Uluslararası birçok kurumun desteğiyle düzenlenen "Filistin'e Özgürlük" forumu, dünyanın birçok ülkesinden ve Türkiye'den çok sayıda önemli alim, kanaat önderi ve siyasinin katılımıyla İstanbul'da gerçekleştirildi.
"Ümmetin de Gazze gibi özgür olması gerekir"
Programda bir konuşma yapan Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Prof. Dr. Ali Muhyiddin Karadaği, Allah'a hamdolsun ki, Allah askerlerini gökten gönderdiği meleklerle Gazze'ye yardım etti. Dünya Müslüman Alimler Birliği adına konuşurken elbette ki önceliğimiz Filistin olmalı. Gazze halkı özgürdür ama ümmetin yöneticileri maalesef nefsinin kölesi olmuşlardır. Aslında ümmetin de Gazze gibi özgür olması, onların sahip olduğu izzet ve onura sahip olması gerekir. Onlar, kahramanlıklarıyla bu izzet ve onuru elde ettiler. Gazze'de her şeyleri ile savaştılar. Filistin ve Gazze halkı özgürdür, özgür kalacak." diye konuştu.
"Aksa tufanı işgalciler için sonun başlangıcıdır"
Karadaği, "Size selam olsun ey izzetli Gazze halkı! Yıkılan camilere, hastanelere selam olsun! Onlar kahramanca direndiler. Bir kısmı göklere erişti, bir kısmı da beklemektedir. Çok büyük hedeflere ulaştınız. Ümmetin ruhunu, imanının, izzetini geri getirdiniz. 'Karşımızda yenilmez bir ordu var' deniliyordu ama siz onarı kahrettiniz. Hafızlarınızla şeref yoksunu olanlara şerefin ne olduğunu anlattınız. İkinci kez bozgunculuk çıkaranlara karşı direndiniz. Onların kötülüklerini artık tüm dünya biliyor. Bu onlar için sonun başlangıcıdır." şeklinde konuştu.
"Aksa Tufanı'ndan bu yana sadece Fransa'da 17 bin kişi Müslüman oldu"
Aksa Tufanı ile Filistin davasının yeniden dünya gündemine oturduğunu hatırlatan Karadaği, "Onlar Mescid-i Aksa'yı yıkıp yerine Süleyman mabedi yapmayı planlıyorlardı. Elimize ulaşan raporlara göre; Batı dünyasından İslam'a ciddi yöneliş var. Aksa Tufanı'ndan bu yana sadece Fransa'da 17 bin kişi Müslüman oldu. İnsanların oluk oluk İslam'a girdiğini göreceksiniz. Dolayısıyla Filisin halkı onurlarına cihadın onurunu da eklediler. Çok güzel işlere imza attılar. Ümmetin Filistin'e sahip çıkması gerekir. Eğer onlara destek vermezsek bu Allah'a, Peygambere ihanet olur. Peygamber Efendimiz, 'bir Müslümanın mahremi ihlal ediliyorsa, ırzına saldırılıyorsa ve Müslüman kardeşi ona destek çıkmıyorsa kendisi muhtaç olduğunda Allah onu desteksiz bırakır. Dünya Alimler Birliği olarak sürekli toplantılar yapıyoruz. Yeni bir fikir varsa onu uygulamaya çalışıyoruz." dedi.
"Müslüman ülkelerin adım atmasını sağlamalıyız"
Filistin cihadının vacip olduğunu belirten Karadaği, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Cihada destek vermek, yürüyüş ve protestolara destek vermek, Filistin ve Gazze yararına olan her şeye destek vermek vaciptir. Artık farklı bir şekilde düşünmemiz gerekir. 3 gün önce uluslararası bir konferansa katıldık. Bugün bu konferansta her şeyi bir kenara bırakarak ümmetin nasıl hareket etmesi gerektiğine ilişkin bir yol haritası ortaya koymamız gerekir. Ahirette Allah'u Teâlâ bize, 'onlar cihat ettiler siz ne yaptınız' diye soracak. Uluslararası arenada katliama sesiz kalan ülkelere baskı yapmalıyız ki onlar da Gazze'ye destek versin. Dünya Alimler Birliği adına Güney Afrika'ya selam gönderiyorum. Müslüman ülke yöneticilerin Güney Afrika'dan önce bu adımı atmalarını beklerdim ama maalesef bir adım atmadılar. Bu konferans ile dünyadaki Müslüman ülkelerin adım atmasını sağlamalıyız. Özgürlük savaşı veren ve aramızda torunu bulunan Nelson Mandela'yı selamlıyorum."
"Filistin'e destek için insani bir koalisyon kurulmalı"
Karadaği,"14 Ekim'de İslam ülkeleri ve büyük ülkelere insani bir koalisyon kurulması için mektup gönderdik. Şimdi onlarca ülke bu koalisyona dahil olmak istiyor ama buna öncülük edecek bir ülke olmalı. Onun için Müslüman ülkelerin bu koalisyonun kurulmasına destek vermesi gerekir. Bu koalisyon kurulmalı ki Gazze'ye destek olabilsin. İkinci olarak; 1 Kasım'da İstanbul'da 50 insani yardım gemisi hazırlayacağımızı söyledik ve Akdeniz'e kıyısı olan ülkelerden birisinin bunu koruması gerektiğini ifade ettik. Başka ülkede de yine 50 gemi hazırlanması için söz verildi. Ümit ediyoruz ki, bizi duyanlar olur." diye konuştu.
"Her alanda tüm gayretimizle siyonizmin kötülüğünü anlatmalıyız"
Aksa Tufanı le başlayan cihadın meşru olduğunu ve her alanda siyonizmin kötülüğünün anlatılması gerektiğini aktaran Karadaği, son olarak şu ifadeleri kullandı:
"Hukuksal bağlamda daha çok uluslararası hukuk ile hukukçular arasında bir iş birliği olması gerekir. Kendimizi daha iyi savunmalıyız. Dolayısıyla uluslararası hukukla korunması gerekir. Uzman hukukçuları bir araya getirebilmeliyiz. Fikirsel anlamda ise tüm gayretimizle siyonizmin kötülüğünü anlatmamız gerekir. Şer'i bağlamda baktığımızda Gazze ve Aksa Tufanı ile ilgili daha fazla detaya gerek yok. İşgal edilen topraklara karşı cihat etmek farzdır. Bütün din ve kanunlarda da savunma hakkı meşrudur. Onlar üzerlerine düşen görevi yaptılar. Görevini eksik yapanlar bizleriz." (İLKHA)