İlahiyatçı Erdem: Piyango dediğimiz şey kumarın ta kendisidir

Bir Müslüman'ın yaklaşan miladi yılbaşı ile beraber cezbedici reklamlarla ve farklı isimlerle üstü örtülen kumar çekilişlerinden uzak durması gerektiğini söyleyen İlahiyatçı Ramazan Erdem, "Piyango dediğimiz şey kumarın ta kendisidir." dedi.

Ekleme: 26.12.2023 16:25:05 / Güncelleme: 26.12.2023 16:29:55 / Röportaj / Adana Haberleri
Destek için 

Yılbaşı kutlamak, Piyango bileti almak, Yılbaşına özel hindi kesmek caiz mi?

Hristiyanlara ait bu tür kutlamaların taklidi imani açıdan ne tür tehlikeler barındırıyor?

Yılbaşına sayılı günler kala yapılması planlanan programlar içerisinde başta alkol ve kumar olmak üzere birçok gayri İslami eğlenceler yer alıyor.

İlahiyatçı Ramazan Erdem isimleri ve içerikleri ne kadar farklılaştırılmaya çalışılsa da kumarın haram boyutunun ayetlerle sabit olduğunun yanı sıra Filistin'de, Gazze'de yaşanan katliamlar nedeniyle İslam kardeşliğine yakışmayan bir tavırdan uzak durulması gerektiğini hatırlattı.

Yılbaşı, Milli Piyango, çekilişler ve Yılbaşına özel hindi kesmek gibi merak edilen birçok soruya cevap veren Erdem, İLKHA muhabirine önemli değerlendirmelerde bulundu.

"Piyango dediğimiz şey kumarın ta kendisidir"

Piyango veya şans oyunlarının İslam dininde kumar kapsamında değerlendirildiği için haram olduğunu söyleyen Erdem, "Allahütealâ Maide Suresi 90'ıncı ayetinde buyuruyor ki: 'Size içki, kumar, şans oyunları, fal okları, bunların hepsi haram kılındı.' ve Allahütealâ ayetin sonunda buyuruyor ki: 'Bunlar şeytan işi, şeytan ameli olan pisliktir'. Bizim çok ciddi bir şekilde dikkat etmemiz gereken bir konudur piyango dediğimiz şey. Bir sürü insanın bir araya gelip, herkesin belli bir şeyi kazanmak uğruna parasını yatırdığı fakat tek kişinin veya birkaç kişinin o parayı alıp gitmesidir. Buda kumarın bir çeşididir ki kumarın her çeşidi dinimizde haramdır. Bu çeşidi yaygındır, özellikle yılbaşlarında milli piyango adı altında kaç milyon tane bilet satılıyor, o kadar milyon kişi parayı bir yere veriyor, o parayı belli sayıda insan alıyor. Bu haksız bir kazançtır, bu haramdır, bu yöntem kumara giriyor, kumarda şeytan işi pislik bir amel haline geliyor. O yüzden Müslümanların piyangoya bakış açısı şöyle olmalıdır, nasıl ki içki, zina ve buna benzer hırsızlık haramdır aynen öyle bir haramdır. Aslında özlü kumardır fakat piyango, çekiliş biraz daha insanlara sevecen gelecek kelimeler üzerinden söyleniyor ki böyle de kabullendirilmiştir. Müslüman uyanık olmalıdır. Bazen Müslümanlar bile sadece bir çekiliş diye alıyorlar hâlbuki öyle değil, o kişiye 'kumar' deseniz veya 'kumar bileti ister misin?' deseniz belki tavrı farklı olabilir, belki de insanların yarısı bilet almayacak veya bir kısmı almayacaktır. Diyecekler ki benim kumarla ne işim var fakat cicili bicili reklamları var, tanıtımları var, insanlara 'ya sana çıkarsa' diyerek alelade bir çekiliş gibi söylüyorlar. Piyango dediğimiz şey kumarın ta kendisidir. O yüzden bizatihi kendisi kumar olduğundan dolayı bu haramdır." diye konuştu.

"Müslümanlar kendi dinlerinden uzaklaştıkça, Allah'tan gafil hale geldikçe bu tür eğlencelere daha düşkün olmuştur"

Ramazan Erdem

Miladi Yılbaşıyla beraber ödülün büyüklüğü algısıyla şans oyunlarına yönelimin arttığını ifade eden Erdem, "İnsanları biraz daha yeni yıl, yeni şans, vesaire diyerek kandırırlar. Oysaki piyango zaten haram, yeni yılda bunu bu heyecanla yaptığınızda daha da haram yani haram iki katı harama dönüşüyor. Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyuruyor ki: 'Kim bir kavme benzerse oda onlardandır.' Biz biliyoruz ki yılbaşı Müslümanların değildir, yılbaşı Hristiyanlarındır. Bu konuda başka fikre sahip olan kimse yoktur. Herkes biliyor ki yılbaşı Hristiyanlarındır, bizim değildir, Müslümanların değildir. Müslümanlarla alakası olmayan bir durumdur ama Müslümanlar kandırılmışlar, kendi dinlerinden uzaklaştıkça, Allah'tan gafil hale geldikçe bu tür eğlencelere daha düşkün olmuştur. Bazıları diyor ki, 'Benim amacım Hristiyanlık değil, ben sadece yeni yılı kutluyorum.' ama aynı gece kutluyorsun. Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ibadette bile ehli kitaba benzememiştir. Medine'ye hicret ettiği zaman, Muharrem'in onuncu günü baktı ki Yahudiler oruç tutuyor, Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)  dedi ki, 'Siz niye oruç tutuyorsunuz?' dediler ki: 'Bugün Musa ile israiloğulları Kızıl Deniz'den kurtulduğu gündür.', Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)  dedi ki: 'Vallahi Musa'ya ben sizden daha yakınım. Ama orucu nasıl tuttu? Bir gün öncesinden ya da sahabeye dedi ki 'Ya bir gün öncesinden tutun ya da bir gün sonrasından tutun.' Bakın bu bir amel, bu bir ibadettir, Allah'a yaklaştıracak derece bir ibadettir, oruçtur. Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu ibadette bile onlara benzemedi. Bugün kalkmış bazı Müslümanlar diyor ki, 'Benim amacım Hristiyan olmak değil, benim amacım eğlenmek.' Hristiyanların eğlendiği gün eğlenmek onlara benzemektir çünkü o gün Noel dediğiniz şey, yılbaşı onun sonu gibi bir şey çünkü onun öncesinde paskalya süreci var, oradan yeni yıla geliyorlar. Hazreti İsa'nın doğum günü olarak miladi takvim, miladi doğum demektir. Bizim Müslümanların takvimi hicri, hicretten geliyor; miladi takvim ise veled, doğumdan geliyor. Hazreti İsa bizim de peygamberimizdir ama tahrif edilmiş şekilde değil. Bakıyoruz ki bu tahrif edilmiş haliyle ehli kitaptan Hristiyanlar bunu kutluyor, biz istediğimiz kadar söyleyelim, 'Biz onlar gibi yapmıyoruz.' Hindi alınıyor, normal şartlarda hindi milli piyango gibi haram değildir. Hindi'nin kendisi haram değildir ama Hristiyanlara benzeyecek şekilde o hindiyi alıp yılbaşı gecesine özel bunu yaptığımız zaman ne oluyor biliyor musunuz? Biz aslında Hristiyanlara benzemiş oluyoruz. Yeni hindinin kendisi Allah'ın yarattığı çok güzel bir hayvandır, o geceye has yaptığında hindinin kendisi haram olmaz ama işlediğin amel haram olur ve bir vebale sebep olur çünkü sen bir Müslüman gibi davranmadın." şeklinde konuştu.

"Vallahi şu an helal dairede dahi eğlenmek Müslümanlar için vebaldir"

Filistin ve Gazze özelinde yaşanan katliamların yılbaşında görmezden gelinmemesi ve Müslümanların bir vücudun azaları gibi olması gerektiğini vurgulayan Erdem, "

"Her şeyi bir yere bırakın Gazze'de, önümüzde bir vahşet yaşanıyor. Hristiyanların bir kısmı Noel kutlamasını iptal ettiler çünkü insani olarak adamlar dedi ki: 'Arkadaş bu kadar çoluk çocuk öldürülüyorken, dünyada bu kadar kıyım, vahşet, siyonist, terörist vahşet yaşanırken ki bu vahşete karşı din sahibi olmaktan öte insaf sahibi olmak yeterlidir, bu zulmü kabul etmediler. Biz Müslüman'ız, Peygamber Aleyhisselam dedi ki: 'Müslümanlar bir vücudun azaları gibidir eğer vücudun bir yerinde bir hastalık, bir ağrı, sızı olsa diğer yerleri de bunun acısını çeker.' Oradakiler bizim kardeşlerimizdir, katlediliyorlar, öldürülüyorlar. Madem biz bir vücut gibi isek, hangi yüzle diyelim ki yılbaşı helaldir. Diyelim ki bunlar hiç haram olmasaydı dahi insani olarak yılbaşını kutlamamamız gerekiyordu ki biz Müslüman'ız. Vallahi şu an helal dairede dahi eğlenmek Müslümanlar için vebaldir. Neden? Kardeşlerimiz katlediliyor, hiçbir şey yapamıyoruz, gözümüzün içine baka baka tonlarca bomba atıyorlar, çocuk cesetleri… Daha enkazların altında 70 gündür duran cesetler var, kaldırılamamışlar. Bunlar orta yerde dururken, bir Müslüman'ın değil yılbaşı, herhangi bir eğlenceyi dahi yapması kabul edilebilir bir durum değildir. Allah katında göstermediğin hassasiyetten dolayı dahi vebal vardır." dedi.

"Hindi yılbaşının Hristiyan'ca kutlanılmasının sembolüdür"

Piyango bileti, kumar, içki gibi haram kılınan amellerin manevi dünyayı yıkacak durumları da beraberinde getirdiğine dikkat çeken Erdem, "Piyango bileti alınmamalı çünkü Allah-u Tealâ diyor ki: 'Aranızda Allah'ı unutturur. Yani içkinin haram olduğu ayetin peşi sıra gelen ayette 'Bununla şeytan aranızı bozar, size Allah'ı zikrettirmeyi unutturur, namazı unutturur.' yani Allah'a ibadetten alıkoyar. Bugün milli piyango bileti alanlar sabah, akşam hayal kuruyorlar. Neyin hayalini kuruyorlar? Haram parayla gelecek bir güzel bir dünya hayatının hayalini kuruyorlar. Kâfirler için demiyoruz, bunu Müslüman toplum için diyoruz. Hayal üstüne hayal kuruyorlar. Bizler ölümlü dünyada yaşıyoruz, bizler Müslüman olarak biliyoruz ki dünya bize kalmayacak, buna rağmen düşünsenize o hayallere öyle bir dalıyorlar ki Allah'ı zikretmeyi unutuyor, namazı unutuyorlar. Bu milli piyango biletini almanın getirisi ile beraber eğlenceye de gidiyorlar. Hindi yılbaşının Hristiyan'ca kutlanılmasının sembolüdür. Eve çerez dahi alınmamalı, yılbaşına özel meyve ve çerezden Müslümanların uzak durması gerekiyor çünkü Gazze'de kardeşlerimiz katlediliyor, çünkü biz Hristiyanların eğlendiği günleri eğlenceye dönüştüremeyiz, çünkü bizim önderimiz Hazreti Muhammed ibadette dahi onlara benzememiş, kendine özgü bir şey ortaya koymuştur. Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) döneminde de bayramlarda eğlenceler vardı fakat peygamber Efendimiz buyurdu ki: 'Bunların her birini bir tarafa bırakın, Allah sizin için iki bayram hediye etti; size Ramazan ve Kurbanı Bayramı'nı verdi. Gazze'ye diyoruz ki Müslümanlar bu sene bayramı dahi çok rahat kutlayamaz, eğlenemez, eğlence içinde geçiremez çünkü Gazze'de kardeşlerimiz katlediliyor. Bir vücudun azaları gibiysek eğer, onlar orada katledilirken biz burada hiçbir şey olmamış gibi davranamayız. Yani düşünün yüzünüze ve kalbinize bir darbe aldığınız zaman mideniz keyif yapamaz ya da elleriniz keyif yapamaz. Mescid-i Aksa, gözümüzün nurudur,  ilk kıblemizdir darmadağın ediliyor, biz hala duyarsızsak o zaman Allah muhafaza, bu vücudun bir parçası olarak Allah katında kabul göremeyiz, o zaman bu dairenin içinde bütün amellerimiz boşa gider." ifadelerini kullandı.

"Eksiğini ve zararının bir tüccar gibi hesaplayıp, 'Bu sene nasıl olmalıyım' demeliyiz"

Müslüman'ın kendisine ait olmayan bir geceyi kutlamaktan çok muhasebe yapması ve ömründen geçen zamandan öte kalan zamanda Allah'a daha iyi kul olmanın yollarını araması gerektiğini vurgulayan Erdem, sözlerine şöyle devam etti:

"Onun için bir Müslüman'ın yapması gereken şey öncelikle kumar bilinciyle, haram bilinciyle piyangodan, yılbaşında hindi meselesi onlara benzeme konusu olduğundan ve bununla beraber eğlenceli şeylerden uzak durmalı. O gece bir de çocuklarımız var. Biz bu eğlenceyi meşrulaştırırsak, yarın birileri gelip bu çocuğun ayağını kaydırdığında yahu ben o kadar da müslümandım, bu çocuk niye böyle oldu diyemeyiz çünkü böyle şeyleri çocuklarımız akıllarına kazıyorlar, gençliğimiz ve geleceğimiz elden gider, Allah muhafaza. Onun için biz o gece normal zamandaki yiyip, içtiğimiz geceler gibi de yapmamalıyız. Daha züht içinde olmalıyız ve ne yapmalıyız o gece? Oturup muhasebe yapmalı, Ey Rabbim ben bu seneyi nasıl geçirdim? Acaba geçen sene takva, ibadet, Allah'ın dinine hizmet konusunda neredeydim? Şu an neredeyim? Bir yıl beni nereye getirdi? Nereye götürdü? Kârda mıyım? Zararda mıyım? Biz ticaret yapıyoruz; canımızı Allah'a cennet karşılığında vermiş olan insanlar olarak addediyoruz, mümin olduğumuzu söyleyerek. O zaman bu ticaretin bir hesabı olmaz mı? Olmazsa bu ticaret darmadağın olur, zarar eder, insan farkında olmaz. Eksiğini ve zararını bir tüccar gibi hesaplayıp, 'Bu sene nasıl olmalıyım?', yılbaşı ile alakalı bir şey yapacaksa Müslüman bunu yapmalı. Allah'a kulluğunu ne kadar daha iyi olacağının muhasebesini yapmalıdır. Eğer herkes kulluğunu düzgün yaparsa, Müslümanlar dünyada iki milyardır, her Müslüman bu muhasebeyi yaparsa siyonist israil diye bir şey kalmaz."

"Haram olan bir parayı bir cami yaptırarak helal edemezsiniz"

Milli piyangodan kazanılan haram parayla helal bir yatırım yapılamayacağını vurgulayan Erdem, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu kumar oynayanlar Allah'a diyor ki: 'Allah'ım sen ver, ben de senin yolunda vereceğim.' diyerek kendince, kendi küçük zekasıyla kısmetini bağlamaya çalışıyor ki bu bir ahmaklıktır. 200 litrelik suya kulleteyn diyoruz. Kulleteyn, 200 küsur litredir ki bu suya bir damla idrar girse o suyla abdest alamazsınız. Niye? Necis olur çünkü. Haram olan bir parayı bir cami yaptırarak helal edemezsiniz. Kökü haram olan bir paradan nasıl bir helallik oluşturabilirsiniz? Piyangoyu alan kişiler dahi der ki, 'Ben çocuğuma haram yedirmem, ben bugüne kadar haram lokma yememişim.' Bu lokmanın kökü haramdır. Allah haram kılmış, biz kendi keyfimizden haram demiyoruz, ayet ile sabittir. 'Ya ben kazanayım da o parayla bir cami yaptıracağım.' diyerek bu parayı helalleştiremezsiniz. O yaptığınız hayır da, hayır olmaz çünkü haram parayla hayır olmaz. Bu mantık ile baktığımız zaman, fıkhın mantığı da budur kesinlikle kendini kandırmaktır. O da biliyor bunu neden söylüyor biliyor musunuz? Kendince kendini masumlaştırmaya çalışıyor. Vallahi haramdır, çocuğuna haram lokma yedirmiş olur, hiç kendi kendimizi kandırmaya gerek yoktur." (İLKHA)