Güncel

Sınırı aştılar: Üzümlü ilaçla 150 yaş vaadi

Çinli bir biyoteknoloji şirketi, insan ömrünü 150 yıla kadar uzatabileceğini iddia eden “anti-aging hapı” geliştiriyor.

Abone Ol

Uzmanlar, bu tür girişimlerin insanın yaratılış dengesine müdahale anlamına geldiğini ve “ölümsüzlük arzusu” üzerinden yeni bir biyolojik sömürü çağının kapısını aralayabileceğini söylüyor.

Amerikan New York Times gazetesinin haberine göre, Çinli Lonvi Biosciences adlı girişim, yaşlanmayı geciktiren ve insan ömrünü üç katına kadar uzatabileceği iddia edilen bir ilaç üzerinde çalışıyor. Şirket, üzüm çekirdeğinden elde edilen “Procyanidin C1 (PCC1)” adlı doğal bir bileşiğin, yaşlanmış hücreleri hedef alarak “biyolojik gençleşme” sağladığını savunuyor.

Şirketin teknik direktörü Liu Qinghua, “150 yaşına kadar yaşamak artık mümkün olacak” sözleriyle bu projenin insanlık tarihindeki en büyük tıbbi devrim olabileceğini iddia etti. Ancak bilimsel çevrelerde olduğu kadar etik ve dini platformlarda da tepkiler büyüyor.

Uzmanlar, insan ömrünün sınırlarını zorlamanın yaratılışın doğal dengesine (fıtratına) açık bir müdahale olduğunu belirtiyor. “İnsanı ölümsüzleştirme” hevesinin Yaratıcıya öykünme tehlikesi taşıdığını ifade edenler de var.

Şanghay’daki deneylerde PCC1 bileşiğinin farelerin ömrünü yüzde 9,4 oranında uzattığı bildirildi.

Lonvi Biosciences’in çalışmaları, “ölümü yenme” iddiasını ticari bir alana dönüştürme çabası olarak da görülüyor. Uzmanlara göre, bu tür projeler insanı ticari bir biyolojik ürün haline getiriyor, yaşamı ise tıbbi bir “proje”ye indiriyor.

“Yaşlanmayı hastalık olarak görmek, insanın doğasına yabancılaşmasıdır” diyen etik uzmanları, insanın sınırlı ömrünün hem varoluşsal hem de manevi bir anlam taşıdığını, bilimin bu anlamı yok etmeye başladığını savunuyor.