Bakanlık Sözcüsü Muhammed Sadık Akif, İslam Emirliği ile ilgili gündemde yer alan iddialara ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.
Bakanlıklarının amacını ve işleyişini anlatan Sözcü Akif, ülkede İslam hukukuna göre hareket ettiklerinin altını çizerek suç işleyen kişiler üst düzey bir devlet görevlisi dahi olsa mahkemelerde yargılandığına vurgu yaptı.
Bakanlık Sözcüsü Akif; ülkenin ekonomik durumu, kadınların eğitimi ve kamuda çalışma konusu, şer'i kuralların uygulanması, işgalin ülkede bıraktığı tahribat ve yönetimi devralan İslam Emirliği'nin çalışmaları hakkında İLKHA muhabirine özel röportaj verdi.
Emr-i Bil Maruf Nehy-i Anil Münker Bakanlığı
Sözcü Akif ile yapılan röportajın tamamı şöyle:
"Emr-i Bil Maruf Nehy-i Anil Münker Bakanlığı ne tür çalışmalar yapmaktadır?"
Sözcü Muhammed Sadık Akif:
"Bu bakanlığın işleri 3 bölümden ibarettir. Birinci bölüm; toplumda iyiliği yaymak ve kötülükten sakındırmak. İkinci bölüm; devlet dairelerinde iyilikleri yayarak günahlardan uzaklaştırmak. Üçüncü bölüm; şikayetleri dinlemek.
Şikayetler de 3 gruptur. Birinci grup; halkın halkı şikâyeti, bu mahkeme bölümüne aittir. İkincisi; devlet dairelerinde çalışanların diğer devlet çalışanlarını şikâyet etmesi. Bu da askeri mahkemeyle alakalıdır. Üçüncüsü ise halkın devlet dairelerinde çalışanları şikâyeti. İster bakan ister vali ister emniyet müdürü ister başkan isterse de mücahitlerden olsun her kim olursa olsun, halktan biri onlardan şikâyet edebilir. Söz konusu devlet görevlisi birinin hakkını yemişse, Allah korusun birine vurmuşsa ya da malına el koymuşsa, mağdur kişi ondan şikâyetçi olabilir, Emr-i Bil Maruf Bakanlığına şikâyet edebilirler. Geçen yıl yaklaşık 5 bin şikâyet kaydedildi. Bizim Whatsapp numaramız var, e-mail ile de şikâyet edebilirler. Aynı şekilde direk telefonla da arayabilirler."
"İslam Emirliği kurulduktan sonra İslam hukukunun uygulanması noktasında sorunlar yaşanıyor mu? Halk bu noktada sıkıntı yaşıyor mu? İslam hukukunu uygulamada başarılı olabildiniz mi?"
Sözcü Muhammed Sadık Akif:
"20 yıl boyunca ABD ve Batı ülkeleri hedeflerine ulaşmak için Afganistan'daydılar. Ancak Afgan milleti Müslüman olduğu için Allah'a şükür hedeflerine ulaşamadılar. Çünkü millet mücahitlerle birlikte çalıştı, dinlerini en güzel şekilde savundular.
İşgal döneminde düğün salonlarında, düğün programlarında kızlar ve erkekler iç içe birlikte oynarlardı, çocuklar oynarlardı, içkiler içilir uyuşturucu kullanılırdı. Bu tür yerlerde çok fazla günah işlenirdi. Allah'a şükür şimdi hiçbirisi yok. İnsanları camilere ve medreselere davet ediyoruz. Tabi güzel bir dille. Afganistan İslam Emirliği, onların 20 yıllık ifsat çabalarını 1,5 yılda yok etti."
"Afganistan İslam Emirliği'nde sakal kesme ile ilgili bir yasak var mı? Ya da bir yasak varsa bu kimlere yöneliktir? Memurlar için sakal kesmeme zorunluluğu var mı?"
Sözcü Muhammed Sadık Akif:
"Her ülkede devlet işinde çalışanlar için farklı kurallar vardır. Evet, Afganistan İslam Emirliği çalışanları için sakal bırakma zorunluluğu vardır. Böylece halk için örnek olabilirler. Halka ise sadece tavsiye ediyoruz. Kimse şimdiye kadar sakallı olmak zorunda bırakılmamıştır. Kimse bunun için kötü davranışlara ve kötü sözlere maruz bırakılmamıştır. Sadece bir müddet önce görevlilerden biri sakal yüzünden bir şoförü dövmüştü. Konu Bakanlığımıza şikâyet edildi. Bu şoför Bakanlığa davet edildi. Ona maddi olarak olanaklar sağlandı. Görevli ise işten çıkarılarak mahkemeye verildi. İslam Emirliği, hiç kimsenin Sahra Mahkemesi kurmasına izin vermez. Suç işleyen her kimse mahkemeye verilir. İster Emri Bil Maruf Bakanlığı çalışanlarından olsun, ister güvenlik güçlerinden olsun hiç kimse yolun ortasında, halka açık yerlerde ya da diğer yerlerde kimseyi dövemez, kimseye eziyet edemez."
"İşgal ile birlikte halkın ne can ne de mal güvenliği kalmadı. Halk büyük bir yoksulluk yaşıyor. İşgal bitmesine rağmen sıkıntılar devam ediyor. Bu nedenle hırsızlık olayları da yaşanabiliyor. Peki hırsızlık yapanların gerçekten eli kesiliyor mu?"
Sözcü Muhammed Sadık Akif:
"Bu mahkemeyle ilgili bir olaydır. Yani mahkeme yoluyla hükümler verilip uygulanır. Bir müddet önce hâkim onlarca kişinin idamına hüküm verdi. Daha önce bir aileden 5 kişiyi katleden biri için geçen hafta kısas uygulandı. Bazı hırsızlık olayları için ellerin kesilmesi öngörülüyor. Bu Allah'ın hükmüdür. Allah Kur'an'da 'Erkek ve kadın hırsızın ellerini kesin' diye buyuruyor. 10 dirhemden daha fazla hırsızlık yaparsa elleri kesilir. On dirhemden az ise tazir cezası uygulanır. Aynı şekilde bazıları için taşlama hükmü verilir. Başka suçlar işleyenler için de Allah'ın o konudaki hükümleri geçerlidir. Allah'ın hükümleri uygulandığında toplumda güven yayılır. Allah'a şükür ülkemiz güven içindedir.
Her ülkede bazı olaylar vardır. Halifeler döneminde de oldu nitekim. Allah Resulü hayattayken de toplumda bazı suçlar işleniyordu. Allah Resulü, bir kadını taşlattı, bir katile de kısas uyguladı. O zaman da bazı olaylar oluyordu, şimdi de bazı olaylar oluyor. İnkâr etmiyoruz. Ancak Allah'ın hükümlerinin uygulanması farzdır. Eğer Allah'ın hükümleri uygulanırsa artık kimse zina yapmaz, hırsızlık yapmaz, kimse kimseyi öldürmez.
Afganistan İslam Emirliği, ihtiyaç sahibi olduğu için hırsızlık yapmak zorunda kalanlara maddi yardımlarda bulunuyor. Onlara hırsızlığın doğru bir şey olmadığını anlatıyor. Ancak hırsızlık yapmayı meslek haline getirmiş ve hırsızlığa alışmış kimseler için Allah'ın hükmünü uyguluyor. Şu anda Afganistan'ın ekonomik durumu iyi değil. ABD ve Batı ülkeleri 20 yıl boyunca hedeflerine ulaşmak için uğraştılar. Şimdi de boykot ederek hedeflerine ulaşmak istiyorlar. Bazı sorunlar var. Ancak Allah'a şükür İslam Emirliği insanlara kolaylık sağlamak için uğraşıyor. Onların ekonomik durumlarını düzeltmek için uğraşıyor."
"Kadınların eğitim hakkının elinden alındığıyla ilgili iddialar var. Gerçekten de kız çocuklarının eğitim hakkı ellerinden alındı mı? Şu anda çalışan kadın memurlarınız var mı?"
Sözcü Muhammed Sadık Akif:
"Şu an için kadınlar bazı bakanlıklarda çalışıyorlar. Bizim bakanlığımızda da buna ihtiyaç var. Onlara özel bir bölüm açıp istihdam sağlamayı düşünüyoruz. Diğer yerlerde de çalışıyorlar. Eğitim olarak da şu an okullar açık. Çünkü eğitim karma değil. Tesettürleri düzgün, dersler de uygundur. Üniversitelerde ise eğitim ikinci bir emre kadar kapalı. Ancak bu tamamen kapalı olacağı anlamına gelmiyor. Şimdilik bu konu sadece beklemede, yakında üniversiteler de açılacak."
" Emr-i Bil Maruf Nehy-i Anil Münker Bakanlığı olarak yapmak isteyip de yapamadıklarınız nelerdir?"
Sözcü Muhammed Sadık Akif:
"Çok şükür şu ana kadar yapamadığımız bir şey yok. Çünkü halkımız Müslümandır ve bizimle çalışıyorlar. Zorla değil tabi. Çünkü Emr-i Bil Maruf Nehy-i Anil Münker Bakanlığı ceza verme işini üstlenmiyor, ceza işi mahkemeye aittir. Bakanlığımız işlerini tavsiye ile yürütür.
Afganistan 20 yıl boyunca işgal altındaydı. Türkiye'de de bir zamanlar kimse camiye gidemiyordu. Kadınların tesettürüne izin yoktu. Başka yasaklar da vardı. Afganistan da 20 yıl boyunca bu tür sıkıntılarla karşılaştı. Şimdilik Türkiye halkının ekonomik durumu iyidir. Afganistan ekonomik olarak iyi bir durumda değil. Bizimle beraber çalışmalarını isteriz. Camileri, okulları ve medreseleri kalkındırmada bize yardımcı olmalarını isteriz." (İLKHA)