TOPLAMA KAMPI

Abone Ol

Gazze’ye yönelik vahşi saldırılar devam ederken, bir televizyon yayınında İngiliz siyasetçi Chris Williamson ‘Gazze'yi 'toplama kamplarına' benzetmiş ve israilin 'Nazilerden daha kötü olduğunu' savunmuştu. Yayındakiler buna tepki göstermiş “Gazze’de gaz odaları mı var?” demişlerdi.

Toplama kampları, Nazilerin korkunç yüzünü gösteren önemli örneklerdendir. Rakamlar çok fazla abartıyı barındırsa da Nazilerin Almanya, Avusturya ve Polonya’da yüzlerce “toplama kampı” kurduğu ve bu kamplarda Yahudi, Çingene ve Komünistlerden yüz binlerce kişinin öldürüldüğüne dair güçlü deliller mevcuttur.

Ancak toplama kamplarıyla ilgili şöyle iddialar da vardır ki, son derece ürperticidir.

Siyonistler, Avrupa Yahudilerinin Filistin’e göç etme konusundaki isteksizlikleri karşısında bazen gizli bazen de açıkça Nazilerle işbirliği yaptılar. Yani toplama kamplarına gidenlerin büyük kısmı Siyonistlerin onayıyla gönderilmişti. “Siyonizmin Gizli Tarihi” yazarı Schoenman, bu konuda çok sayıda örnek sayar. Hatta göç etmek için başvuranların büyük çoğunluğunun “Çocuk sahibi olamayacak kadar yaşlı” oldukları gerekçesiyle reddedildiğini söyler. Schoenman’ın aktardığına göre Berel Katznelson "Siyonizmin gaddarca ölçütlerini" şöyle açıklıyordu: "Alman Yahudileri Filistin'de çocuk doğuramayacak kadar yaşlıydılar, Siyonist bir sömürge oluşturmaya yetecek kadar mesleki bilgileri yoktu, İbranice bilmiyorlardı ve Siyonist değillerdi." (S,52)

Şu anda bile toplama kampları mağdurları içerisinde sağ kalanların çocuklarının büyük çoğunluğu Siyonist soykırımcıların Gazze’de yaptıklarına karşı çıkıyor ve bunu her platformda dillendiriyorlar.

Yani işin aslı Siyonistlerin gerçekten de Nazilerden hiçbir farkı yoktur ve toplama kampları üzerinden ajitasyon yaparak bundan sadece siyasi rant elde etmeye çalışıyorlar.

Şu anda Gazze’de işledikleri katliamlar, kuşatmalar, gıda ve ilaç girişini engelleme çabaları, kullandıkları yasaklı silahlar, kadın, çocuk ve yardım görevlisi fark etmeksizin insanların kaldığı çadırları yakmaları, gerek zihin dünyaları gerekse de uygulamalarıyla Nazilerden katbekat vahşileştiklerini ortaya koymaktadır.

Gazze’de yaşayan insanların defalarca yerlerinden edilmeleri, sivil insanların, sağlık görevlilerinin alıkonulup vahşice infaz edilmeleri 21. Yüzyılda “Toplama kampları” mantığının bu kez Siyonistlerin eliyle sadece güncellenmesinden ibarettir.

Bazıları bu konuda içlerindekini gizleme gereği bile duymuyorlar artık.

Mesela şu örnek ibret vericidir.

Siyonist rejimin Metula Valisi David Azoulai, Gazze ile ilgili görüşlerini ifade ederken içindeki zehri şöyle akıtmıştı: “Filistinlileri gemilerle Lübnan’a gönderelim. Bölgeyi Nazi toplama kampı Auschwitz gibi müze yapalım. O müzede siyonizmin gücünü görenler bir daha Gazze’de yaşama fikrini aklından dahi geçirmesin.”

Ralp Schoenman, klasik Siyonist mantığı, siyonistlerin özellikle Filistinlilere bakışını şu kelimelerle aktarmıştı:

“Siyonizm, Filistinlilerin varlığını yadsırken, onların sadece vatanlarından değil, tarihten de silinip atılmaları için gerekli politik ortamı yaratmaya çalıştı. Bu amaçla, varlıkları kabul edildiği durumlarda bile, Filistinliler yarı vahşi, göçebe bir halk kalıntısı olarak gösterildi.” (Ralp Schoenman, Siyonizmin Gizli Tarihi, S,18)

Aradan çok uzun yıllar da geçse bu mantığın değişmediğini görüyoruz. Bir buçuk yıl boyunca soykırım vahşetini yönettikten sonra görevinden alınan işgalci çetenin Savunma bakanı Gallant, şunları söylemişti: "Gazze Şeridi'nde elektrik olmayacak, yiyecek olmayacak, yakıt olmayacak, her şey kapalı. İnsansı hayvanlarla savaşıyoruz ve ona göre davranıyoruz."

Tablo ortada ve her şey berrak…

İnsani hiçbir değere sahip olmayan bu vahşi Siyonist çetelerle hiçbir uzlaşının mümkün olmadığı, hiçbir anlaşma ve sözleşmeye uymayacakları ortada olduğu için tek hedef bu insanlık düşmanı hastalıklı yapının tümüyle imha edilmesi olmalıdır.

Şu anda Siyonistler hiçbir devletin doğrudan harekete geçmemesinden cesaret alıyor. Ve herkes yalnız bırakılma korkusuyla elini taşın altına koymaya cesaret edemiyor.

Bu hava dağılırsa çok şey değişir.