Bayram ve İslam’ın zaferi

Bizlere bir bayram sevincini daha yaşatan ve bu bayramda Kurban kesmeyi emredip fakir ve kimsesizlerin yüzünü güldürme nimetini bizlere nasip eden Rabbimize yerdeki ve gökteki canlılar adedince hamd-u senalar olsun.

Bayram günleri, İslam âlemi için birliğin, dirliğin, kardeşliğin, yardımlaşmanın, dayanışmanın ve sevincin vesilesi mübarek günlerdir.

Kurban bayramı günleri, İbrahimî adanmışlıkla İsmailce teslimiyetin Müslümanlar tarafından yerine getirildiği fedakârlık günleridir.

Bu mübarek günler, Allah’ın emrini yerine getirme adına tereddütsüz bir şekilde can ciğer oğlunu feda etmekten geri durmayan İbrahim peygamber gibi İsmailleri feda etme günleridir.

Bugünler, sadakat timsali Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail’in aziz hatırasına sahip çıkma günleridir.

Bugünler âlemlerin sahibi yüce Allah’ın “Şimdi sen Rabbine kulluk et ve kurban kes” emrine lebbeyk deme ve emirlerini yerine getirip “Hacı” olmanın sevinci ve mutluluğuyla gözyaşı dökme günleridir.

Bugünler İslam’ın beş temel şartlarından olan hac farizası için kutsal topraklarda Rabbe münacatta bulunma günleridir.

Bugünler Rabbe yakınlaşmak ve kirlerden arınmak için yardımlaşma ve dayanışma günleridir, bugünler fedakârlık ve adanmışlık günleridir.

Bugünler İslam âlemi için ehemmiyet arz eden özel günlerdir, manevi duyguların diğer zamanlara nazaran daha fazla ön plana çıktığı kutlu zaman dilimleridir.

Evet, bugünler mübarek Kurban Bayramı günleridir. Ve en güzel şekilde değerlendirilmelidir. Kutlu olsun bu günlerimiz, bütün insanlık için huzur ve mutluluk getirsin, İslam’ın ve Müslümanların özlenilen zaferine vesile olsun.

Evet, bugün bayram ancak yine bu bayrama da buruk giriyoruz. Zira mazlumlar hala gözyaşı döküyor, zalimler zulümlerine hala devam ediyor.

Müslüman kardeşlerimiz henüz savaş ve kargaşa ortamlarından kurtulmuş değil. Zulüm ve katliamların sürdüğü beldelerde mazlumların çığlıkları arş-ı âlâyı titretiyor.

Arakan’da Müslümanlar diri diri ateşlere atılıyor, Budist çetelerce soykırıma tabi tutuluyor.

Savaşın devam ettiği Yemen’de insanlar yiyecek bir parça ekmek bulamıyor, kadın ve çocuklar açlıktan ölüyor.

Suriye’de yıllardır halkın üzerine bombalar yağdıran emperyalist güçler ve işbirlikçileri, tamamen sona ermeyen savaştan kazanımlar elde etmeye, Müslümanların yer altı ve yer üstü zenginliklerini sömürmeye ve nifak tohumları ekmeye devam ediyor.  

Filistin’de siyonistler Gazze’yi abluka altında tutmaya, zulüm ve işgallerini sürdürmeye, Birleşmiş Milletler ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nın kınama ve kararlarına aldırmadan yahudiler için yeni yerleşim yerleri inşa etmeye devam ediyor.

Yüzyılın anlaşmasını devreye koyarak Filistin davasını Âlem-i İslam’ın gündeminden çıkarmayı hedefleyen emperyalist ABD, siyonistlerin çıkarına olacak kararlar almaya ve adımlar atmaya devam ediyor.

Mısır’da darbeyle iktidarı elinden (ç)alınan Müslüman Kardeşler Cemaati’ne yönelik zulüm ve hukuksuzluklar aralıksız sürüyor, esaret altında bulunan Muhammed Mursi’yi şehid eden darbeciler diğer mazlumlara da sıradan gerekçelerle idam veyahut müebbet hapis cezası vermeye devam ediyorlar.

“Bütün müminler kardeştir” şiarını hayat düsturu yapan Müslümanlar olarak, yaşanan bunca acıya ve zulme sarf-ı nazar edemeyiz. İşte bu sebeplerdir bizleri hüzünlendiren, bizleri derin derin düşündüren. Ancak ümitsiz değiliz; İslam’ın zaferini göreceğimiz ve Müslümanlar olarak gerçek bayramları yaşayacağımız günler uzak değildir elbet!

Bahse konu ettiğimiz zulümler ve bu zulümlerden dolayı çekilen acılar bayram sevincimize gölge düşürse de İslam’ın şiarlarından olan bayramı ibadet bilinci ve neşesiyle karşılamamız gerektiğinin farkındayız. 

Bayram sevincimiz, İslam âleminin duçar kaldığı zulümleri ve mazlumların yaşadığı acıları bizlere unutturmayacaktır. Bu acıları sonlandırmak için küresel güçlerin büyük oyunlarını boşa çıkarmamız gerekmektedir. Emperyal hedefleri olan küresel güçlerin oyunlarını boşa çıkarıp birlik ve beraberliği elde ettiğimiz gün, aziz İslam’ın zaferinin yaşandığı gün olacaktır.

Bu münasebetle, Pazar günü idrak edeceğimiz mübarek Kurban Bayramı’nın, tüm İslam âlemine ve insanlık ailesine sulh ve selamet, huzur ve sükûnet getirmesini ve ümmetin içinde bulunduğu tefrika ve işgallerden kurtuluşuna ve vahdeti elde etmesine vesile olmasını Cenabı-ı Allah’tan diliyorum. Ayrıca da bayramı muhaceratta geçirecek olanların ve dava uğruna zindanda bulunan kardeşlerimizin ve ailelerinin bayramlarını tebrik ediyorum.

1. Şerif Durmaz