Somali, Sudan ve Yemen.

Ayrıca şu ülkelere de seyahat kısıtlaması uygulanıyor:

Burundi, Küba, Laos, Sierra Leone, Togo, Türkmenistan ve Venezuela.

Bu liste, USCIS’in son kararından sonra yeniden tartışma konusu oldu çünkü çok sayıda göçmen bu ülkelerden geliyor.

WASHİNGTON’DAKİ SALDIRI: GÖÇ POLİTİKALARININ TETİKLEYİCİSİ

26 Kasım’da Beyaz Saray’a çok yakın bir noktada iki Ulusal Muhafızın vurulması, göç politikalarında sertleşmenin ana nedenlerinden biri olarak görülüyor. Washington Polis Departmanı olay sırasında:

  • İki Ulusal Muhafızın vurulduğunu

  • Failin yakalandığını

açıklamıştı.

FBI Direktörü Kash Patel, saldırının tek kişi tarafından gerçekleştirildiğini ve şüphelinin gözaltına alındığını bildirdi.

Columbia Bölgesi Savcısı Jeanine Pirro, şüphelinin 29 yaşındaki Afganistan uyruklu Rahmanullah Lakanwal olduğunu duyurmuş ve şu bilgileri paylaşmıştı:

  • Saldırıda hedef alınan Ulusal Muhafızlar: Sarah Beckstrom (20) ve Andrew Wolfe (24)

  • Sarah Beckstrom’un öldürülmesi nedeniyle Lakanwal, birinci derece cinayet ile suçlanacak.

ABD basınındaki bazı haberlerde Lakanwal’ın geçmişine ilişkin dikkat çekici iddialar yer alıyor. Buna göre zanlı, Afganistan’da henüz 15 yaşındayken CIA için çalışmaya başlamış ve görev yaptığı birliğin neden olduğu kayıplardan dolayı “rahatsız olduğu” öne sürülüyor.

PENTAGON BAŞKENTTE GÜVENLİK ÖNLEMLERİNİ ARTIRIYOR

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Dominik Cumhuriyeti ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, Washington’daki saldırının ardından başkentteki güvenlik seviyesinin yükseltileceğini belirtti.

Hegseth, şu planı paylaştı:

  • Ulusal Muhafız sayısı artırılacak

  • Başkan Donald Trump’ın talimatıyla 500 yeni asker Washington’a sevk edilecek

Bu gelişme, başkentteki güvenlik politikalarının göçmenlik kararlarıyla paralel ilerlediğini gösteriyor.

SIĞINMACILAR İÇİN YENİ DÖNEM: DAHA KISA İZİN, DAHA SIK DENETİM

Yeni düzenleme, ABD’deki sığınmacı ve mülteci toplulukları için daha sıkı bir bürokratik süreci beraberinde getiriyor. 18 aya düşürülen çalışma izni, USCIS’in göçmenleri daha sık gözden geçirme arzusunun bir sonucu olarak değerlendiriliyor.

Göçmenlik savunucuları ise bu kararın:

  • Sığınmacıların ekonomik hayata katılımını zorlaştıracağı

  • Belirsizlik nedeniyle psikolojik yük oluşturacağı

  • İşverenler için de ek bürokratik süreç anlamına geldiği

yorumunu yapıyor.

Kaynak: AA