KURTULUŞUMUZ EŞEKTE Mİ GİZLİ

Hayatımız ve kurtuluşumuzu çoğu zaman tesadüflere emanet ediyoruz!

Mesleğimizi  seçerken  tesadüf, 

İş ararken tesadüf,

İş bulurken tesadüf,

Evlenecek  eş  bulurken  tesadüf,

Arkadaş  edinirken  tesadüf, 

Devletimizi  ve  milletimizin  istikbalini  teslim  edecek  şahıslar  seçerken  tesadüf, 

Kendimizi ve  geleceğimizi, namus ve neslimizi koruyup  kurtaracak  kurtarıcılar  ararken  bulduklarımızın hemen hepsi tesadüf.

Hep düf, düf, düf, üf, üf, üf,

Bir sürü düf’ler ve  bir sürü üf’ler.

Ve bu ...Üf(ler) ki, hayatımızı üfleyerek söndürüyorlar.

Bizim kurtuluşumuz da çoğu zaman hikayesini anlatacağım şu eşeğin kurtuluşuna benziyor.

Adamın biri su bulmak için tesadüfen bir yerde  bir kuyu kazmış, 

Günün birinde o kuyunun içine tesadüfen adamın eşeği düşmüş.

Adam eşeğini kurtarmaya çalışırken, etraftan insanlar görüp gelmişler.

Sonra o insanlar da eşeği kurtarmak için adama yardım etmeğe başlamışlar.

Tesadüfen hayırsever olmuşlar.

Ve bu hayırsever insanlar da tesadüfen kuyuya düşmüş eşeği kurtarmaya başlamışlar.

Sonra  da eşek tesadüfen  kendi kendine kurtulmuş.

İşte olayın hikayesi:

Adam bir yerde derince bir kuyu kazmış.    

Bir gün adamın eşeği kuyunun içine düşmüş.

Eşek çıkmaya çalışmış  çıkamamış.

Kendine has sesiyle yardım için bağırıp, çağırmış.

Sahibi  eşeğini sesinden tanımış, gelmiş.

Eşeğinin durumunu görmüş,  üzülmüş. Onu düştüğü kuyudan çıkarmaya gayret etmiş amma nafile çıkaramamış.

Konu-komşuya haber etmiş. Gelmişler eşeği çıkarmaya ...

Uğraşı vermişler,

Fikirler ortaya koymuşlar,

Strateji geliştirmişler.

Sonuçta bunlardan  hiçbiri eşeği kurtarmaya yaramamış.   

Eşek sahibi  üzgün ve üzüntülü,

Komşular hayretler ise içerisinde. Eşek ise çaresizlikler içinde.

Derken eşeği kurtarmaya çalışanlar kurtarmaktan ümitlerini kesmiş durumda şöyle karar vermişler:

“ Bu eşek nasıl olsa gitti. Artık kurtarılması imkansız, hiç değilse  başka eşekler düşmesin bu kuyuya deyip kuyuyu kapatmaya karar vermişler.

Küreklerle kuyunun içerisindeki eşeğin üzerine  toprak atmaya başlamışlar.

Eşek ise, üzerine dökülen  topraklardan silkeleniyor ve böylece üzerine atılan topraklar eşeğin  ayaklarının altına dökülüyor. Eşek, atılan topraklar üzerinde debelenerek toprağı bastırıyor.

Böylece adamlar  toprak atıyorlar, eşek atılan toprağa basarak kuyuyu dolduruyor ve üste çıkıyor.

Neticede kuyu doluyor ve eşek de kurtulmuş olarak kuyudan çıkıyor...

Eşek, onu kurtarmaktan ümitlerini kesen ve kuyuyu onun üzerine kapatmaya  gayret edenlerin şaşkın bakışları arasında bir kurtuluş narasını da atarak oradan uzaklaşarak  gider.

Eşeğin sahibi ve ona kurtuluşta yardım etmek isteyen kurtarıcılar, eşek kadar başarılı olamadıklarını görerek,   hayretle birbirlerine bakarlar.

Ve hep beraber o tarafa dönüp, nara atarak ve şarkı söyleyerek  giden eşeğe hayranlıkla  bakarlar.

Kendi kendilerine şöyle:

-“Bu kadar düşündük, bu kadar çalışıp yorulduk.  Yine de eşeği biz kurtaramadık! ”diye söylenirler.

Onlar kurtaramadılar, ama eşek kurtuluşa erdi.

Evet ‘Eşek’ deyip de geçmeyin!

Aslında  o, kendini hiçbir zaman kurtarıcılara muhtaç hissetmedi.

O, tarihin en eski çağlarından beri  kendince var oldu ve kendince yaşadı.

Eşek olarak doğdu ve eşek olarak yaşadı.

Aslından ve asaletinden hiçbir şey kaybetmedi.

Var olduğu günden beri eşektir. Hala da eşekliğini ve eşeklik soyunu devam ettirmektedir.

Üstelik eşek sülalesine hiçbir leke sürmeden eşeklik yapmaktadır.

İşte o böyle soylu bir sülaledendir. 

Bildiğiniz  öyle her yerde farklı bir yüzle görülen, ortamdan ortama şekil ve renk değiştiren, aldatmanın ve hilenin binbir yol ve yöntemini bilen ve her zaman  kendilerini kurtarma planlarını, milleti kurtarma planı olarak uygulamak için 

çokça düşünen eşeklerden(!) değildir.

Düşünme amacı ve  tarzı yanlış olanlar ne kadar çok düşünürlerse o kadar çok  zararlı olurlar.

Eşeği kurtaramayanların düşünceleri insanları kurtarmaya  asla yetmeyecektir.

Milleti eşek yerine koyup benzer tarzlarda kurtarma operasyonları ile kurtarmaya çalışanların çabaları ve düşünceleri sadece kendileri açısından olumlu netice veremeyecektir inşaallah.

Fakat kurtulmaları gerekenler mutlaka kurtulacaklardır.

Eşek kurtulduğu gibi o kurtarıcıların eşek yerine koydukları insanlar da elbette kurtulacaklardır.