Demir, geldiği memleketi Şırnak'ta bir dizi temaslarda bulundu. İdil, Silopi, Cizre ilçelerinde esnaf ve kurum ziyaretleri gerçekleştiren Demir, kent merkezinde ulusal ve yerel basın mensuplarıyla bir araya gelerek gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Şırnaklı olması hasebiyle şahsını bu şehrin de vekili olarak gördüğünü belirten Demir, "Dolayısıyla Şırnak'ın sorunları, halkın beklentileri karşılanması ve insanların muzdarib olduğu sorunları çözme yoluna sokulması bizim için çok önemlidir. Allah'ın izniyle bundan sonraki süreçte Şırnak'a daha sık geleceğiz. Şırnak halkıyla daha çok görüşeceğiz. Sorunlarımızı ve sıkıntılarımız halkla birlikte tespit edip birlikte çözmeye çalışacağız." dedi.
Siyaset anlayışlarının, "Ankara'da masada değil; sahada vatandaşlarla birliktelik" olduğunu ifade eden Demir, Şırnak'ın geçmişte olumsuzluklarla anıldığını ancak şehrin yatırımlarla, huzur ve barışla ön plana çıkmasını istediklerini kaydetti.
Şırnak'ı, layık olduğu yere hep birlikte çıkarmaya çalışacaklarını vurgulayan Demir, "50 yıldan beri buralarda sorun eksik olmadı. Fakat biz bundan çok ciddi dersler alınması gerektiğini düşünüyoruz. Şimdiye kadar sorunları çözülmemiş olması ya da tam anlamıyla huzurun hâkim olmamasında en önemli sebep, sorunların çözüm anlayışı noktasında yanlış metodların uygulanmasıdır. Biz var olan sorunlarımızın tamamının huzursuzluğa sebep olmadan, yeni sorunlara neden olmadan halkın huzurunu, sıkıntısını daha fazla arttırmadan barış içerisinden birlik ve beraberlik içerisinde ortak akıl yürüterek masada ve siyaset kurumu içerisinde çözülmesi gerektiğini düşünüyoruz." diye konuştu.
"Ekonomik krizin aşılması için ekonomi yönetimi tamamıyla halkın sırtına yükü bırakmıştır"
Şırnak'ın enflasyon sorunundan etkilenen illerin başında geldiğini belirten Demir, "Enflasyonun düşürülmesi, hayat pahalılığının minimize edilmesi bize göre Türkiye'nin en önemli sorunlarının başında geliyor. Ekonomik anlamda bu rahatlamanın getirilmesi, bu sorunların çözülmesi bize göre çok zor bir şey değil. Türkiye'de krizler ve sıkıntılar olabilir, ekonomik krizin sebebini deprem olarak gösteriyorlar, pandemi olarak gösteriyorlar. Hep farklı farklı özellikler olarak gösteriyorlar ama uygulanan yöntem bize göre adil değil. Ekonomik krizler yaşanabilir, musibetler gelebilir. Allah Teâlâ esirgesin, bir daha göstermesin çok ağır bir deprem yaşadık. Bunun ağır bir faturasının olduğunun farkındayız. Eğer bir borç yükü varsa, sıkıntı varsa bunu herkesin bütün kesimlerin elini taşın altına koyarak çözüm anlayışı ortaya konulmalıdır. Bu ortaya konulmuyor. Ekonomik krizin aşılması için ekonomi yönetimi tamamıyla halkın sırtına yükü bırakmıştır. Bu, halkın ağır olan yükünü biraz daha ağırlaştırmıştır. Eğer bir sorun sıkıntı varsa halkın da elini taşın altına koyması gerekiyor devletin de elini taşın altına koyması lazım. Parayı elinde tutan sermaye sahiplerinin de elini taşın altına koyması lazım. En son vatandaşa yüklenmek gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Şırnak'ın yerel sorunları
Şırnak'ın yerel sorunlarına da değinen HÜDA PAR Genel Sekreteri Demir, şunları söyledi:
"Sağlık sektöründe çok ciddi sıkıntılar var. Şırnak Bölge Hastanesi yıllardan bitirilmeyi bekliyor. Bununla birlikte sağlıkla ilgili sorunlar sadece il merkezinde yok. Cizre Devlet Hastanesi sıkıntılar yaşıyor çok ciddi sıkıntılarla boğuşuyor. İşleyiş sıkıntılıdır sistem sorunludur.
Malum Şırnak bir sınır ilimiz. Türkiye'nin en işlek sınır kapılarından bir tanesi Habur sınır kapısıdır. Habur'da şu anda söz konusu olan ithalat ve ihracat çok büyük rakamlara tekabül ediyor. Ancak Şırnaklı vatandaşların bundan hakkıyla istifade etmediğini hepimiz biliyoruz. Şu anda yapılan bavul ticareti var o da dünya kadar sorun, sıkıntı, sınırlama ve kuyruklarda beklenilerek çok sınırlı bir istifade söz konusu. Böyle bir nimete sahip olan Şırnak halkının bundan çok fazla istifade etmesi lazım. Yatırım, ithalat, ihracat, üretim, istihdam amaçlı Şırnak ilinin bu sınır kapısından çok ileri derecede istifade etmesi gerekiyor. Toplumun tamının istifade edebileceği, ülkelerinde ciddi anlamda istifade edebileceği serbest ticaret bölgesi kurulabilir.
Şırnak çevresi ve bağlantı yolları çok sıkıntılı. Cizre ile bir bağlantı yolu şu anda işleyen bir yol ama Van bağlantı yolu 2012 yılından beri halen bitirilmeyi bekliyor. Bu sürekli engelleniyor. Bir şekilde bazı formalitelere takılıyor; terör diyorlar, ödenek diyorlar. Farklı farklı sebepleri bahaneleri üretilerek bu yolun tamamlanması şimdiye kadar hep geciktirildi. Bu ve diğer bağlantı yollarının hızlı bir şekilde tamamlanması çok ciddi bir ihtiyaçtır. Şu anda bir vilayet merkezinin bu kadar geniş bir köy ve kırsal nüfusuna sahip bir yerin çevresiyle bağlantılarının kopuk olması hakikaten 21. asırda Türkiye'de çok ciddi bir ayıp.
Türkiye'de işsizlik oranının en yüksek olduğu illerden bir tanesi Şırnak'tır. İşsiz güçsüz bir geleceği umutsuz bakan gençlerin sokakta yapacak bir iş olmayınca bunu suiistimal eden çetelerin, art niyetli insanların memleket düşmanı yapıların pençesine düşebiliyorlar. Bu nedenle madde bağımlılığı Şırnak'ta da çok ciddi bir derecede. Önemli alınması, tedbirlerin alınması elbet hepimizin sorumluluğu ama özellikle güvenlik birimlerinin ciddi sorumluluğu ve vazifesi bulunuyor.
İdil'de 21 asırda insanlar içecek su bulamıyor. Çok ciddi bir sorun ve yıllardan beri olduğu halde İdil'in şu anda İdil merkezinin içecek suyu dahi çok ciddi sıkıntı. Musluklar akmıyor; haftada bir, çok kısa bir süreliğine su akıyor. Bu, başta Hükümet olmak üzere hepimizin ayıbı, hızlı bir şekilde çözülmesi gerekiyor. Çok basit çözüm yolları var. İlçenin hemen yukarısından birkaç noktadan çok rahat şekilde su merkeze taşınabilir ama şimdiye kadar bu yapılmamış.
Yine İdil ilçesinin önemli sorunlarından bir tanesi hizmet sektörünün hiç iş görmemesidir. Yollar çok bozuk, sokaklar çok kirli ve vatandaşın hizmet verme beklentisi çok ciddi bir noktada. Ayrıca şehir merkezinde çok ciddi kira artış sorunu var ve yeteri kadar konut yok."
Yeni anayasa
Konuşmasının devamında yeni anayasa ve ailenin önemini anlatan Demir, "Siyaset kurumunun üretici ve üretken olmaması, sorunları çözememesi bize göre Türkiye'de tıkanıklığın en önemli sebebidir. Şu anda siyaset kurumunun dili, halktan kopukluğu, halkın sorunlarını gündeme almaması ve genel sorunları görmezden gelmesi en önemli sorun. Siyaset kurumu ivedilikle yeni bir anayasayı gündeme alması lazım. Anayasa malum vatandaşlar ile devlet arasındaki sözleşmedir. Ama anayasa Cunta döneminde yapılan bir anayasadır. Ve halkın isteklerini karşılayan bir durum değil. Bu anayasanın birlik, beraberliği ve kardeşliği merkezi alan bütün halkı ve toplumu, tüm kesimleri ile ifade edecek olan, herkesin kendisini görebildiği Türk'ü, Kürd'ü, Laz'ı, Çerkez'i ve Arap'ı ile tüm bileşenleri ve bütün inançlarıyla boyutlarıyla herkesin kendini net bir şekilde görebileceği adil, sivil, kuşatıcı ve barışçı yeni bir anayasa ihtiyacı söz konusudur. Siyaset kurumu bunu ivediyle gündemine almalıdır. Sorunlar listesinde başa aldığımız sorunlardan bir tanesi de ülkede var olan manevi dejenerasyondur. Aile kurumunun zayıflaması, yeni neslin baş başa kaldığı sorunlar, çocuklarımızın her geçen gün inançlarından, kültürlerinden, değerlerinden uzaklaşmaları çok ciddi anlamda bir tehdittir." (İLKHA)