• DOLAR 32.58
  • EURO 34.8
  • ALTIN 2410.915
  • ...

"Resulullah'a bir adam gelerek, "Ya Resulullah! "Bana zaruret isabet etti" yani açlıktan dermansız kaldım." dedi…

Hz. Peygamber, "Bu adamı bu gece misafir edecek kimse yok mu? Ki Allah ona rahmet buyursun." dedi.

Ensâr'dan bir zât -Ebu Talhâ olduğu zikredilmiştir- ayağa kalktı "Ben Ya Resulullah" diye cevap verdi. Misafiri eve götürerek hanımına "Resulullah'ın misafirine ikram et" diye tembihte bulundu.

Hanımı, "Vallahi benim yanımda bir kız çocuğumun yiyeceğinden başka bir şey yoktur." dedi. Kocası da ona, "O halde kız çocuğu akşam yemeği istediği zaman onu uyut, kandili de söndürüver, Resulullah'ın misafiri için biz bu geceyi aç geçiştiriverelim." dedi. Ve gerçekten öyle yaptılar.

Sonra o misafir, Resulullah (asv)'ın yanına vardı ve ona, "Bu gece Allah falan ve falandan son derece hoşnut oldu." dedi. Allah Teâlâ da onların hakkında bu âyeti indirdi. "Kendilerinde bir ihtiyaç olsa bile onları kendilerine tercih ederler." (Buhari, Tefsiru Sure 59/6; Müslim, Hac, 475)

****

Yukardaki olay Mekkeli Muhacirlere evlerini ve yurtlarını açan Medineli Ensar`ın fazilet ve erdemini anlatan olaylardan sadece bir tanesidir. Ensar`dan Allah ve Resulü razı olmuş, ayetlerde methedilmiş, geçmişte, günümüzde ve kıyamete dek insanlık için örnek olarak sunulmuşlardır.

Hak ve adaletin hâkim olmadığı,  güçlünün haklı olduğu bir dünyada baskılar, zulümler, katliam ve savaşlar eksik olmayacaktır. Buna paralel bir şekilde bu zulüm ve katliamlardan kaçan mazlumlar,  imanlarını muhafaza etmek için evinden/ barkından ayrılmak zorunda kalacak muhacirler de olacaktır. Bu sünnetullahın değişmez bir kural ve kaidesidir.

Tarihin en acımasız savaş ve işgallerini yaşayan dünyamız, adil olmayan gelir dağılımını yaşayan insanlık ve buna paralel olarak mülteci olan büyük insan kitleleri. Kadın ve çocukların, bebelerin ölümden kaçarak azgın, karanlık deniz dalgalarına kendilerini atmaları, kıyıya vuran cansız bebek bedenleri… 

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) 2016 Yılı Zorla Yerinden Edilmeye İlişkin Küresel Eğilimler raporunun giriş kısmında şu bilgiler yer almaktadır.

• Dünya genelinde baskı, zulüm, şiddet olayları nedeniyle zorla yerinden edilmiş kişi sayısı 2014 yılında 59,5 milyonken 2015 yılında 65,3 milyona çıktı. Bunların 21,3 milyonu mülteci, 40,8 milyonu ise ülkeleri içinde yerinden edilmiş kişiler

• Eğer sadece yerinden edilen kişilerden oluşan bir ülke olsaydı, bu ülke nüfus bakımından dünyanın en kalabalık 21. ülkesi sayılırdı

• 21,3 milyon mültecinin 16,1 milyonu BMMYK`nin görev alanına girerken 5,2 milyon Filistinli ise BM Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu`nun çalışma alanındadır. 3,2 milyon kişi ise sığınmacı konumundadır

• 2015 yılı boyunca her dakika başında 24 kişi şiddet, baskı veya zulüm nedeniyle yaşam alanını terk etmeye mecbur kalmıştır.

***

Sadece kayıt altına alınabilen bu rakamlar olayın vahametini ortaya koymaktadır. Suriye`deki iç savaş, Irak`taki çatışmalar, Mısır`daki askeri darbe, coğrafyamızın Avrupa`ya geçiş köprüsü olması hasebiyle değişik renk ve lisanlardaki muhacirleri daha sık görmeye başladık. 2016 rakamlarıyla büyük çoğunluğu Suriyeli olan 2.9 milyon muhacire ev sahipliği yapmaktayız. Türkiye`nin, hükümeti ve halkıyla Suriyeli muhacirlere yaptıkları fedakârlıklar, yardımseverlik ve ev sahipliği takdire şayandır.  Fakat bu yeterli olmuyor. Suriyelilere ikamet ve oturum izni noktasında tanınan kolaylıklar diğer muhacirlere tanınmamaktadır. Suriyeli muhacirlerin dışındaki muhacirler,  ikamet ve oturum izni alamamak, eğitim ve sağlık hizmetlerinden faydalanamama, Arap isimlerinin uzun olması ve yazım kurallarından dolayı büyük mağduriyetler yaşanmaktadır. 

İmanlarını muhafaza etmek ve İslami hizmetlerinden dolayı muhacir olmuş Türki cumhuriyetlerden ve Kafkasya`dan gelen muhacirler bu mağduriyetlerin en büyüğünü yaşamaktalar. Özbek, Kırgız, Çeçen, Dağıstanlı… muhacirler IŞİD adı altında kadın ve çocuklarıyla birlikte operasyonlarla gözaltına alınmakta,  bir kısmı geldikleri ülkenin diktatörlerine teslim edilirken, bir kısmı da her türlü maddi ve manevi kirliliğin olduğu Yabancı Şubede aylarca tutulmaktadır. Aileden biri suçlu olsa bile, kadın ve çocukların gözaltına alınması ve cezalandırılmaları insani ve hukuki değildir.

Hükümet, Suriyelilerin yanında çok cüzi bir rakam olan diğer muhacirlerin de durumunu görmeli, oturum ve diğer haklardan istifade etmelerini sağlamalı. Uygulamaların eşit ve adil olmasını gözetmelidir. Bizlere sığınan, topraklarımızı güvenli bir liman gören Müslüman kardeşlerimiz zalimlere teslim edilmemeli, siyasi maslahatlara kurban edilmemelidir. İçlerinden suç işleyenler olduğu olasılığı varsa bile kadın ve çocukların masum olduğu unutulmamalıdır.