Serhad Bayram

Oyumuz Reyimiz, Reyimiz Görüşümüzdür

03.06.2011 14:58:55 / Serhad Bayram

Karanlıklara karşı ümmetinin sönmez, söndürülemez meşalesi Hz. Ahmed`e selat ve selam olsun…

TDK sözlüğünde “görüş, fikir, düşünce” anlamlarına gelir REY kelimesi. Arapça bir kelime olup “görmek” fiili kökünden gelmiştir. Arapça farklı edatlarla “gözlemlemek, çıkarmak, anlamak, farkına varmak, idrak etmek…” gibi anlamlar kazanıyor bu kelimenin geldiği kök. Arapça lügatte ise REY kelimesi “görüş, düşünce, fikir, anlayış, telakki, kavrayış…” gibi anlamlara gelir. Araplar bu manada örneğin şöyle derler; “Benim reyim şudur. Ben falan reydeyim.”

Reyin bilinen bir anlamı da “OY” dur. Hani şu sandıklar önümüze konulunca kıymet kazandığımız ve önümüze bırakılan pusulaya bastığımız mühürdür.

Biz rey deyip geçiyoruz ama kullandığımız reyin düşünce ve fikir dünyamıza mutabık veya münafi olup olmadığını hiç sorgulamıyoruz. Şöyle sorayım: Hali hazırdaki partilerin hangisi reyimize mutabık veya münafidir diye düşünüp de rey verdiğimiz veya reyimizi esirgediğimiz olmuş mudur?

Misalen Türkiye`de Müslümanların tüm haklarının gasp edilmesinde öncülük yapan ve ufak bir hakkını bile isteyince İrtica borazanını öttüren A partisi ile reyimiz aynı değil deyip reyimizi esirgiyoruz da yıllarca siyaset münafıklığı yapanlara kanıyor muyuz? Bunu kendimiz adına değil Türkiyeli Müslümanlar adına sorguluyoruz. Yani açıktan din düşmanlığı yapanları reyine aykırı bulup rey vermeyen İslami kesim, sinsi düşmanlara o kadar hassas davranamamıştır. Bunun neticesi olarak Türkiye`de cemaatlerden bazıları siyasi bir figüran haline gelmiş, pek azı bundan soyutlanmayı başarmıştır. Cemaat olarak seçim zamanları kararlar alınmış ve kendi camialarına rey verilecek parti talimat olarak verilmiştir. Pastadan pay kapma olarak değil sadece, bu, bazen cemaat bütünü korumak, siyasi liderlerin cemaat liderlerini çekebilmesi, kadrolaşmada aktif olabilmek gibi birçok sebebe dayanır. Ama siyaset figüranlığına giren cemaatler verdikleri ve tabanlarından istedikleri rey ile cemaat reyinin bağdaşırlığını hiç sorgulamamıştır. Bu dediklerimizin en somut örneği ve cemaatlerden bazılarının reylerini yıllarca en iyi koparabilen, İslamcılar arasında Siyaset Münafığı namıyla meşhur kimsedir. Bu kişi siyasete en tepesinden veda edip jübile yapınca Müslümanlara Arabistan yolunu göstermişti. Ona yıllarca rey verip reyleri üzerinden reylerini tezyif edenler şimdilerde Ergonokon`un akıl Hocalığını yapan bu zata mutlaka teessüf ediyorlardır, “Ah! Yıllarca şuna kandık rey verdik/verdirttik” diyorlardır ama hazırı hala sorgulamıyorlar. Çok değil 20 yıl sonra bu ahların tekrar çekileceğini söylemek içten bile değil.!

Şunu demek istiyorum verilecek olan rey reyimizdir! Yani yıllarca okuyup öğrendiklerimizle, yaşadıklarımızla büyüttüğümüz, hatta uğruna çoklarımızın çokça bedel ödediği görüşümüzdür, düşünce yapımızdır. Irkçılığı bize haram kılan dinimizden beslenen düşünce yapımız ırkçı bir partiye rey vermeyi engeller mi? Verilecek rey yani altına tastik mührü bastığımız an reyimizin kendisine yakışıyor mu? Belki çok kısır ve sözlük manasında tutarak konuya yaklaştığımız düşünülebilir. Kim bilir öyledir de! Bildiğim şu, ben birine rey vereceksem asil reyime de yakışır ve mutabık olmalıdır. Bu manada rey verilirken veya esirgenirken sorgulamak lazım. Verilirken kime ve niye verileceği, verme ölçüleri reyimiz eksenli bir değerlendirmeye tutulmalı. Altına seni tastikliyorum diyeceğimiz kişiler adam gibi adam olmalı.

Yukarıda kimi cemaatlerin monoton siyasetlerinden bahsettik. Bir değerlendirme daha yapalım bitirelim. Bu kulvarda koşan cemaatler tabanlarının rey sayısını bir güç, bir koz haline sokmayı ve bundan nemalanmayı kısmen başardılar. Ve bu noktada cemaat içinde bütünlük sağladılar, netliğe kavuşturdular. Seçim zamanlarında her ağızdan bir ses çıkmadan, şura kararına bağladılar. Cemaat içinde böyle bir konuyu kişilerin algılarına bırakmadılar. Zira A partisi diyen fertler ile B partisi diyen fertler hatta hepsinin canı cehenneme diyenler arasında potansiyel bir ayrılık ve kopuş tehlikesi vardır. Hal itibariyle ciddi bir boyut kazanmasa da ileride ve muhayyer bırakılma durumu devam ettikçe ferdi algılar ferdi yönelmeleri beraberinde getirecektir.

SELAM VE DUA İLE

Diğer Yazıları

Tüm Yazıları

Diğer Yazarlar

Tüm Yazarlar