Dünyanın birçok ülkesinde eğitim sistemleri hızla değişirken, sınıf içi kurallar da köklü bir dönüşüm geçiriyor. Öğrencileri korumayı ve daha güvenli öğrenme ortamları oluşturmayı amaçlayan yeni düzenlemeler, öğretmenlerin günlük işleyişini beklenmedik şekilde zorlaştırmaya başladı. Birçok öğretmen, sınıfta yaşadıkları otorite kaybı, şikâyet edilme korkusu ve sürekli izlenme hissi nedeniyle mesleğin eskisi gibi yapılabilir olmaktan uzaklaştığını söylüyor.
Artık öğrenciyi azarlamak yasak (İngiltere)
İngiltere’de 2019’dan bu yana öğretmenlerin yüksek sesle azarlaması, fiziksel olarak yaklaştırması, zorlayıcı disiplin uygulaması yasaklandı.
Öğretmen şikâyetleri %33 arttı. Birçok öğretmen, “Sınıfa söz geçirmek zorlaştı” diye konuştu.
Öğrencinin öğretmeni kaydetmesi serbest (ABD’nin bazı eyaletleri)
ABD’nin 8 eyaletinde öğrenciler sınıfta gizli ses kaydı alabiliyor ve davranıştan rahatsız olursa direkt şikâyet edebiliyor
Bu durum birçok öğretmenin “Sürekli izleniyorum” duygusu yaşamasına neden oldu.
Fiziksel ceza tamamen yasaklandı, ama destek mekanizmaları zayıf (Avrupa)
Çoğu Avrupa ülkesinde fiziksel temasın her türü disiplin suçu sayılıyor. Öğretmenler “Öğrenciyi sakinleştirmek için kolundan tutmak bile risk” diyor.
Bu yüzden sınıf içi kavgalarda bile kimi öğretmenler müdahale etmeye çekiliyor.
Dijital zorbalık öğretmeni hedef alıyor
Yeni nesil öğrenciler, öğretmenleri sosyal medyada ifşa edebiliyor, videolarını kırpıp paylaşabiliyor, yanlış yorumlarla linç kampanyası başlatabiliyor
Bu da eğitimcilerde ciddi stres oluşturuyor.
Uzmanlara göre sorun, öğrenci haklarını korumaya yönelik yasaların yanlış olması değil; bu yasaların öğretmene yeterli destek verilmeden uygulanması. Eğitim sosyologları, öğretmenin otoritesini tamamen kırmak yerine, hem öğrenciyi hem öğretmeni koruyan dengeli bir sistem kurulması gerektiğini söylüyor. Öğretmenin kendini güvende hissetmediği bir ortamda, kaliteli eğitimden söz etmenin zor olduğu konusunda genel bir fikir birliği bulunuyor.
Dünya genelindeki tablo, öğretmenliğin giderek daha hassas ve zor bir meslek hâline geldiğini gösteriyor. Sınıfta söylenen bir cümle, farkında olmadan yükselen bir ses tonu veya davranış kontrolü için yapılan küçük bir müdahale bile öğretmenlerin kariyerini riske atabiliyor. Bu durum, yalnızca eğitimcilerin değil, tüm eğitim sistemlerinin geleceğini etkileyen önemli bir kırılma noktası olarak değerlendiriliyor.