Habere göre, İsrail’in 2023 Ekim ayında başlayan Gazze savaşı sırasında kullandığı yapay zekâ sistemleri; hedef belirleme, yüz tanıma, Arapça içerik analizi gibi alanlarda etkin rol oynadı. Bu sistemler, sahada daha önce test edilmemiş teknolojilerin savaş koşullarında ilk kez denenmesi nedeniyle ciddi etik tartışmaları beraberinde getirdi.
Örneğin Hamas liderlerinden İbrahim Biari’ye yönelik başarısız takip girişiminden sonra, İsrail “Ünite 8200” mühendislerinin geliştirdiği yapay zekâ destekli ses analiz sistemini devreye sokarak Biari'nin yaklaşık konumunu belirledi. Ancak 31 Ekim 2023’te düzenlenen saldırı sonucunda yalnızca Biari değil, 125’ten fazla sivilin katledildiği bildirildi.
İsrail’in ayrıca yüzü zarar görmüş ya da net olmayan kişileri tanıyabilen yazılımlar geliştirdiği, kuzey ve güney Gazze arasındaki kontrol noktalarında bu sistemlerle Filistinlilerin yüzlerinin tarandığı belirtildi. Ayrıca hava saldırısı hedeflerini otomatik belirleyen sistemler ve farklı Arap lehçelerini analiz edebilen büyük dil modelleri geliştirildi.
Bu sistemlerin çoğunun, Ünite 8200 mühendisleri ile Google, Microsoft ve Meta gibi teknoloji devlerinde çalışan yedek askerlerin ortak çalıştığı bir merkez olan “Stüdyo” adlı geliştirme merkezinde üretildiği aktarıldı.
İsrailli bazı subaylar, yapay zekânın bazen yanlış hedefleme yaptığı, sivil kayıplara ve haksız gözaltılara neden olduğunu itiraf etti. Eski bir Ulusal Güvenlik Konseyi yetkilisi Hadas Lorber, "Eğer bu sistemler ciddi kontrol mekanizmalarına tabi tutulmazsa çok ciddi sonuçlara yol açabilir," uyarısında bulundu.
Ayrıca Lübnan Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın Eylül 2024’teki suikastının ardından, Arap dünyasındaki halk tepkilerini ölçmek için Arapça’yı lehçeleriyle analiz edebilen modellerle duygu ve söylem takibi yapıldığı da belirtildi. Ancak bu modellerin de yanlış yorumlar ve çeviri hataları yaptığı ifade edildi.
New York Times, İsrail’in daha önce demir kubbe ve insansız hava araçlarını savaş ortamlarında test ettiğini hatırlatsa da, 2023-2024 savaşında yapay zekânın bu denli yaygın ve yoğun kullanımının eşi benzeri olmadığını vurguladı.