Besicilerin artan maaliyetleri hakkında İLKHA’ya değerlendirmelerde bulunan Elazığ Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Ümit Fırat Turan, besicilerin mazot, gübre, elektrik, su ve nakliye gibi giderlerin artışından dolayı zorluk yaşadığını ifade etti.
Turan, artan süt ürünleri fiyatlarının çözümü için devletin süt üreticilerine alım garantisi vermesi gerektiğini ve bir litre sütün satış fiyatının bir kilogram yeme denk gelmesi gerektiğini vurguladı.
Süt ürünlerindeki artışın sebebinin maaliyetlerden ve aracılardan dolayı olduğunu ifade eden Turan, "Süt ürünlerindeki artışın yegane sebebi maaliyetlerin artması, üreticinin sütünü aracılara satması ve aracılar tarafından 5 liraya alınan bir ürün şehir merkezinde 10 liraya satılıyor olamasıdır. Bu durum da üreticiye mâl edilmek isteniyor. Burada üretici gerçekten mağdur olan kişidir. Üreticilerimizin bir litre süt ile bir buçuk kilogram yem alması gerekirken bugün bir kilogram yemin maaliyeti bir litre sütten fazla. Bugün bir kilogram peynirin fiyatı 110 liraya çıkmışsa bu üreticiden kaynaklanan bir durum değil. Üretici yedinci ayda 10 liraya sattığı sütü bugün 11 liraya satıyor." şeklinde konuştu.
"Bizi tüccarın eline bırakmasını istemiyoruz"
Elazığ Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Ümit Fırat Turan
Turan, devletin besicilerin ürettiği süte alım garantisi vermesi gerektiğini, aksi takdirde üreticilerin zarar ettiğini belirten Turan, destek ve hibe yerine üretilen süte alım garantisinin verilmesinin daha iyi olacağını söyledi.
Besicilerin ürünlerini değerinde sattığı takdirde bu işi sürdürmeye devam edeceğini belirten Turan, "Üreticinin girdi maaliyetlerini etkileyen en önemli şeyler kesif yem, mazot, gübre ve elektriktir. Bunların fiyatlarının yükselmesinden dolayı üreticilerimiz para kazanamamaya başladı. Bunun akabinde üretimden çekildiler. Üretici sürekli zarar etmek durumunda, aracılar kazanmakta. Köylü, çiftçi ürettiği ürünleri getirip şehir merkezinde değeriyle satamamakta. Köyünde 11-12 liraya satıyor o süt şehir merkezine gelince 20 lirayı buluyor. Devletimizin burada yapacağı şey, çiftçinin üretmiş olduğu ürüne alım garantisi vererek değerinde satın almasıdır. Bizi tüccarın eline bırakmasını istemiyoruz. Üretici destek değil ürününün değerinde satın alınmasını istiyor. Çiftçi ürününü değeriyle satar para kazanırsa ahırındaki 10 ineğini 15’e çıkarır. Destek ve hibe verildiği zaman onu alır kullanır ondan sonra o işi yine yapmaz. Böyle giderse köylü zarar etmez önünü görür." diye belirtti. (İLKHA)