Hahamları da doktorları da Hepsi katil hepsi barbar “HASTANELERİ BOMBALAYIN”

Siyonist Yahudi Rejiminin insanlık dışı Gazze saldırıları her türlü hukuki ve ahlaki değeri hiçe sayarak devam ederken sözüm ona okumuş ve medeni geçinen bir kısım Yahudi Doktordan yüz kızartacak bir bildiri yayınlandı. Bir süre önce 47 Haham’ın Gazze’deki hastanelerin bombalanması yönünde verdikleri aşağılık fetvadan sonra şimdi de ‘İnsanlığın yüz karası’ 100 Yahudi Doktor ‘Hastanelerin bombalanması’ için hükümete görüş bildirdiler. Bu bildiriyle birlikte bir kez daha ortaya çıktı ki Siyonist Yahudilerin Hahamları da doktorları da sözde Yerleşimcileri de silahlandırılmış sivilleri de hepsi katil ve hapsi barbar…

Ekleme: 07.11.2023 04:00:00 / Güncelleme: 07.11.2023 04:01:02 / Dünya
Destek için 

Faruk Kuzu/Doğruhaber

Siyonist işgal rejiminde bir grup doktor, abluka altındaki Gazze Şeridi'nde yer alan Şifa Hastanesi'nin "Filistinli silahlı grupların" üssü olduğunu iddia ederek, bombalanmasını isteyen bir bildiri yayımladı.

İşgal çetesinde "HaMedash" isimli haber sitesinde yer alan habere göre, bir grup siyonist doktor Şifa Hastanesi'nin bombalanmasını isteyen bildiriyi imzaladı.

Söz konusu bildiride, İşgal ordusunca Şifa Hastanesi'nin bombalanmasının "meşru hak" olduğu iddia edildi.

Kendilerine "israil Askerlerinin Hakları İçin Doktorlar" adını veren alçak bir grup tarafından yazılan bildiriyi, sağlık sisteminde çalışan doktorlar imzaladı.

Gazze'nin kuzeyindeki hastanelerde tedavi gören yaralıların ambulanslarla bölgenin güneyine tahliye edilebileceği öne sürülen bildiride, Gazze'nin en büyük hastanesi olan Şifa Hastanesi'nin "Filistinli silahlı grupların" üssü olduğu iddia edilerek bombalanması istendi.

Kısa bir süre önce de işgal çetesindeki 47 hahamın, Başbakan Binyamin Netanyahu'ya, HAMAS mensuplarının abluka altındaki Gazze'deki Şifa Hastanesinde saklanması ve sivilleri kalkan kullanması durumunda, buranın vurulmasında bir beis olmadığını ilettiği belirtilmişti.

Siyonistlerin Kanal 14 televizyonunun haberine göre, Şifa Hastanesinin bombalanabileceğinin dini açıdan caiz olduğunu içeren ve 47 haham tarafından imzalanan yazı Netanyahu'ya gönderilmişti.

Haberde, hahamlarca imzalanan, "sivillerin arkasına saklanılması ve onların kalkan olarak kullanılması durumunda buranın vurulmasında dini ve ahlaki hiçbir engelin olmadığı" ifade edilen bu mesajın, orduya ait birimlere, Başbakan'a ve bakanlara iletilerek gereğinin yapılması istenmişti.

Mesajda, sivilleri kalkan olarak kullananların kınanması gerektiği ifade edilerek, hastanenin bombalanması durumunda sorumluluğun "bu kişilere ve onların destekçilerine ait olduğu" öne sürülerek siyasi ve ahlaki sorumluluktan kurtulacaklarını düşündüler.

İşgalcilerin sözde Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, daha önce yaptığı açıklamada, "HAMAS, Şifa Hastanesini terör altyapısına kalkan olarak kullanıyor. HAMAS hastanelerden saldırı düzenliyor." iddiasında bulunmuştu.

Gazze'de binlerce yaralı ve sivilin sığındığı Şifa Hastanesinin hedef alınma ihtimaline ilişkin Hagari, "Bu savaşta tüm seçenekler masada." demişti.

 

HAMAS’tan BM’ye çağrı:

“İŞGAL ÇETESİNİN HASTANE

YALANLARINI SORUŞTURUN”

Filistin'deki İslami direniş hareketi HAMAS, işgalci rejimin Gazze'deki bazı hastanelerin direniş tarafından kullanıldığı yalanlarını belgelemek için kurulacak uluslararası bir komitenin söz konusu hastaneleri ziyaret etmesi çağrısında bulundu.

HAMAS'tan yapılan açıklamada, "BM Genel Sekreteri António Guterres'e, Gazze Şeridi'ndeki hastaneleri ziyaret ederek işgalin bu hastaneleri saklanma yeri olarak kullandığı yönündeki yanlış anlatıyı doğrulamak üzere uluslararası bir komite kurmaya çağırıyoruz." denildi.

Siyonist işgal ordusu sözcüsünün basın toplantısında söylediklerinin yalan ve apaçık uydurmadan başka bir şey olmadığına dikkat çekilen açıklamada, " Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Endonezya Hastanesi ve Katar Hastanesini hedef alma tehditlerini, HAMAS'ın bunların altına tüneller inşa ettiğini ve bunları roket fırlatmak için siper olarak kullandığını söyleyerek haklı çıkarmaya çalıştı. Bu, sivillere, Gazze hastanelerinde yaralı ve hastalara karşı devam eden suçları meşrulaştırmaya yönelik bir yalandan başka bir şey değildir." ifadelerine yer verildi.

Açıklamada, "Ayrıca Hamad Hastanesi'ndeki tünel iddiası da bir başka uydurmadır. Hastanenin altında pompalar ve elektrik jeneratörleri için kullanılan bir oda bulunmaktadır." bilgisine yer verildi.

HAMAS, düşman ordu sözcüsünün yalanlarını ispatlayan ve ortaya çıkaran şeyin, 100'den fazla hastane ve tıp merkezini hedef almaları, Gazze Şeridi'nin kuzeyinden güneyine, Mısır sınırına kadar 16'ya yakın hastaneyi hizmet dışı bırakmaları olduğunu ifade etti.

Açıklamanın devamında, işgal uçaklarının Amerikan füzesiyle gerçekleştirdiği, gerçeklerin ve tüm uluslararası kurumların da doğruladığı Baptist Hastanesi katliamını kendilerinin gerçekleştirdikleri, hastaneye direniş füzesinin düştüğü yönündeki haberlerinin yalanlandığı belirtildi.

"GAZZE'NİN KUMLARI SİZİ YUTACAK"

Düşman ordu sözcüsünün HAMAS'ın yakıt çaldığı yönündeki iddiasının saf bir iftiradan başka bir şey olmadığının belirtildiği açıklamada, UNRWA'nın bunun gerçek olmadığını ispatladığı bildirildi.

AÇIKLAMANIN SONUNDA ŞUNLAR KAYDEDİLDİ:

"Halkımızı ve milli özlemlerini savunma kararlılığımızı sürdüreceğimizi, bu çirkin ve kibirli işgale karşı meşru mücadelemizi sürdürmek için her türlü çabayı göstereceğimizi beyan ediyoruz.

Eski işgal başbakanı Yitzhak Rabin'in bir zamanlar söylediği sözleri hatırlatıyoruz: Bir gün uyanıp Gazze'nin tamamen deniz tarafından yutulmasını görmek isterim.

Buna karşılık biz de onlara Gazze'nin kumlarının sizi yutacağını, size ve ordunuza mezarlık olacağını söylüyoruz."

Uluslararası insani yardım kuruluşlarından

FİLİSTİN İÇİN "ACİL ATEŞKES" ÇAĞRISI

Birleşmiş Milletlerin (BM) başını çektiği ve insani yardım kuruluşlarının yer aldığı Kuruluşlar Arası Daimi Komite (​IASC), İşgalcilerin yoğun saldırılarına maruz kalan Filistin'de "acil insani ateşkes" çağrısında bulundu.

IASC, İşgalcilerin Gazze'ye devam eden saldırılarına ilişkin yazılı açıklama yayımladı.

Açıklamada, Gazze'de tüm nüfusun kuşatma altında olduğuna ve bu insanların temel ihtiyaçlara erişimlerinin engellendiğine işaret edilerek bölgede evlerin, sığınakların, hastanelerin ve ibadet yerlerinin bombalanmasının "kabul edilemez" olduğu bildirildi.

Her geçen gün Gazze'de hayatını kaybedenlerin artmasından dolayı "şok ve dehşet" içinde olunduğu ifade edilen açıklamada, taraflara, uluslararası insan hakları hukuku kapsamındaki tüm yükümlülüklerine saygı göstermeleri çağrısı yinelendi.

Açıklamada, "(Filistin'de) Acil bir insani ateşkese ihtiyacımız var. 30 gün oldu. Artık yeter. Bu artık sona ermeli." ifadeleri kullanıldı.