Cuma namazı sonrası 5 Ocak Meydanı'nda düzenlenen basın açıklamasına katılan vatandaşlar, ellerindeki Filistin bayrakları ile HAMAS'ın operasyonlarına destek verip, işgal rejimi ve destekçilerine yönelik lanet sloganları attı.
Veysi Sonkaya'nın Kur'an tilaveti sonrası bir konuşma gerçekleştiren Peygamber Sevdalıları Adana Temsilcilerinden İsa Emre, Gazze'de yaşananlara seyirci kalındığını belirterek, bu savaşta Allah'ın tarafında olanların galip geleceğini söyledi.
"Ebu Ubeyde'nin söylediği gibi 'aciz seyircileriz' fakat elinden geldiği halde hiçbir şey yapmayanlar değiliz. Tebük Seferi'ni ve imkânsızlıklardan dolayı bu sefere katılamayan sahabeleri hatırlatan Emre, Allah'tan o sahabeler gibi kabul edilmeleri temennisinde bulunarak, "Vallahi içimiz içimizi yiyor. Eğer yollar açık olsaydı, imkânlar elverseydi tavrımız çok farklı olurdu. Biz de o sahabeler gibi geri kalmanın hüznünü yaşıyoruz. O kardeşlerimizin çağrısına icabet edememenin hüznünü, acısını yaşıyoruz. Bizleri de bağışlanan kullarının arasına kat." ifadelerini kullandı.
HÜDA PAR İl Başkanlığı adına basın açıklamasını, Seyhan İlçe Başkanı Fethullah Beyazçiçek okudu.
"İslam ülkelerinin hükümetleri ve yöneticileri kınamadan öteye geçmeyen göstermelik tepkiler gösteriyor"
Gazze'de siyonist vahşet ve soykırım tüm acımasızlığıyla 84 gündür aralıksız devam ettiğini vurgulayan Beyazçiçek, "Dünyanın gözleri önünde masum bebekler ve çocuklar, mazlum kadınlar ve sivil insanlar öldürülüyor ve ümmet bu vahşeti sadece izliyor. Asya'dan Avrupa'ya, Afrika'dan Amerika'ya kadar dünyanın dört bir yanında insaf ve vicdan sahibi milletler ayağa kalkmış, siyonist soykırıma lanet ediyor ancak devletler ve hükümetler milletlerinin sesine kulak tıkamış. Kimi, siyonist soykırıma destek verirken kimi de seyirci kalıyor. İslam ülkelerinin hükümetleri ve yöneticileri ise kınamadan öteye geçmeyen göstermelik ve söylemden öteye geçmeyen tepkilerle Filistinli kardeşlerini ve Kudüs davasını siyonistlerin ve emperyalistlerin olmayan insafına terk etmiştir. Katliam ve soykırım devam ediyor. Siyonist işgalci zülüm, yıkım ve vahşetinde değer ve sınır tanımıyor. Siyonist terör örgütü israil 7 Ekim'den bu yana Gazze'de aralıksız olarak konutları, kamu binalarını, camileri, okulları, üniversiteleri, hastaneleri, yardım taşıyan kamyonları bombalamakta ve mazlum Gazze'nin masum ve savunmasız çocuklarını katletmektedir." dedi.
"21 bin 320 Filistinli kardeşimiz şehit edildi"
Gazze'de yaşanan vahşeti rakamlarla dile getiren Beyazçiçek, "Gazze Hükümetinin açıklamalarına göre, bugüne kadar siyonist terör örgütü israilin saldırıları soncu; 8 bin 800 çocuk ve 6 bin 300 kadın olmak üzere, 21 bin 320 Filistinli kardeşimiz şehit edildi, 55 bin 603 kişi de yaralandı. Yüzde 70'i kadın ve çocuklardan oluşan 7 bin kişi de yıkılan binaların enkazında kayıptır ve akıbeti bilinmiyor. 311 sağlık çalışanı, 200'den fazla doktor, 40 sivil savunma görevlisi ve 105 gazeteci öldürüldü. Siyonist işgalci israil, 8'i gazeteci ve 40'ı sağlık çalışanı olmak üzere 2 bin 600'den fazla Filistinliyi de alıkoydu. Gazze'de 355 bin konut, 126 hükümet binası, 315 cami, 3 kilise, 285 okul ve üniversite, 140 hastane ve sağlık merkezi, yüzü aşkın ambulans içinde insanlar olduğu halde bombaladı. Bu binalar tamamen veya kısmen yıkıldı ve kullanılamaz geldi.2 milyon 300 bin nüfuslu Gazze Şeridi'nde 1 milyon 8 bin kişi yerinden edildi. Gazze'de hastane ve sağlık merkezlerine ağır hasar verildiğinden yaralılar tedavi edilemiyor. Yıkılan binalardan ve tahrip edilen altyapıdan dolayı Gazze halkı temiz suya ve gıdaya erişemiyor. Gazze'de ilaç ve tıbbi malzeme tükenmiş, salgın hastalıklar baş göstermiş, bebek ve çocuklar başta olmak üzere yüz binlerce Gazzeli kardeşimiz hasta durumdadır." ifadelerini kullandı.
"Siyonist terör örgütü, Gazze'de uyguladığı soykırımı Batının desteğiyle yapmaktadır"
İşgalci siyonistlerin işlediği katliamlara Batı ülkeleri tarafından destek verildiğine dikkat çeken Beyazçiçek, sözlerine şöyle devam etti:
"Siyonist terör örgütü israil Gazze'de uyguladığı bu vahşet ve soykırımı ABD, İngiltere ve Avrupa ülkelerinin desteğiyle yapmaktadır. 'El-küfrü milletin vahide' hadisinin tecellisi olarak Batı ülkeleri bir bütün olarak siyonist vahşete tüm imkânları ile destek verirken, maalesef İslam ülkelerinin hükumetleri 'El-muslimu ümmetun wahide' hadisinin gereğini yapmaktan aciz kalmaktadır. İslam ülkelerini Gazze'ye karşı görevini yapmıyor. Gazze unutturuluyor. Son bir haftadır Türkiye medyasında Gazze konuşulmaz olmuş. Halkın dikkatleri Gazze'den kaydırılmış, sadece seçim konuşuluyor. Sanki siyonist terör ve katliam bitmiş, her şey normalleşmiş, bütün mesele çözülmüş gibi zulüm ve vahşet kabulleniliyor. Siyonist vahşeti duyurmayan ekranlar ve sayfalar bu tavırlarıyla siyonist katliamların üstünü örtmüş olmaktadır. Siyonist terör örgütü israilin katliamları tüm şiddetiyle devam ediyor. Her gün yüzlerce kadın ve çocuk şehit ediliyor. Sadece son bir hafta içerisinde Gazze'de yaklaşık 50 bin konut bombalarla tahrip edildi ve 2 bin Gazzeli kardeşimiz vahşice katledildi ama Gazze bunca terk edilmişliğe rağmen iman gücüyle direniyor ve Allah'a hamd ediyor. 'Hasbunallahu ve ni'mel vekil ve nimel mevla ve ni'men nasir virdiyle tevekkül ediyor. Cihadında sebat ediyor. Her gün yüzlerce evladını Kudüs davasına adak olarak rabbinin huzuruna gönderiyor."
"Susmayacağız, zulmü kanıksamayacağız ve siyonist vahşete karşı duracağız"
Gerçekleştirilen vahşetin gündemde tutulması gerektiğini söyleyen Beyazçiçek, şunları kaydetti:
"Gazze'yi ve siyonist vahşeti unutmayalım ve unutturmayalım. Gazze ve çocuklarını unuttuğumuz an Allah'ın bizi unuttuğu an olacaktır. 'Zulme sessiz kalan dilsiz şeytandır.' diyen Muhammed Peygamberin Ümmetiyiz. Susmayacağız, zulmü kanıksamayacağız ve siyonist vahşete karşı duracağız. Zafere kadar Gazzeli kardeşlerimizin yanındayız ve meydanlarda olacağız. Gazze'de su yok, gıda yok, ilaç ve tıbbı malzeme yok, barınabilecek bir yer kalmadı. Çocuklar, kadınlar, yaşlılar, hastalar ve yaralılar dışarıda, soğukta, aç ve açıktadır. Gazze insani açıdan zaruri olan her türlü imkândan mahrum ve yoksun durumdadır. Gazze üzerindeki abluka kırılmalı ve acil olarak insani yardım ulaştırılmalıdır. İslam ülkelerinin hükümetleri Gazzeli kardeşlerine yardım etmek için siyonist terör örgütü israilin iznini alma zilletin kurtulmalıdır. Cenab-ı Allah 'Size bir yara dokunduysa o kavme de benzer bir yara dokundu' buyuruyor. Bebek katili siyonist israil, mücahitlerin eliyle büyük yaralar alıyor. Dünyaya yenilmez diye pazarlanan siyonist terör çetesi Kassam Tugaylarına ve Kudüs Seriyyelerine karşı büyük kayıplar veriyor. Saha üstünlüğünü kaybeden siyonist işgalci masada kazanma hayallerini kurmaktadır. Siyonist oyuna gelinmemelidir. Filistin halkının meşru temsilcileri HAMAS'ınve İslami Cihad'ın yok sayıldığı hiçbir anlaşma ve teklife itibar etmemelidir. Gazze bir bütün olarak ateş altıdayken siyonist işgalciler ile müzakere masasına oturulmamalıdır. Her şeyden önce saldırı ve katliama son verilmelidir."
"HÜDA PAR olarak tekrar ediyoruz; Kudüs davası davamızdır"
Siyonist işgal rejimini devlet olarak tanımaktan vazgeçilmesi, ekonomik, diplomatik, askeri, kültürel ve siyasi tüm ilişkilere son verilmesi çağrısında bulunan Beyazçiçek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Siyonist terör örgütü israilin tüm yetkilileri savaş suçlusu olarak yargılanmaları için hükümet tarafından gerekli yasal süreç başlatılmalıdır. Siyonist işgalcilere stratejik destek sağlanan Kürecik ve İncirlik üslerinin faaliyetleri durdurulmalı, lojistik destek sağlanan tüm deniz ve hava limanları işgal rejiminin gemi ve uçaklarına kapatılmalıdır. Siyonist barbarlığa karşı hükümet caydırıcı adımlar atmalıdır. Filistin meselesi ümmetin ortak meselesidir. Mescid-i Aksa ve Kudüs, Müslümanların ortak değeridir. Bu bilinç kaybolmamalı ve nesiller boyu diri tutulmalıdır. HÜDA PAR olarak tekrar ediyoruz; Kudüs davası davamızdır. Filistinli kardeşlerimizi tüm imkânlarımızla desteklemeye devam edeceğiz. Onlar yalnız ve sahipsiz değildir. Filistin halkına selam olsun! Şehitlere selam olsun! Allah'ın selamı rahmeti ve bereketi hepinizin üzerine olsun."
Basın açıklaması İTTİHADUL ULEMA üyesi Molla Ekrem Derdiyok tarafından yapılan dua ile son buldu. (İLKHA)