Bu günlerde etrafımda hep aynı soru. “Elektrik faturanız ne kadar geldi?” sorusu. Cevaplar farklı ama herkes şikâyetçi. Şikâyetlerin dozu faturanın yüksekliğiyle orantılıdır. Fatura ne kadar yüksekse tepki o kadar şiddetli oluyor…
İşin şakası bir tarafa; ama bizim memlekette kimin ağzını açıyorsan bu ayki elektrik faturalarının yüksekliğinden söz ediyorlar. Bir ay öncesinden herkesin ağzında “doların yükselmesi” vardı. Bugün ise çarşıda, sokakta, pazarda, evlerde gündem elektrik faturalarının yüksek gelmesidir. Bu öyle bir hal almış ki düşük maaşla çalışan birçok kişi, maaşının tamamını elektrik faturalarına ödemek zorunda kaldı. Birçok hane ve işyerlerine gelen 3 bin ve5 bin arasındaki faturalar halkı isyan noktasına taşımıştır. Bu faturaların ana kaynağı, % 125 zammın gelmesinden sonra daha fazla göze çarpıyor. Daha önceleri elektrik faturalarından belini doğrultamayan halk, bu zamdan sonra tamamıyla çökmüş durumdadır. Gelen yeni zamlı uygulamada aylık 210 kilovatsaatten daha az tüketmek gerekiyor. Tüketim bu sınırın üstüne çıktıkça hissedilen zam seviyesi daha da artıyor. Zaten bu kilovatsaatin altında kalmak neredeyse imkânsızdır.
Bu konuda halk ne yapacağını şaşırmış durumda. Ellerinden gelen tek şey, sosyal medya üzerinden kendi faturalarını paylaşmak kalıyor. Birileri duyma umuduyla herkes faturalarını bir şekilde sosyal medyada paylaşıyor. Bu konuda kendi faturamı paylaşmadım ama örnek olsun diye belirteyim. 2 Şubat itibariyle benim 30 günlük faturam 3 bin 228 TL gelmiş bulunuyor. Ve bu miktarlara yakın onlarca kişi kendi faturalarını bana Whatsapp’tan attılar. Bir şey yapabilir miyiz? diye…
Faturalarını bizlere gönderen vatandaşlara döndüğümüzde, kendilerinin ifadesiyle; bu saatten sonra elektrik kullanmama yollarını aradıklarını, eskisi gibi lamba kullanma, avlularımızda kuyu kazıp sebze ve meyvelerimizi orada muhafaza etmeden başka çare bırakmadıklarını belirtiyorlar. Özellikle hane sayaçlarının direklerin üstüne çıkarılmasıyla birlikte kimsenin kendi sayacına bakma durumu da kalmamış. Yüksek faturaların hangi okuma sayacıyla hesaplandığını da bilmediklerini, yüksek kilovat yazıp zamlı fiyattan hesaplanınca da faturaları ödemez duruma düştüklerini belirtiyorlar.
Fakat bu konuyla ilgili daha önceleri de HÜDA PAR ilçe teşkilatımıza yoğun şikâyetler üzerine kolları sıvamıştık. Birçok girişimimiz olmuştu. Gerek çiftçilerimiz, gerek sanayicilerimiz, gerekse ev sayaçlarıyla ilgili birçok basın açıklaması yaptık. Bu sıkıntıyı birçok defa raporlar halinde ilgili kurum ve mercilere iletmemize rağmen hiçbir sonuç alamadık.
Bütün bu şikâyetlere baktığımızda şu sonuç çıkıyor: Artık orta gelirli olan veya asgari ücretli olan vatandaşın elektrik kullanma hakkı yok olmaya gidiyor. Çünkü elektrik lüks olmaya başladı ve herkes bu lüksten istifade edemiyor… Şunu da net olarak belirteyim; bu durumun oluşmasına zemin hazırlayan ve bir yönüyle onlara taalluk eden iktidar partisi bu soruna çözüm bulmazsa onların başını yakacak gibi duruyor. İlgililere duyurulur…