Basınımız ve Biz

Bir süredir basın yayınımızın ehemmiyeti konusunda okuyucularımızla hasbihallerde bulunmak üzere Anadolu'nun muhtelif şehirlerini gezmekteyiz.

 Şahit olduğumuz yaklaşımlar o kadar samimiyet kokuyor ki basın yayının ehemmiyetini bu bakış açısıyla düşünmediklerini söyleyemeyiz.

Bunu dile getiren samimi itiraflara şahit olduk.

Doğrusu rahatlıkla söyleyebiliriz ki doğruyu yanlış, yanlışı doğru gösteren günümüz basın yayın anlayışını bizler de tasvip etmiyoruz.

 Malcolm X'in “Eğer gazetelere inanırsanız size doğruyu yanlış yanlışı doğru gösterirler” sözü bu hakikate işaret ediyor.

 Okuyucularımızın bundan habersiz olmadıklarını Allah'a şükür fark ettik.

 Gazete ve televizyona ilaveten dergilerin varlığı konusunda okuyucularımızın yaklaşımı hakeza aynı şekilde aynı güzelliklere mebni idi.

Bundan dolayıdır ki zaman zaman gazete veya dergi yahut televizyon programcılarıyla bir araya gelmenin kendileri için iyi olacağına dair izlenimlerimiz, daha bir pekişti.

Zaten bu talep onlardan geliyordu.

Bu sebeple bireysel ve toplumsal bazda basın yayının yaptığı tahribatın ve ahlaki çöküntünün elimizdeki nimetler ile yani basınımız ile mukavemet görmesini nimet biliyoruz.

Her marifetin bir iltifata tabi olduğu gerçeğinden hareketle basın ve yayın desteklenmeli.

 Rehber TV, Doğruhaber gazetesi, İnzar dergisi, Nisanur dergisi, Kelhaamed dergisi ve gençlere yönelik olan Söz Kalem dergisi alınarak desteklenmelidir.

 Hatta bir adım daha öteye gidilmesi abone olunması menfaatimiz icabıdır.

 Okuyucuların dergilerini konu-komşu, eş -dost, esnaf, uzak-yakın, akraba ve benzeri verilebilecek her yere vermesi, ulaştırması, okuması, okutulması konusunda hassas olmaları gerekmektedir.

 Bu güzellikler yaşanırken ulaşılabilir olmak, tekliflere açık olmak ve sürdürülebilir programlar yapmak okuyucuya karşı görevlerimizdir.

 Günümüz dünyasında daha güçlü olmak, bu gücü tebliğ ve davet unsuru olarak topluma karşı bir sorumluluk olarak hakkın emrine vermek, yegane emelimizdir.

Bu nazarla basına bakıldığı zaman gerek televizyon, gazete; gerek radyolar gerek dergiler gerekse sosyal medya platformları ve YouTube kanalları bu amaca hizmet eden araçlardır.

 Nasıl kullanmamız gerektiği konusunda ortak akıldan hareketle çok güzel neticeler alınabileceğine dair inancımız, sahalarda da kendini göstermiştir.

 Basın yayınımız hem ailemizin hem toplumun hem de evrensel mesajın kaynağıdır. Bunu  vermede en güzel araçtır.

Çocuklarımız televizyonumuzun karşısında rahat, gazetelerimizi okuma konusunda dikkatli, radyolarımızı dinleme konusunda ihtiyaç sahibi, dergilerimizin eğitimine muhtaç, YouTube kanallarınızı izlemeye de ihtiyaç duyuyorlar.

 Toplum ve birey, kendini ifsad eden araçlar karşısında hep şikayetçidir.

 Buna karşın hep izleyici olup karşı koymak konusunda bilinçli ve duyarlı olmayabilir.

 Tıpkı sabah kuşağındaki programlardan hem şikayet eden hem izleyen insanlar gibi.

Bu konuda bir farkındalık oluşturmak için alternatif basın ve alternatif yayın olmak adına emek sarf eden matbuatımız, ihmal edilmemelidir.

 Dağıtım noktası veya büfelerden gazetenin alınması, çocukların güvenle televizyonu seyretmesi, bir ay boyunca aile dergimiz Nisanur ve diğer dergilerimiz olan İnzar, Kelhaamed, Söz ve Kalem gibi bilgi ve marifet dolu yayınlarımız ihmal edilmemelidir.

 Dünün gerçeğini kendi bakış açımız ve basiret dolu ufkumuzla günlük siyaset, kültür ve sosyal yaklaşımıyla kendi potamızda öğretmeliyiz.

 Bu marifet, bu iltifat ve bu yaklaşım bizi kendimizden habersiz kılmayacaktır.

Yarını yazan nesli şimdiden eğitmeliyiz.

Aksi takdirde kayıp bir medeniyetin kayıp çocukları olarak feryat ve figan edeceğiz.

Basın, bu derece ehemmiyeti ve ilgiyi hak etmektedir.

İlgi gösteren kimseler olarak daha çok bu marifeti iltifata boğmalıyız.

 Tebliğin ve davetin esas unsurları olan bu araçların, amaç olmaktan çok araç olduğunu unutmamak topluma karşı sorumluluğumuzun Müslüman bireyler olarak gereğidir.

 Bu düşünce ufkuna ulaşmak ve bunu gerçekleştirmek dileğiyle...