TBMM Genel Kurulu’nda gündem dışı söz alan HÜDA PAR Genel Sekreteri ve Gaziantep Milletvekili Şehzade Demir, dün vefat eden Menzil Tarikati lideri Şeyh Abdülbaki el-Hüseyni'ye rahmet diledi.
Zilan Katliamının yıldönümüne değinen Demir, katliamın tek parti döneminin en acımasız katliamlarından olduğunu hatırlatarak, Milli Eğitim Bakanının karma eğitim ile ilgili yaptığı açıklamayı da sonuna kadar desteklediklerini söyledi.
Konuşmasında Demir, “Sözlerimin başında dün vefat eden Adıyaman Menzil mürşidi Seyyid Abdülbaki hocamıza Allah’tan rahmet diliyorum. Alimin ölümü alemin ölümüdür. Başta ailesi olmak üzere bütün mensuplarına ve sevenlerine başsağlığı ve sabır diliyorum.” dedi.
Demir, şunları kaydetti:
Bugün ise Zilan Katliamının yıl dönümüdür. Tek partili dönemin en acımasız katliamlarından biri olan bu olay, aynı zamanda insanlık tarihinin en karanlık sayfalarından biri olarak yazılmıştır. Bu vesile ile bu olayda katledilen bütün masumlara Allah’tan rahmet diliyorum. Hiçbir şey kadın, çocuk, yaşlı ayırt etmeksizin masumların katledilmelerini meşru gösteremez.
Dün milletin meclisinden Milli Eğitim Bakanımızın yaptığı açıklamalar üzerine söz alan bir vekil, nasıl bir alaka kurmuş ise partimizi kast ederek evlilik yaşı üzerinden iftira ve karalamalarda bulunmuş, memleketin sorunlarına çözümler üretmek yerine kin ve düşmanlık üretici dili terk etmeyeceklerini bir kez daha ortaya koymuşlardır. 40-50 yıldan beri 13-14 yaşlarındaki kız çocuklarını dağa kaldırarak Kandil baronlarına peşkeş çekerek hem kendilerinin hem de ailelerinin hayatlarını karartanlara söyleyecek tek lafları olmayanların milletin meclisinde iftiralarla algı oluşturmaya çalışanları milletin vicdanına havale ediyorum.
Milli Sayın Milli Eğitim Bakanının karma eğitim ile ilgili söylediklerine biz de katılıyoruz. Kimse çocuklarını karma eğitim veren eğitim kurumlarına göndermeye zorlanmasın. Kız okulları da olsun, erkek okulları da. Aynı şekilde karma eğitim veren kurumlar da olsun. İnsanımız çocuğunu hangisine göndermek istiyorsa baskı altında kalmadan, kendi hassasiyetleri ve değerleri doğrultusunda göndersin, istediği hassasiyet ve anlayışla yetiştirsin. Bu tercih hakkı, bütün anne ve babaların en doğal hakkıdır. Karma eğitimin dayatılması ise bu hakkın ellerinden zorla alınmasıdır."
(İLKHA)