Üniversitelerin açılmasıyla birlikte öğrenciler, okullarına gidebilmek için başka şehirlere yerleşmeye başladı. Ailelerinden uzaklaşan ve farklı ortamlara giden öğrencilerin manevi boşluk yaşamamaları ve çevrenin etkisi altında kalmamaları konusunda uyarı ve tavsiyelerde bulunan HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanı ve Mersin Milletvekili Faruk Dinç, İLKHA muhabirine konuştu.
Yeni eğitim öğretim yılına başlayan üniversiteli gençlere başarılar dileyen Dinç, "İnşallah gençlerimiz güzel bir yıl geçirirler. Gençlerimizin çoğu memleketlerinden uzak yerlerde üniversite okuyacaklar. Yeni bir ortama gidip yeni bir çevre ile tanışacaklar. Gençlerimizin yozlaşmaması için; kaldıkları yurt, ortam ve çevrelerin onları yozlaştırmaması için değerlerine bağlı kalması ve kendilerini yetiştirmek için kendilerine çok görevler düşüyor. Gençlerin kaldıkları yurtlarda kendilerine rehberlik ve danışmanlık yapan ve özellikle manevi danışmanlık yapan hocaların ciddi çalışmalar ortaya koymaları gerekiyor." dedi.
"Mülakat konusunda gençlerimiz endişeli"
Öğrencilerin yaşadığı en büyük sıkıntılardan biri de üniversite sonrası işsiz kalma korkusu olduğuna dikkat çeken Dinç, devamında şunları söyledi:
"Üniversiteyi kazandım okuyacağım' diyen öğrencilerin söyle bir endişesi var: 'Ben atanabilir miyim?', 'İşe girebilir miyim?' ve 'İşsiz kalır mıyım?' gibi konularda ciddi tedirginlikleri var. Bu konuda da adımlar atılması lazım. Seçim sürecinden önce Sayın Cumhurbaşkanı mülakatın kaldırılacağına dair açıklamada bulundu. Ancak halen mülakat kaldırılmamış. Bu konuda gençlerimiz endişeli. Üniversiteyi bitirdikten sonra bir tedirginlik içerisindedirler. Bu sorun aynı zamanda şunu doğuruyor: Gençlerimizin yetenekleri ortaya çıkmamış oluyor. Bu yönüyle bu sıkıntının da bir an önce çözüme kavuşması lazım. Mülakat ile ilgili gençlerimiz kendilerini rahat hissetmeleri lazım. Bu endişeye düşmemeleri gerekiyor. Bununla birlikte okul okuma sıralarında yaşadıkları bu süreci belki bir daha yakalayamazlar. Bu süreci de iyi değerlendirmeleri gerekir. Değerlerimizi ve medeniyetlerimizi iyi bilmeleri ve bu konuda kendileri yetiştirmeleri gerekiyor."
"X, Y ve Z kuşağı diye bir şey yok gençlerimiz kuşaklara sığmaz"
Devamında Dinç, "Gençlerimizin Avrupa ve Batıya hayranlığı konusunda ciddi bir çalışma var. Gizli bir el gençlerimizi bizden koparmaya çalışıyor. X, Y ve Z kuşakları diyerek gençleri kuşaklara sığdırarak ailelerinden, değerlerinden koparmaya çalışıyorlar. Bu konuda da bizler diyoruz ki; X, Y ve Z kuşağı diye bir şey yok. Gençlerimiz kuşaklara sığmaz. Hepimiz biriz, kendi değerlerimizle, maneviyatımızla ve kültürümüzle varız. Bu konuda da var olmaya devam edeceğiz. Ne annemiz X'tir ne de biz Z'yiz. Ne anne babalarımız Y'dir ne de biz Z'yiz. Bu ayrımcı tanımlamaların doğru olmadığına inanıyoruz. Bu konuda diyoruz ki; okul, aile ve camiyle birlikte inşallah gençlerimizi de neslimizi de yetiştirip ve geleceğe dair umut vaat edebiliriz." ifadelerini kullandı.
Son olarak Dinç, "Sadece teknolojiye yatırımla bir yere varamayız. Sadece maddeye yatırımla bir yere varamayız. Gençliğimize yatırım yapılması lazım. Sadece madde değil maneviyatla birlikte bir yatırım yapılması lazım ki 'Geleceğimiz vardır ve bu günümüz vardır' diyebilelim." dedi. (İLKHA)