Libya’da Diplomasi UMH Lehine
Çatışma ve ihanetin kol gezdiği Libya’da sahada savaşın sıcaklığıyla birlikte politik hamleler önem kazanmaya başladı.
UMH içerisinde Suudi destekli Medahi Selefilerinin talimat ile saf değiştirmeye başlamış ve neticesinde durum Sirte’de UMH aleyhine dönmüştür. Suudi destekli selefilerin Mısır’da Muhammed Mursi’ye karşı saf değiştirip nasıl devirdiklerine şahit olmuştuk Libya’da da benzer bir durum denenmiştir.
Her türlü kirli ittifakın hayat bulduğu Hafter güçleri, üstünlüğü ele geçirmiş ve ilerlemeye başlamış ve içinde Yemen, Suriye, Sudan ve Afrika’da savaşan paralı askerlerin tecrübe kazanıp profesyonel katil oldukları ve Suudi, BAE, Mısır ve Batı tarafından desteklenen Hafter eliyle Libya’yı cehenneme çevirmeye çalışmaktadırlar.
Politik hamleler Türkiye ve UMH’nin MEB mutabakatı sonrası hızlanmış durumda, süreç UMH lehine ilerlemekte; İtalya UMH liderini resmi olarak davet etti ve ardından Türkiye’ye gelecek, Tunus Meclis Başkanı Gannuşi Cumhurbaşkanıyla görüştü. Rusya, Türk Akımı açılışında Türkiye ile birlikte Libya’da barış çağrısı yaptı. Mısır’da yapılan Libya zirvesinde Mısır, İtalya, Fransa, Yunanistan ve Güney Rum Yönetimi katıldı fakat İtalya ortak karara katılmadı. Türkiye; Cezayir, Tunus, İtalya ve Rusya’yı ikna etmişe benziyor Berlin’de yapılacak Libya konferansıyla Almanya da sürece dahil olacak.
Putin’in barış çağrısına Rus paralı askerleri Wagnerlerin bir kısmının geri çekildiği ifade edildi ardından Putin Wagnerlerin Rusya’yı temsil etmediğini söyledi. Putin, Hafter’in yanında yer alan Wagnerlerin başarısız olma ihtimalini politik olarak telafi etmeye çalışmaktadır. Rusya’nın samimiyeti daha çok Suriye’de kendini göstermiştir, uzun bir süreç olmasına ve anlaşma sağlanmasına rağmen İdlib’e halen saldırıların olması ve İdlib bölgesinin yarısından fazlasının ele geçirilmesi Rusya’nın güvenilir olmadığını göstermektedir. İki ayda bir yapılan anlaşma ve ardından kısa süreli bir sessizlik ve sonra bombalamaya devam… İdlib tamamen el değiştirinceye kadar böyle devam edecektir.
Türkiye, Libya’da politikaya öncelik vermiş arkasında topladığı güce rağmen Hafter barışa razı olmaması Türkiye’nin askeri müdahalesini meşrulaştırır ve uluslararası kamuoyunda Hafter haksız duruma düşer. Hafter sahada ki paralı askerin güvensizliği, kayıpların artması ve diplomasinin baskısıyla barış görüşmelerini kabul etmek zorundadır.
ABD ise tüm dünyada olduğu gibi Libya’nın karışık halinden memnun görünüyor. Diğer ülkelerinde iç savaşa müdahale etmesi tamamen ulusal çıkar merkezlidir. ABD’nin ulusal çıkarı karışıklık üzerine kendi toprakları dışındaki tüm yerlerin karışık olması tek kutuplu dünyada tek kutup olarak kalmanın garantisidir. Anlaşma kaçınılmaz olduğunda ABD’de UMH yanında yer alacaktır.
