Abdullah Kavan

Halk Söz Değil İcraat İstiyor!

02.03.2024 01:00:01 / Abdullah Kavan

Yerel seçimlerin yoğun olarak konuşulduğu bugünlerde Filistin soykırımını unutmamak ve yapılması gerekeni yapmak hepimizin görevidir. Çünkü Kudüs’le birlikle binlerce Müslümanın feryatları arşı-alaya yükseliyor.  Müslüman ümmetin tam ortasında Gazzelilerin kalbine hançer saplanmıştır. Emperyalizmin, Gazzellilerin bağrına sapladığı İsrail hançeri durdukça hiçbir vicdan sahibi kişi rahat değildir. HAMAS’ın mücadelesi Haçlı-Siyon ittifakına karşı ümmeti temsil eden müthiş bir direniştir.

 Bunun için Müslüman devlet liderlerinin Gazze’ye sırtını dönmesi ve görmezden gelmesi hiçbir şekilde kabul edilemez.  Hele Siyonist İsrail’e el altından yardım eden, ticari ilişkisini kesmeyen her Müslüman devlet lideri ihanet içerisindedir.  İçimizden ya da dışımızda olan her kimin Siyonist İsrail ile ticaret yapması ikiyüzlülüktür ve ihanettir.  Lakin Gazze’de sadece bombalarla değil, artık açlıktan ve soğuktan ölen çocuklar var. Artık onların ölümleri bile gündeme gelmiyor.  Yapılan son saldırıda 150 kişinin ölmesi haber değerini bile taşımadı. Bu zulme sessiz kalan ve müdahale gereği duymayan her devlet lideri bu katliamın ortağıdır.  Bu sorumluluğu yerine getirmeyen her Müslüman lideri hem gönüllerde hem de tarih sayfalarında affedilmeyeceklerdir. Bu sorumluluk için tüm İslam ülkelerinin liderlerini göreve davet eden Müslüman halklar var.  Peki, Müslüman liderler ne yapmalıdır?

Yapmaları gereken ve Müslüman halkın çağrısına ayinedarlık edecek birkaç hususu HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun dilinden aktaralım. Gazze konusunda kendi duruşlarıyla en güzel sınavı veren HÜDA PAR kendi iç dinamiklerimize dikkat çekerek ve diğer devletlere örnek olabilecek “Gazze Beyannamesi” yayınladı. Bu beyannamede Zekeriya başkan şöyle çağrıda bulunmuştu:  

1-Türkiye kendisine ve insanlığa karşı tehditler içeren Siyonist işgalci İsrail ile diplomatik, ekonomik ve askeri ilişkilerini devam ettirmemeli, en azından bazı Güney Amerika ülkeleri gibi tavır almalıdır.

2-Türkiye Siyonist işgalci İsrail ile olan yıllık 10 milyar dolara yakın ticaretine ve Türkiye üzerinden sağlanan yakıt satışına ve nakline son verilmelidir.

3-Dünya’da Siyonist işgalci İsrail’in hiçbir meşruiyeti kalmamıştır. Türkiye bundan sonra Siyonist işgalci İsrail’i meşrulaştıracak hiçbir oluşumun içinde olmamalıdır.

4-ABD’nin Siyonist işgalci İsrail’e İncirlik üssünden vermiş olduğu lojistik desteği ve Türkiye limanlarından kargo gemileri ile sağlanan lojistik destek durdurulmalıdır.

5-Türkiye limanlarından Siyonist İsrail’e giden yakıt, demir çelik, inşaat malzemesi, gıda vb. bütün ticaret durdurulmalıdır. Hava ve deniz limanları Siyonist işgal rejimine kapatılmalıdır.

Bu beyanname tüm Müslüman liderleri için ilk adım olarak bir manifesto hükmündedir. Yoksa Siyonist İsrail’in planlı soykırımı devam edecektir. Siyonist İsrail, İslam ülkelerinden somut adım görmedikçe katliamlarına devam edecektir. Somut adımlar atılmadığı müddetçe konuşulan ve söylenilenlerin hiçbir kıymeti yoktur. Ey Müslüman liderler! Sözden ziyade Müslüman halk sizden somut adım bekliyor!

 

 

Diğer Yazıları

Tüm Yazıları

Diğer Yazarlar

Tüm Yazarlar