Siyonistlerin Sonu Fir’avnlarınki Gibi Olacak

Abone Ol

Yahudi ve Hıristiyan Siyonistlerin özellikleri, düşünce yapıları, iddiaları ve eylemleri Fir’avun ve avenesi ile bire bir örtüşmektedir. Fir’avun ile başında bulunduğu yönetim, başta Mısır olmak üzere çok geniş bir coğrafyada terör ve bozgunculuğun kaynağı olmuştu. Mazlum halklara ilahlık taslıyor, korkunç zulüm ve katliamlara girişiyor, tüm bunları da ıslah edici olma iddiasıyla yapıyorlardı.

Yüce Kur’an’ın çok detaylı bir şekilde anlattığı gibi Fir’avun en büyük zulmü o dönemin Müslümanları olan İsrail oğullarına yapıyordu. Onların erkek çocuklarını öldürüyor, kundaktaki bebeklerini katlediyor, böylece bu vahşi soykırımla nesillerini tüketmek, yok etmek istiyordu. Kadınlarına, yaşlılarına, sivillerine de akla gelebilecek her türlü zulmü yapıyor, onları aşağılayıp köleleştirmeye çalışıyordu. İsrail Oğulları savunmasız, örgütsüz, kültürel sömürüye boyun eğip tevhidi değerlerini yitirmiş, direnme gücünden yoksun bir şekilde yaşam savaşı veriyordu.

Direniş Peygamberi Hazreti Musa geldiğinde, İsrail Oğulları bu durumdaydı. Hazreti Musa, Fir’avun’a karşı onları örgütledi, bilinç aşıladı, kıyam bayrağı açtı ve sabrı kuşanarak büyük bir direniş sergiledi. Hazreti Musa’nın öncülüğünde direniş bayrağını açan İsrail Oğullarına yönelik Fir’avun ve yönetimi daha büyük zulümler ve vahşetler sergilemeye başlayınca, İsrail Oğulları ümitsizliğe kapılıp boyun eğmek istediler. Ama Hazreti Musa sabır ve direnişle Allah’tan yardım istemelerini tavsiye edip geri adım atmadı. Sabrederseniz ve ihlâsla Allah’a dayanırsanız zafer sizin olacak dedi. Ve gerçekten de öyle oldu. Fir’vun ve ordusunun, Fir’avni düzenlerinin nasıl yok olduğunu Kur’an çok ibretli bir üslupla anlatıyor.

Bugün Amerika ve Avrupa’da, diğer birçok ülkede gücü ellerine geçirmiş olan Hıristiyan ve Yahudi Siyonistlerin zihin yapıları, eylemleri, icraatları Fir’avun ve yönetiminin yaptıklarıyla büyük benzerlik göstermektedir. Siyonistler barış, özgürlük, demokrasi adına dünyaya korkunç bir kaos ve bozgunculuğu dayatmaktadırlar. İnsanlığı tehdit edip halkların can, mal, namus ve nesil emniyetini tehdit etmektedirler.

Siyonistler özellikle Filistin’de, Gazze ve diğer yerlerde çocuk ve bebekleri hedef almakta, bilinçli bir şekilde kundaktaki yavruları katledip korkunç bir soykırım uygulayarak, Fir’avun’un yaptığı gibi Filistin halkını, Filistin neslini yok etmeye çalışmaktadırlar. Kadın, yaşlı, erkek, sivil gözetimi yapmadan akla gelebilecek her türlü kötülüğü işlemekten çekinmemekte, bu vahşeti başta İslam coğrafyaları olmak üzere tüm dünyaya yaymak istemektedirler. Fir’avun gibi ilahlık taslamakta, yenilmezlik hayallerine kapılmakta, kendilerine boyun eğmeyenleri cehennemi yaşatmakla, başlarına kıyameti koparmakla tehdit etmektedirler.

Ama elhamdülillah bu çağdaş Fir’avunlara karşı Hazreti Musa’nın temsilcileri, zamanımızın salih insanları kıyam ve direniş bayrağını açmış, büyük bir sabırla, destansı bir mücadele sürdürmektedirler. Aksa Tufanı ile zirveye tırmanan, Filistin’de bir tufana dönüşmüş olan bu mukaddes cihat Lübnan, Yemen, Irak ve Allah’ın izniyle diğer tüm İslam coğrafyalarına da yayılarak, yayılma istidadı göstererek çağdaş Fir’avni düzenleri tarihin karanlık sayfalarına gömecektir.

Bedeli ne olursa olsun, direniş bayrağını yere bırakıp teslim olmayı akıllarından bile geçirmeyen, bunu asla düşünmeyen zamanımızın salih kulları, sabrı kuşanarak, mazlum halklara önderlik rolünü üstlenmiş bulunmaktalar. Sabırla, namazla, duayla, Allah’a dayanarak, Allah’tan yardım umarak, Allah’ın vaadine güvenerek bu sahte ilahları, ikiyüzlü barış havarisi katilleri, ıslah edici rolüyle dünyaya zulüm ve fitne yayan bozguncuları durduracaklardır inşallah.

Bugün Musa’nın asası direniş güçlerinin ellerindedir; HAMAS’ın, İslami Cihad’ın, Hizbullah’ın, Ensarullah’ın ve onların dost ve destekleyicilerinin ellerindedir. Ve Hıristiyan, Yahudi Siyonistlerin kaderi Fir’avn ve ordusu gibi ilahi gazap dalgalarının ortasında yok olup helak olmaktan başka bir şey olmayacaktır.