• DOLAR 34.547
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3005.461
  • ...

Siyonist rejim havadan, karadan ve denizden Gazze’yi bombalarken, rejimin Türk, Kürt ve Arap asıllı siyonist trolleri ise zihinleri bombalamaya devam ediyor.

Öyle İsrail güzellemeleri yapıyorlar ki hani utanmasalar “Hamas 7 Ekim’de Siyonist rejime yönelik Gazze tufanını gerçekleştirmemiş olsaydı Filistin’in bağımsızlaşması sağlanırdı” diyebilecek bir seviyesizliğe kadar geldiler.

Sanırsınız ki 7 Ekim kıyamı olmasaydı rejimin 75 yıldır sürdürdüğü Filistin’i insansızlaştırma projesi sona erecekti.

Şimdi troller için biraz geriye gidip sorular soracağız

Şirin Ebu Akile Hristiyan bir gazeteciydi Hamas’ın 7 Ekim direnişinden önce katledildi. (11 Mayıs 2022)

Muhammed Husam engelliydi. Sırtından vurularak öldürüldü. (2018)

Abdulnasır Haleve işitme engelliydi. Siyonist rejim askerlerinin “dur” çağrısına uymadığı için katledildi (2020)

İyad Hellak 32 yaşındaydı. Otistikti. Şehid edildi. (2020)

Bakr ailesinden Muhammed (12), İsmail (9), Zekeriya (10) ve Ahed (9) sahilde oyun oynarken israil tarafından bombalanarak katledildi. (2014)

Bugün israilin canını acıttıkları için sertleşti diyorsunuz ya mesela israilin 2019 yılında Refah'taki tek engelli merkezini de bombalamasını nasıl izah edeceksiniz?

75 yıldır bir halkı gece gündüz bombalayacak, çocuklarını katledecek, hastanelerini, çocuk parklarını, camilerini vuracaksınız ve onlar öylece durup izleyecekler. Öyle mi?

Devam edelim…

2004 yılında Arafat Yakup, 2017 yılında Ebu Süreyya ve 2018’de Fadi Ebu Salah…

Her üçü de tekerlekli sandalyeye mahkûm bir şekilde yaşıyorlardı. Ve her üçü de Siyonist rejim tarafından katledildi.

Bu mesele 7 Ekim’de mi başladı? Hayır. Bu mesele 1897 yılından beri; Yahudilerin Filistin’e göç ettirilmesi kararından beri var.

Belki 7 Ekim tarihi Filistin halkının savunmadan taarruza geçtiği tarih olması hasebi ile önemlidir.

Bir önemli notta şu: Filistinliler kendi kahramanlarını buldu.

Batılıların Süpermen, Batman, Örümcek Adam gibi sahte ve sanal kahramanları çer çöp oldu.

Bu savaş gerçek bir kahraman doğurdu: Ebu Ubeyde

Cesur Yürek filmini bilirsiniz değil mi?

Hani şu İngiliz sömürüsüne karşı İskoç bağımsızlık savaşının anlatıldığı film.

Ebu Ubeyde William Wallace (Vilyım Volıs) gibi konuşuyor.

Sadece Filistinliler değil tüm İslam dünyası Ebu Ubeyde’nin dudaklarından çıkacak sözcüklere kilitleniyor.

Nasıl ki William Wallace İngilizlerin işgalci, sömürgeci ve aşağılık yüzünü tüm dünyaya gösterdi Ebu Ubeyde’de bu savaşta israilin maskesini düşürdü

Baksanıza Batı’ya nasıl da ayağa kalktılar.

Belki de güneşin batıdan doğuşunun ilk işaretleridir bunlar.