Yasağın sebebi “sonsuz kimyasallar” (PFAS) olarak bilinen, kansere, bağışıklık bozukluklarına ve üreme sorunlarına neden olabilen toksik maddelerin içme suyu sistemine sızmış olması. Uzmanlara göre bu sadece Avrupa genelinde yaşanacak daha büyük bir çevre krizinin başlangıcı.
Birkaç gün içinde, bölgedeki 11 komündeki 60 bin kişiye mektuplar ulaştı: 0-2 yaş arası çocuklara, hamile ve emziren kadınlara, bağışıklığı zayıf olanlara musluk suyu içmek yasaklandı. Marketlerde su stokları tükenmeye başladı. Musluk suyunda ölçülen PFAS seviyesi önerilen sınırın 4 katı çıktı.
PFAS kirliliğinin kaynağı, Basel-Mulhouse-Freiburg Havalimanı'nda 1960'lardan 2017'ye kadar kullanılan yangın söndürme köpüğü. Bu köpükteki kimyasallar onlarca yıl boyunca toprağa ve yeraltı sularına sızarak insan bedenine girdi.
Adra Derneği'nin başkanı Bruno Wollenschneider, 10 üyenin kanını test ettirdi. Sonuçlar endişe vericiydi: Ortalama 14.9 mikrogram/litre PFAS, yani Fransa’daki en kirli %5-10’luk dilime giriyorlar. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi’ne göre 6.9 µg/l üstü ciddi sağlık riskleri taşıyor.
2026’da yürürlüğe girecek olan AB’nin yeni PFAS sınırı (0.1 µg/l) öncesinde Fransa’nın attığı bu adım, Avrupa çapında yaşanacak benzer yasakların habercisi olabilir.
Avrupa’da 23.000’den fazla PFAS kirlenmiş alan var.
Bunlardan 2.300’ü AB’nin yeni limitlerini şimdiden aşıyor.
Fransa’da 34 komünde, Lyon bölgesinde 50 yerleşim yerinde içme suyunda PFAS oranı sınırın üzerinde.
İtalya’nın Veneto bölgesinde 350.000 kişi, Belçika’daki 3M fabrikasının yakınlarında binlerce insan etkilenmiş durumda.
PFAS'lar doğada parçalanmıyor, vücutlarda ve canlı dokularda birikiyor. Kutup bölgelerinde bile foklarda tiroid bozuklukları gözlendi. 600'den fazla tür, dünya çapında bu kimyasallardan etkileniyor.





