Savunma avukatı Jean-Louis Chalancet, kararın siyasi motivasyonlu olduğunu ve ABD’nin baskılarının süreci yıllarca sekteye uğrattığını belirtti.
Lübnan’ın Paris Büyükelçiliği, Abdullah’ı havaalanına taşıma hazırlıklarını yürütüyor. Öte yandan muhalif Rola Yahya, israilin çıkartmaları engelleme ihtimaline dair endişe duyduğunu ifade etti. Abdullah’ın kardeşi Robert, “karar zamanında uygulanmalı ve hiçbir baskıya maruz kalmamalı” dedi.
1984’te Lyon’da, sahte Cezayir pasaportu taşıdığı gerekçesiyle tutuklanan Abdullah, bu tarihten beri Fransız cezaevlerinde yatıyor. Yakalanmadan önce, İsrail Mossad’ı tarafından da hedeflenmişti.
1978’de Filistin Kurtuluş Cephesi’ne katılan Abdullah, 1981’de Lübnanlı silahlı grupların kurucularından oldu. Daha sonra ABD’li ve israilli diplomatların öldürülmesiyle ilgili suçlamalarla karşılaştı.
1986’da patlayıcı bulundurma suçundan dört yıl hapis cezası aldı.
Ardından "terörle iş birliği" suçlamasıyla yeniden yargılandı ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.
Danışman Jack Attali’nin anılarına göre 1988’de verilen kararda “George Abdullah’a yönelik tek suçlama sahte pasaporttu, başka herhangi bir yasal delil yoktu.”
1999: Serbest bırakılması için yasal koşulları sağladı.
2003: Şartlı tahliye kararı çıktı, ancak savcılık itiraz etti.
2005–2006: Savcılık, “ABD ve müttefikleri karşısında Fransa’nın imajı zarar görür” diyerek tahliye taleplerini reddetti.
2007–2008: Yedinci kez şartlı tahliyesi reddedildi.
2013: Sekizinci kez tahliye kararını onayan Paris mahkemesi, yine savcının itirazıyla durduruldu.
2014: Dokuzuncu tahliye talebi de reddedildi.
Şubat 2025’te yapılan duruşmada salıverilmesi için şehit edilen diplomat ailelerine tazminat ödemesi istendi, ancak Abdullah bunu reddetti; masum olduğunu savundu.
Kasım 2024’te çıkartılan son salıverme kararı, terörle mücadele için çalışan savcılık biriminin itirazıyla uygulanmadı.