Trump, Çin’in yanı sıra ABD’nin tüm ticaret ortaklarını kapsayan yeni vergilerle küresel tedarik zincirlerini tehdit ediyor. Bu karar, 2020 tarihli “Faz 1” ABD-Çin ticaret anlaşmasının ihlal edilip edilmediğinin araştırılmasından hemen sonra geldi.
Çin: Kararlı Şekilde Karşı Duracağız
Çin Ticaret Bakanlığı, bu kararın çok taraflı müzakerelerle elde edilen dengeyi hiçe saydığını ve ABD’nin uluslararası ticaretten yıllardır büyük fayda sağladığını vurgulayarak, Trump’ın adımlarına karşı kararlı adımlar atılacağını belirtti.
Yeni vergiler kapsamında, Çin dahil tüm ülkelerden ABD’ye giren ürünlere %10'luk taban vergi uygulanacak. Çin ürünleri için bu oran %54’e çıkacak.
Trump ayrıca Çin’den düşük değerli paketlerin vergisiz girmesine olanak tanıyan “de minimis” ticaret boşluğunu kapatan bir kararname de imzaladı. Çinli şirketlerin Vietnam ve Meksika gibi ülkelere yönlendirdiği ticaret rotaları da artık yeni vergilerden etkileniyor.
Özellikle Vietnam, Hindistan, Meksika ve Malezya gibi Çin+1 stratejisinden faydalanan ülkeler, %24 ila %46 arasında yeni vergilerle karşı karşıya. Bu durum, üretimi Çin dışına taşımanın maliyet avantajını neredeyse ortadan kaldırıyor.
Çinli üreticiler alternatif pazarlara yönelse de, ABD'nin 400 milyar doları aşan tüketim gücünün başka hiçbir ülkede bulunmadığı vurgulanıyor. Uzmanlar, bu durumun Çin'de fiyat savaşlarını ve kar marjlarını daraltarak deflasyon riskini tetikleyebileceği uyarısında bulunuyor.
Buna rağmen Çin hükümeti, bu yılki ekonomik büyüme hedefini %5 civarında tutmaya devam ediyor. Pekin, iç talebi artıracak yeni mali teşvikler, borçlanma ve para politikası genişlemeleri ile ticaret savaşının etkilerini dengelemeye çalışıyor.
