İslam yüz yıldır halkımızın yasasından, tasasından, eğitiminden, ticaretinden, meclisinden, camisinden, mahalle ve sokağından çıkarılmış. Öyle ki halkın direncini kırmak ve yeni nesiller inşa etmek için kafalarına şapkayı çivi ile rap etmişler. Tarihi ve inancı ile bütün bağları koparılmış hatta tarihine ve inancına düşman edilmiş yeni nesiller inşa ettiler okullarda cebren.
Bu sistem, yani "halkın boynuna geçirilmiş bu ip" tam boğulmak üzereyken azıcık gevşetilir, biraz nefes alınacak olsa eskisinden de fazla sıkılır hep.
Toplumun tamamı istisnasız bu eğitim sisteminden geçer. Ticaretini, siyasetini, evlenme ve boşanmasını, ahlak ve ahlaksızlığının kriterlerini tamamen resmi ideoloji belirler. Yetmedi kanunlar dayanak yapılarak din karşıtlığı fikir ve pratikler övülür, dindarlık tahkir edilir. Halkımızın boynundaki ip zaman zaman gevşetilse de bu hep böyledir.
Bütün bunlar yetmezmiş gibi kitle iletişim araçları, filmler, reklamlar sosyal medya platformlarının tamamı, marketteki kasiyer, doktordaki sekreter bile bu dejenerasyona ve İslam karşıtlığına hizmet edecek şekilde dizayn edilir. Siz bir Kur'an ayetini arama motorundan aradığınızda önce karşınıza cinsel objeler ve sapkın içerikler çıkar devletin himayesinde. Bu ifsat edici sözde reklamları atlamak ta özel bir maharet ister. Zina ve her türlü cinsel sapkınlık yasal imkana kavuşturuldu. Üstelik “ipin en ‘gevşek’ zamanında.”
Kur'an'ın yasakladığı her ifsad hem yasal hem meşru hale getirildi. Buna yasak ve günah demeniz de yasak. Hatta övünülecek bir albeniye bürüdüler günahı.
Rejimin yeterince dönüştüremediği Kürtler de PKK ve siyasi partileri eliyle dönüştürüldü. Zira bu mankurtluk için en elverişli ve olmazsa olmaz aparat milliyetçilik/ırkçılıktır.
Kur'an kursları da imam hatipler de camiler de mevcut yasalara tabidirler ve laik, milliyetçi, Kemalist bir tedrisat yapmak zorundadırlar.
Yani dostlar yüz yıldır siyasetin, ticaretin, eğitimin, dinin, dinsizliğin, ahlaksızlığın ve çürümüşlüğün tamamının inşa edicisi bu rejimdir.
Bütün bu imha ve ifsada rağmen bu rejimin sahipleri çürüttükleri bu toplumun zaman zaman ayyuka çıkan pis kokularını dindarlara ve dine yazmada da mahirdirler. Yalan ve iftirada sınır tanımazlar. Hiçbir ahlaki kaideleri yoktur. Yüzyılda bir, dağ bir fare doğuracak olsa günlerce, aylarca “Cumhuriyetin başarısı” diye yayın yaparlar.
Bir Kürd çocuk, Kur'an kursundan çıkıp yolda rejimin ürettiği sapık ve bağımlı katiller tarafından hunharca katedilirse günlerce konuşup bütün günahı, Kürdlüğüne ve boynundaki elifbaya yazmaya mahir olurlar. Ama ayyaş bir Türk iki yaşındaki çocuğunu istismar edip hunharca öldürse sadece haber olarak geçer.
Dostlar! Yüksek sesle ve hiç çekinmeden şu hakikati haykırmalıyız:
Bu toplumu, bu rejim, yüz yıldır kendi yasalarıyla inşa etti. Cinayet, ahlaksızlık, hırsızlık, şiddet, saygısızlık, dinsizlik, içki, kumar, zina, cinsel sapkınlık, yoksulluk, elitislik ve aklınıza gelen her türlü kötülüğün baş mimarı sistemdir. Öncesini saymazsak sadece son 44 yılı Evren Anayasası ile yöneten rejim, halka hesap vermeli ve halk hesap sormalı.
Varsın boynumuzdaki ipi biraz daha sıksınlar. Bu iple yaşamaktansa boğulmak evladır walla!