• DOLAR 32.583
  • EURO 34.823
  • ALTIN 2500.571
  • ...

Mahalli İdareler Seçimlerini geride bıraktık. Özellikle Ankara ve İstanbul sonuçları herkesi şaşırttı. Birçok ilde seçim sonuçları belli olmuşken bu iki önemli ilimizde sonuçlar halen net değil. Oyların çalınması iddiası var. Acaba doğru mu? Oylar nasıl çalınır? Öncelikle sandıkta ikisi memur diğerleri müşahit olmak üzere ortalama altı üye eşliğinde seçimler yapılır. Başkan ve üye genellikle öğretmen veya MEB personelinden seçilir. Sandık Başkanı bu yıl 488 TL, Sandık kurulu üyesi 366 TL, Siyasi parti üyesine 112 lira verilir. Mecliste bulunan dört partinin de üyesi gözetiminde seçimler yapılır. Oylar adaletle sayılır. Zarflar torbaya ve diğer seçim edevatı eksiksiz olarak torbalara konur ve mühürlenir. Seçim tutanağından her partiliye birer adet verilir. Dolayısı ile ilk bir saat içinde seçimlerin galibi aşağı yukarı bellidir. İşte hilelerin geneli bu aşamadan sonra başlar. Sandık kurulu başkanı polis eşliğinde elindeki sonuçları teslim etmeye giderken de sıkıntı genelde yaşanmaz. Ama veriler sisteme girilirken sonuçların değişimi için bir iki tuşa basmak yeter. Paranın ilahlaştırıldığı kapitalist dünyada bu tür açgözlü insanlarla karşılaşılmış olması kimseyi şaşırtmamalıdır. Fakat siyasi partiler oylarının peşine düşerlerse hiçbir oy zayi olmaz. Çünkü eldeki tutanaklar var, sayım var. Bu tür şaibelere bulaşanlar da hak ettikleri cezayı alınca olay kapanır. Ama İstanbul gibi 15 milyonu geçen bir nüfuslu şehirde oy hırsızlarını bulmak, halkaları çözmek kolay olmasa gerek. İç İşleri Bakanlığına çok iş düşüyor. Hem hâlihazırda oylar ile ilgili şaibelerin olduğu konusunda en çok AK Parti’li seçmen şikâyetçi. Çünkü yapılan mitingler, kamuoyu yoklamaları bu sonuçlarla uyuşmuyor. Yine Binali Yıldırım’ın elindeki seçim sonuçları da hâlihazırdaki sonuçla uyuşmuyor.

Hükümet bu yüzden iki anlamda sıkıştı. Oylar eğer çalınmışsa İstanbul, Ankara gibi şehirler onca emeğe rağmen sandıklara sahip çıkamamaktan kaynaklı bir yenilgi ise bedeli çok ağır olur. En kötü ihtimal bu uğurda alın teri dökenler, gözyaşı da dökmeye başlar. Bir ikincisi mazlum olarak kimse görmez. Muktedir iken, iktidarda iken oylar niçin çalınıyor? Emanet niye korunamıyor? Boşluk nerede var? Yani birileri ağır bedeller öder. Halk ise tüm yaşananları üzüntü ile seyrediyor. Evet, hükümet bu süreci en az 15 Temmuz kararlılığı ile 17/25 Aralık direnci ile sürdürmeli eğer hile hurda varsa halkın iradesine sahip çıkmalıdır. Eğer varsa hileleri kamuoyu ile daha net ortaya çıkartmalı ve bu işin organizatörleri tüm halkaları ile beraber yargının önüne çıkartılmalıdır.

Seçimler ile ilgili yorum yapamadık. Çünkü oy çalma, sandık başkanı satın alma, daha önceden sandıklara bilinçli başkanlar atama gibi sosyal medyada çok ciddi ve delilli iddialar var. Genel bir değerlendirme yapacak olursak, ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olsun. Fakat bu seçimler de gösterdi ki belediye seçimleri dahi hizmetten ziyade particiliğe, ideolojiye göre sandığa yansıyor. Yani başarmak isteyen her kesim kendi düşüncesini, inancını gizlemden, perdelemeden ne kadar net ortaya koyuyorsa o kadar başarıyor. Tabi kitleleri inancına göre eğitebilmek de önemlidir. İnsanın mayası inanç üzerine yoğrulmuş. Bu seçim de gösterdi ki ne kadar hizmet edersen et, inançla uyuşmadığını razı edemezsin. Halkımızı asli inancına yöneltecek, değerlerimizi ön planda tutacak siyasi söylemler geliştirilmelidir. Çanakkaleliye Çanakkale ruhunu, Muşluya Malazgirt’i, Diyarbakırlıya Hz. Süleyman ve 27 şehit sahabeyi, İstanbulluya Fatihi ve ruhunu hatırlatacak söylemlere ihtiyaç var. Yani belediye almak için şehrin bozulmuş, yozlaşmış haletine bürünüp bu tarz söylemle onlar gibi görünerek kimseyi razı edemeyiz. Yani İslami söylemi olan bir parti veya lider her yerde inancını net ifade etmelidir. Halkımız her şeyiyle Müslümandır. Halkın bazı şehirlerde İslami hayattan çok uzaklaşmış olması İslami söylemleri bırakıp onları razı edecek vaatlerde bulunmakla belediyeler alınmıyor. Herkes herkesin cemaziyel-evvelini biliyor. Daha net bir siyaset inşallah bu toplum için daha hayırlı olacaktır. Allah şehirlerimize, ülkemize, tüm Müslüman ülkelerine ve bütün insanlığa huzur versin, merhamet versin, adalet versin ve iman versin.