• DOLAR 32.339
  • EURO 35.207
  • ALTIN 2246.682
  • ...

SİYASET GEMİSİ

KURNAZLIK

Celal Doğan, önce 31 Mart seçimlerinde CHP ve İYİ Parti`nin ortak Gaziantep Belediye Başkanı adayı olacağı iddialarını doğrulamıştı. Sonra “Cumhur ittifakı” çevrelerinin bu adaylığı kullanacağı ve HDP üzerinden kendilerine çatacağını fark eden CHP ve İYİ Parti iddiaları yalanladı. Celal Doğan da “Beni aday gösteriyorlar mı ki?” diye tepki gösterdi.

Sonra CHP`nin kurnazlığı çıktı ortaya.

İttifak görüşmelerinde Gaziantep İYİ Parti`ye bırakılmıştı. İYİ Parti`nin de eski HDP vekili bir ismi aday yapması olacak iş değildi. Bu şekilde Celal Doğan ismi de otomatikman gündemden düşmüş oldu.

Tabii bu CHP`nin ilk kurnazlığı da değil.

Bakın Ufuk Uras da bir soru sormuş.

“CHP`nin, HDP`nin İstanbul`da aday çıkarmasını istememesinin anlaşılır bir nedeni var. Nasılsa şansı yok diye düşünülüyor. O yüzden HDP anakentte ve çoğu ilçede aday çıkarmıyor, ama gerekçelerle CHP niye o zaman Diyarbakır`da aday çıkarıyor?”

Evet, CHP kurnazlık yapıyor.

HDP`nin kayyım tehdidi altında olduğunu biliyor ve ortak Erdoğan düşmanlığından faydalanarak bazı yerlerde HDP oylarını almayı planlıyor.

ÇOCUK KATİLLERİ

Siyonist terör çetesi 2018 yılı içinde Gazze`de 50 çocuğu katletmiş…

Vahşet sadece bununla da sınırlı değil. Evet, katledilen 50 çocuk var; ama yaralanan 2890 çocuğu unutmamak lazım. Kimi sakat kalmış, kimi psikolojik rahatsızlıklar yaşıyor.

Avrupa`dan, Amerika`dan, İslam dünyasının büyük kısmından, Çin`den, Rusya`dan ses çıkmıyor, fark ediyorsunuz değil mi?

İsrailli çocukların rahat uyuyamadığından dert yanan Obama, vahşi bombalarla katledilen 50 çocuk için bir şey söyledi mi?

Aslında bir beklentimiz de yok! Irak`ta, Suriye`de Afganistan`da binlerce çocuğu katleden modern çağın yamyamlarından insani tepkiler beklemiyoruz.

Sitemimiz, içimizdeki bize karşı insan hakları duyarlılığıyla konuşan hödüklere…

 

TAKİP AMA NE İÇİN?

Haber şu şekilde: “Almanya'da İslam ve yabancı düşmanı söylemleri ile bilinen aşırı sağcı parti AfD Alman istihbaratı tarafından takibe alındı.”

İçinizden “İşte Alman hukuku” diyenleri duyar gibiyim.

Tabii siz bu “Takibe alınmayı” yanlış anladınız herhalde.

Siz “Alman istihbaratı, AfD`nin ortaya çıkarabileceği ırkçı tehdidin önüne geçmek istiyor” diye düşünüyorsunuz; ama sanırım yanılıyorsunuz.

Alman istihbaratı büyük ihtimalle “bunlardan nasıl yararlanabilirim?” diye düşünüyordur.

Hatırlarsanız “Dönerci cinayetleri” olarak bilinen olayda Alman istihbaratı BND`nin izine rastlanmıştı.

Şimdi de o davada mağdur avukatlığını yapan birine giden tehditler araştırılınca arkasında Alman polisi çıkmış.

Sonra yine tehditler gelmiş ve “polis arkadaşlarını” savunacaklarını söylemişler.

Yani ırkçı bir “dip dalga” yavaş yavaş ortaya çıkıyor.

Baraj yıkıldığında ve yüzlerdeki maskeler indirildiğinde Alman istihbaratının nerede durduğunu herkes görecek.

HÜDA PAR KAZANACAK!

Günümüzde siyaset maalesef böyle bir şey işte.

Bir seçimde aday gösterilince eller havaya kaldırılıyor, gülücükler dağıtılıyor, partiye ve lidere bağlılıktan, halka hizmetten söz ediliyor, sonra diğer seçimde aday gösterilmeyince bunların tümü unutulup istifa ediliyor, partiye ve lidere laflar söyleniyor.

“Pazara kadar değil mezara kadar” diyen adamların ilk seçimde dengeler sarsıldığında “Hadi bana eyvallah” dediklerini de gördük, pişkince söylediklerinden çark edenleri de…

Bu arada çark demişken bu sadece bizim memlekete has bir şey de değil. Trump`ın Suriye ve Türkiye konusunda son bir ayda kaç kez çark ettiğini hatırlayan var mı?

Son örneğini de İngiltere eski Dışişleri Bakanı Boris Johnson`da gördük.

Geçenlerde Brexit meselesinde “77 milyon Türk göç edecek” şeklindeki sözlerini inkar etti.

Herhalde yeni bir kulvara yelken açacak ki, önünün de açık olmasını istiyor.

Günümüz siyaseti…

İşte o yüzden bunu değiştirmek için çabalayan, ilkeli siyasetin örneğini göstermeye çalışan HÜDA PAR önemli bir iş yapıyor.

Yılmadan, usanmadan kararlılıkla mücadeleye devam…

HÜDA PAR kazanacak.