Silah ve Sermaye Gücü Hala Dünya Savaşı Galiplerinin Elinde

Abone Ol

Malum Beyaz Adam'ın paylaşmak istemediği dünyamız, 20.yüzyılda iki dünya savaşına, nice bölgesel ve yerel savaşlarla tanıştı.

Bu savaşlarda; gelen gideni arattı. 'Bu kadar da olur mu' denilen her facianın beteri oldu. Her zalim, bir öncekine rahmet okuttu!..

Örneğin; Birinci Dünya Savaşı'nda 20 milyon can alan ademoğlu; İkinci Dünya Savaşında 100 milyona yakın can aldı. Yine bu savaşların varisi ve artçı depremleri diyebileceğimiz yerel ve bölgesel savaş ve çatışmalar da insanoğluna maziye göre beter dehşetler yaşatmıştı!

Bütün bunları hesaba katarsak; Yirminci Yüzyılın asgarî 200 milyon cana mal olduğunu görebiliriz.

Çünkü geçmişe göre daha çok okumuştu. Bilim ve teknikte, silah ve sermayede daha fazla mesafe almıştı.

Bunların neticede de büyük yıkımlar; can kayıpları, acılar.. yaşandı.

Dert ve dersimiz oldu mu? Sanmıyorum. Çünkü tarih hep tekerrür ediyor hem de beter şekilde!

İnsanoğlu üzüldü, ağıtlar yaktı, roman ve hikayelere konu oldu. Arenalarda siyasiler ve atanmış hatipler milyonlara hitap ettiler ama asıl şeyi unuttu! Savaşta ne kadar insanı nasıl, hangi maharetle öldürdüklerini, işgal edilen ülkeleri, kan ve göz yaşına boğdukları milyonları, gasp edilen hak ve hukuklarını gururla anlattılar!

Tam da bu yüzden diyorum; bir din veya milletin değil, bir zihniyetin eseridir belki de bağımsız ele alınması gereken Siyonist Terör Sermayesi bir dindir.

Çünkü bu zihniyet; 'Dünyayı, nimet ve insanları da hizmeti için yaratılmış ötekiler olarak biliyor!

Tam da bu yüzden; dünyadaki savaşlar ve bunların mimarları küresel asi bir azgın azınlıktır ama etkindir, yetkindir!..

Bu gün israil denen terör şebekesi de bunların sahadaki devlet adındaki yapılanmasıdır.

Avrupa'nın merkezinde yaşadığı soykırım, sürgün ve işkencelerin beterini yerlilere yaşatıyor.

Başkalarına yaşattığı eziyetin bir o kadarını da kendine(!), Yahudi'ye yaşatıyor. Yahudilerden akl-ı selim olanlar itiraz ediyor, Beyaz Sarayı bile basıyor, Filistin bayrağını Garbın sokaklarında taşıyor ancak yetmiyor!

Yahudilik üzerinden Siyonizm'e hizmeti dayatan azgın azınlık, Yahudi'yi de kullanıyor. İstikrarlı ve barışın, eşit paylaşımın konuşulduğu bir dünyayı tehdit olarak görüyor………………

Dünyanın yaşadığı geçmişteki savaşlarda da bu zihniyetin adı ve adresi vardı ancak dünyanın silah ve sermayesini elinde bulunduran büyük devletlerin, küresel güçlerin bünyelerine sinerek saklanan bu zihniyet, suç ve günahlarını o büyük devletlerin nam-ı hesabına yazmayı başardı. Bu gün anlıyoruz, görüyoruz.

İşte Gazze!..

insanlığı ve zenginliklerini pençesine alan 'binbir başlı kartalı..' o acınası cirmiyle Gazzemiz tespit, tefsir ve teşhir etti.

Bize bir ders verdi: dünyanın silahı, sermayesi, siyaseti ve medyası Küresel sermayenin elindedir. Bu sermaye de Siyonist terör çetesinin elindedir. Bu mutlu azınlık; savaşan, çatışan, boğuşan bir dünya istemektedir.

Yani küresel bir risk vardır. Bu risk, karşı bir mücadele olmadıkça durmayacak! Küresel vicdan geleceğe yönelik bir umut, ancak yetmiyor!

Siyonist Sermaye, İbrahim Anlaşması adı altında seküler küfür ve zulme hizmet kotarmaktadır ancak bu din ve değerlerle savaşan bir terör faaliyeti ve hizmetidir.

Buna karşı İbrahim milletinin tevhidi ve karşı mücadelesi bir zarurettir. Çünkü din ve değerler de tehdit altında!

'De ki: Ey kitap ehli, gelin aramızda eşit olan tek söze: Ancak Allah'a kulluk edelim, ona hiçbir şeyi eş ve ortak etmeyelim, Allah'ı bırakıp da bazılarımız, bazılarımızı rab tanımayalım. Eğer yüz çevirirlerse: 'Şahit olun ki, biz elbette müslümanlarız' deyin.'(Al-i İmran-64) Vesselam.