Bu ülkedeki en konforlu işlerden biri de Şeyh Said’e saldırmaktır.
Konforludur çünkü hakaret edenlerin arkasında Kemalizm’in kanlı tarihsel mirası vardır.
Yargılanmayacaklarını bilirler.
Hücrelerinin son köklerine kadar cahildirler ve cahilce konuşurlar ama arkalarında resmi tarih tezi olduğu için kitlelerin “bu adam bir cahil” demeyeceklerini biliyorlar.
Çünkü o kitleler de o resmi tezle büyümüştür.
Mesela o teze göre Şeyh Said İngiliz ajanıdır ama kıyam sürecinde 20 bin Kürt öldürülürken İngilizlerin denetimindeki Cemiyeti Akvam’dan bir kınama bile gelmemesi bile bu kitleyi “derin kandırılmışlık uykusu”ndan uyandırmaz.
Şeyh Said asılmadan önce 5 Haziran’da İngilizlerle imzalanan askeri eğitim anlaşması bile bunların beyin hücrelerini harekete geçirmez. Donmuş tüm hücreler!!!
Henüz Şeyh Said kıyamının alevleri sönmemişken İngilizlerle askeri anlaşma yapmak!
Rahatlar, kafa konforları yerinde.
Yemen ve Somalililerin gat otunu çiğneyerek çakırkeyf olmaları gibi bunlar da Kemalizm’in klişelerini ağızlarında çiğneye çiğneye çakırkeyf olmuşlardır.
İşte bu konforlu ve de cahil kafanın prof titrlisi Ümit Özdağ yine bir şeyler yumurtlamış.
Şeyh Said Efendi’ye hakaret ediyor.
Bir değil iki değil…
Unvanında prof. yazsa bile darbecinin oğlu Ümit, önce Şeyh Said konusunda bilimsel konuşmayı, ahlaklı olmayı öğrenecek. Öğrenmeli! Öğretilmeli!
Şeyh Said’e “karşı ihtilalci olduğu için hain, İngiliz ajanı diyecek ama kendisi bir darbecinin oğlu olduğu halde yani babası da -hem de seçilmiş bir iradeyi devirdiği halde- onunla övünecek.
Zaten bunların bütün hayatı çelişki.
Mesela MOSSAD ajanı mısın sorusuna net bir cevap vermezler ama 100 yıl önce katledilmiş bir Şeyh Said’e “İngiliz ajanıdır” iddiasında bulunabilirler.
Oysa kıyamın ilk günlerinde hükümetin başında olan başbakan Ali Fuat Okyar, Şeyh SAİD EFENDİ için “İngiliz ajanıdır” dememiştir.
Kıyamın sonraki günlerinde başbakan olan İsmet İnönü “İngiliz ajanıdır” dememiştir.
Hatta Mustafa Kemal bile dememiştir. Hepsi de kıyama “umumi, mürettep, irtica” demiştir ama Japon Ümit ısrarla İngiliz ajanlığı martavalını çiğnemeye devam ediyor.
Bir yandan Suriyeliler meselesi, bir yandan Kürtlerin hassasiyetlerini çiğneme meselesi…
Nerdeyse her gün birilerini faşist oluşumlara hedef gösterme durumları…
Ümit Özdağ kimyasal bir varil gibi hem tehlike hem zehir saçıyor.
Durdurulmalıdır.