HÜDA PAR Sözcüsü Ramanlı: FAİZ EKONOMİSİ REFAH GETİRMEZ

Ekonomik sıkıntıların sona ermesi için denk bütçe vurgusu yapan HÜDA PAR Sözcüsü Serkan Ramanlı, Faize dayalı kapitalist ekonomi modelini terk etmedikçe kalıcı bir refaha ulaşmamızın mümkün olmadığını söyledi.

Ekleme: 03.08.2023 05:00:41 / Güncelleme: 03.08.2023 05:01:02 / manşetler
Destek için 

ZEKİ ARAS / DOĞRUHABER

HÜDA PAR Batman Milletvekili ve Parti Sözcüsü Serkan Ramanlı, Van’ın İpekyolu İlçesinde düzenlenen partisinin İpekyolu dördüncü Olağan Kongresinde bir konuşma gerçekleştirdi. Ramanlı, konuşmasında partisine yönelik yapılan tüm karalamalara rağmen meclise dört vekille girdiklerini, ekonomik sıkıntıların sona ermesi için faiz ekonomisinden vazgeçilmesi gerektiği, sivil bir anayasanın getirilerek inanç hürriyetinin teminat altına alınması konularına değindi.

“ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMLERDE ÇOK DAHA FAZLA MİLLETVEKİLİNİ MİLLETİN MECLİSİNDE GÖRECEĞİZ İNŞAALLAH”

Partisine yönelik tüm karalamalara rağmen 4 vekille meclise gittiklerini anımsatan Ramanlı, "Allah'a hamdolsun artık hür davamız milletin meclisinde de temsil ediliyor. Artık hür davanın sesi bütün Türkiye'yi, hatta inşaallah bütün dünyayı kapsayacak şekilde yankılanacak. 10 yıldır verdiğimiz emek, çektiğimiz çile, döktüğümüz alın teri yavaş yavaş meyvesini vermeye başladı. 2023 seçimleriyle 4 milletvekili olarak yerimizi aldık ama Allah'ın izniyle önümüzdeki seçimlerde çok daha fazla milletvekilini milletin meclisinde göreceğiz inşaallah. Cumhur İttifakı’nın bileşenleri olan ittifak ortağı partilerimizle bir seçim süreci atlattık. 70 yıl önce millet tarafından kırmızı kart gösterilip iktidardan kovulan zihniyet 70 yıl aradan sonra ilk defa bir iktidar hülyasına kapıldı. HÜDA PAR'ın ittifaka girmesiyle o pembe rüyalarından onları uyandırdık. Onları uyandırdığımız için bize kinle, nefretle ve düşmanlıkla karşılık verdiler. Hür davanın aziz fertlerini bu aziz milletin gözünde karalamaya çalıştılar. Olmadık iftiralarla insanları bize karşı kışkırttılar. Seçim sürecinde onlara gerekli cevabı verdik. Milletimiz de sandıkta onlara gereken cevabı verdi. Sandık onlar için sonun başlangıcı oldu." diye konuştu.

"FAİZE DAYALI KAPİTALİST MODELİ TERK ETMEDİKÇE KALICI REFAHA ULAŞAMAYIZ"

Mevcut ekonomik sorunlara değinen HÜDA PAR Parti Sözcüsü Ramanlı, denk bütçenin yapılması ve faiz ekonomisinden vazgeçilmesi gerektiğini söyledi. Yaşanan ekonomik krize karşı partisinin çözüm önerilerini paylaşan Ramanlı, "Sıkıntılar çektiğimiz, zamlarla boğuştuğumuz, yoksulun adeta belini kıran vergi düzenlemeleriyle kara kara düşündüğümüz bugünlerde ekonomik sorunlarımızın temel kaynağının ne olduğunu gelin açıkça birbirimize itiraf edelim. Faize dayalı kapitalist ekonomi modelini terk etmedikçe kalıcı bir refaha ulaşmamız mümkün değildir. Kapitalistler bizim refahımızı istemezler. Üç almadıkça bize biri asla layık görmezler. On yıllardır bu sistemle yönetiliyoruz. Dünyanın pek çok ülkesi bu sisteme tabi. Ama bu sistem faize dayalı bir sistem. Bu sitem harama dayalı bir sistem. Bu sistem anormal bir sistem. Bu sisteme çomak sokmak yetmiyor. Bu işin faturası ülkeye kesildiği kadar daha çok yoksula, garibana ve dar gelirliye çıkıyor. Biz diyoruz ki eğri yolda doğru yürünmez. Doğru yolda da eğri yürünmez. Gelin bu faize dayalı ekonomik modelden bir sıyrılalım. Denk bütçeyi getirelim. Peki, nasıl getirelim? İşte, bütün sorunlarımızın kaynağı olan mevcut anayasada bunu bir kural haline getirelim. Hiçbir hükümet, gelirinden fazla harcama yapamasın. Anayasa bunu taahhüt altına alsın. Vergi oranlarıyla hükümetlerin gelişigüzel oynamasına da anayasal bir engel koyalım." ifadelerini kullandı.

"YENİ ANAYASADA İNANÇ HÜRRİYETİNİ GÜVENCE ALTINA ALALIM"

Mevcut anayasanın Müslümanca yaşamaya engel olduğunu vurgulayan Ramanlı, şunları kaydetti:

"Müslümanca yaşamanın önünde kamunun hiçbir baskısının, engelinin olmaması gerektiğini söylüyoruz. Bunun yolu yine yeni anayasadan geçiyor. Mevcut anayasa 20-25 yıl önce Müslümanların adeta nefesini kesmedi mi? Ne Kur'an kurslarını açabiliyorduk ne kızlarımızı başörtüsüyle okula gönderebiliyorduk. Ne de kamuda dindar insanlarımızı kullanma fırsatı bulabiliyorduk. Müslümanlar adeta kamudan silindi. Geçici bazı fiili uygulamalarla önüne geçtik ama Allah muhafaza yarın kötü niyetli bir iktidar başa geldiğinde bunları tekrar yaşamayacağımızın garantisi var mı? O halde inanç hürriyetinin, çalışma hürriyetinin ve ibadet hürriyetinin garanti altına alınması için gelin anayasada inanç hürriyetini güvence altına alalım."

 

Etiketler: