Herkesi pazar günü Diyarbakır`a bekliyoruz

Özellikle daha önce bu etkinliğe hiç katılmayanların bu defa mutlaka katılmalarını bekliyoruz.

Türkiye`nin içinde bulunduğu şu sıkıcı gündemden sıyrılmak, aslında bambaşka bir dünyanın var olduğunu öğrenmek istiyorsanız bu Pazar mutlaka Diyarbakır`da olmanızı tavsiye ediyoruz.

İslam adına ufkunuzda bir tıkanma varsa, her şeyin her gün biraz daha kötüye gittiğine inananlardansanız, gerçeklerin bunun tam aksi olduğunu bizzat görebilmeniz için mutlaka Diyarbakır`a gelmelisiniz.

Kimilerinin dört yıl sonraki, kimilerinin 2023 yılındaki Türkiye`nin nasıl bir Türkiye olacağına dair planlar ortaya koyduğu şu günlerde, bütün bunlara tebessüm etmek istiyorsanız, yarınki Türkiye`nin gerçek fotoğrafını görmek istiyorsanız, Kısacası, tarihin yeniden yazılmakta olduğuna şahitlik etmek istiyorsanız pazar günü Diyarbakır`da olmalısınız.

“Ben medyadan izlerim” diyorsanız yanılıyorsunuz, çünkü medya oradaki Müslümanların gözlerinin içinde yanan ışığı size yansıtamaz, gösteremez, yüreklerindeki sıcaklığı hissettiremez, sizi kucaklamak isteyenlerle kucaklaştıramaz.

Her şeyden önemlisi, Diyarbakır`a gelin ki, medyanın ne idüğünü, hatta İslamî medyanın ne olduğuna net bir şekilde karar verebilesiniz.

Batman ihtişamını ikiye katladı

Geçtiğimiz pazar günkü Batman Kutlu Doğum etkinliğine katılamadığım ve bizzat şahitlik edemediğim için öyle üzgünüm ki.

Aslında çocukların dersten, okuldan kaçtığı gibi kaçacaktım ve Batman`ı gözlerimle görecektim. Fakat aynı gün akşam Gaziantep`teki programımı riske atmış olacağım için varamadım.

Elhamdülillah Batman geçen yılki ihtişamını ikiye katlamış. Geçen yılla kıyasladığımızda en az yarım milyon insan vardı. Üstelik aynı gün ve aynı saatte Elazığ, Şanlıurfa, Gaziantep ve daha birçok merkezde de etkinlik vardı.

Ve nüfusunun Diyarbakır`ın üçte biri olduğunu düşünürseniz Batman`ın ihtişamını o zaman anlarsınız.

Bir iki cılız sesin dışında medya Batman`ın ihtişamını ısrarla vermedi.

Malum Medyanın bu tutumunu anlıyoruz da, İslam`ın ve Müslümanların sesi soluğu olma iddiasıyla kurulan medyayı bir türlü anlayamıyoruz.

İslam ve Müslümanlar adına kurulan bu televizyonların kuruluşuna uzaktan da olsa az çok şahitliğimiz vardır.

Bunlar Müslüman halkın verdiği bağışlarla kurulmuştur.

Yazılı bir şekilde kaleme aldıkları kuruluş gerekçelerinde:

“Bu televizyon sadece falan ağabeyimizin, filan üstadımızın, feşmekan liderimizin öksürüğüne, aksırığına kadar yayınlayacak, bizim gurubumuzun en ufak ev sohbetlerini verecek, onun dışındakileri duymayacak, duyurmayacak, görmeyecek ve göstermeyecek…” diye bir madde yoktu.

Uzaktan da olsa şahid olduğum kadarıyla İslami televizyon kanallarının istisnasız hepsi;

“Bütün Müslümanların sesi ve soluğu olacağına, gözü kulağı olacağına dair söz vermişler, hatta bunu kayıt altına alarak ilan etmişlerdir.

Fakat kimse üzülmesin, bütün bunlarda Rabbimizin çok büyük hikmetlerinin olduğuna inanıyorum. Bir gün gelecek ve diyeceğiz ki;

“Elhamdülillah ne iyi olmuş o gün medyanın Batman`ın muhteşem görünüşünü vermediğine, Diyarbakır`ı göstermediğine…”

Şuna da kesinlikle inanıyoruz ki bir gün gelecek, Allah (c.c) Batman ve Diyarbakır`ı arşivlerden indirtecek ve ülke insanının tamamına tekrar tekrar izletecektir..

Çünkü, yazılmakta olan tarihin kökenlerinin varıp Batman`a dayandığını, Diyarbakır`dan start aldığını, Van`dan fışkırdığını anlayacaklar.