İki yüzlü Ebu Mikrop

Malumunuz bir deterjan reklam filmi vardı. Kirlenmek güzeldir diye. Reklam o kadar yapılıyordu ki nerdeyse insanın kendisini kirletme hevesi tavan yapacak seviyelere ulaşıyordu. Her gün  kirlenesi geliyordu insanın. Zannedersem bu reklam farklı şekillerde farklı senaryolarla biz farkında olmadan yoluna devam ediyordu.

Onlar açısından kirlenmek güzeldi. Eşyayı kirlet ki daha çok tüketesin. Elbiseni, üstünü, başını hiç temiz bırakma, sürekli kirlet. Beynini kirlet, zihnini kirlet.

Kirlet ve tüket ki kaynaklarımız tükensin de el pençe divana duralım.

Kirlilik; herhangi bir şeyin veya vücudun üzerinde oluşan, biriken pislik. Mecazi olarak utanılacak durum, leke, şaibe gibi anlamlara gelmektedir. Kirliliği, gerçeği bulanıklaştıracak yoğun engeller olarak da anlamlandırabiliriz.

Mikrop ise, ancak mikroskop ile görülebilen çürümeye, mayalanmaya ve hastalıklara yol açan hücreli canlılara denilir. Kirlilikten farklı olarak mikrop, hakikatin, gerçeğin içine girme esnekliği ile bilinir, bu özellikte olması hasebiyle sinsidir.

Kirlilik ve mikrop birbirini destekleyen ve tamamlayan unsurlar ve hücreler.

Şimdi Hangi kirden, hangi Ebu mikroptan başlayalım? ABD’den mi? AB’den mi? Rusya, Çin ve Arap Krallarından mı? Yoksa yerli ve yabancı siyonistlerden mi? Üstün ırk mikrobuyla hastalık bulaştıran ırkperst zatı muhteremlerden mi? Hakikatin ve dini değerleri istismara açık hale getiren fikirlerden mi?

Bünyelere sızmak için sinsice pusuya yatmışlar ve tüm alanlara sirayet etmişler.

Yıllar yılı Afganistan, Irak, Moro, Eritre, Cezayir’de...

Suriye de, Yemen’de, bilmem Ortadoğu’nun hangi beldesinde milyonlar katledildi.

Ölenler öteki olunca.

Dünya sağır ve kör idi.

Ufak bir kınama ile geçiştiriliverilirdi.

Mikroptur ya egemen olan.

Otorite idi ya mikrop.

Söz konusu ebu mikrop olunca gerisi teferruattı...

Halihazırda her tarafımız kirlenmiş, mikroplar yağmur gibi üstümüze üstümüze yağarken hangi şemsiyeyi kalkan yapacağımızı bilemez duruma düşmüşüz.

Ana gıda, en etkili ilaç, bin beş yüz yıl öncesine uzanan ve mikroplarla mücadele yol ve yöntemlerinin belirtildiği bir reçete ile insanlık tekrar kurtuluşa erebilir. İnsanlığın başına bela olmuş bu iki yüzlü mikroplardan kurtulmanın yegane çaresi Cenab-ı Allah’a Abd (Amerika değil ha) ve asker olmaktan geçer....