Millî Eğitim Bakanlığınca 8'inci sınıf öğrencilerine yönelik Liseye Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında uygulanacak merkezi sınav bugün düzenlendi.
Düzenlenen sınavda kendilerine yöneltilen Türkçe, Din Kültürü, Matematik ve Fen Bilimleri gibi derslerle sözel ve sayısal toplam 90 soruya cevap veren öğrenciler sınavda, aileleri ise dışarı da ter döktü.
Sınav sonrası değerlendirmelerde bulunan Murat Dalkılıç, öğrencisini bekleyen bir veli ve eğitimci olarak öğrenci ve velilere bazı hatırlatmalarda bulundu.
Murat Dalkılıç
Dalkılıç, "An itibariyle öğrencilerimiz LGS sınavına girdi. Birinci oturumu bitirdiler. Genel olarak iyi geçtiği, kolay sorulduğu söylendi. Şu an ikinci oturumdalar ve kendilerini ifade etmeye çalışıyorlar. Onlarla beraber bizlerde çok tatlı bir heyecan yaşadık. Bu süreçten sonra inşallah çocuklarımız istedikleri puanı elde eder, başarıya ulaşırlar." dedi.
"Tercih sürecinde araştırma yapıp en uygun okul listesini oluşturmaya odaklanılmalı"
"Çocuklarımız hangi puanı alırlarsa alsınlar, değerlidirler" diyen Dalkılıç, "Bunu ölüm-kalım meselesine dönüştürmemek, aşırı baskı uygulamamak, onları anlamak ve bundan sonraki hayatlarını en güzel şekilde geçirmeleri yönünde destek olmamız gerekir. Çocuklarımız, vazgeçilmez değerlerimizdir. Özellikle tercih sürecinde araştırma yapıp en uygun okul listesini oluşturmaya odaklansınlar. Bu saatten sonra onları üzecek davranışlardan kaçınılması gerekir." ifadelerini kullandı.
Okul önlerinde bekleyen velilerin heyecanına da tercümanlık yapan Dalkılıç, şunları söyledi:
"Gerçekten bir veli olarak çocuklarımız belki de hayatımızın en güzel meyvesidir. Onun için en çok değer verdiğimiz varlıklarımızdır. Ondan dolayı öğrencilerimizle beraber velilerimizin tatlı bir heyecan yaşaması gayet doğaldır ve doğal karşılıyoruz. Bu heyecan aslında çocuklarımıza olan düşkünlüğümüzü, hassasiyetimizi ve verdiğimiz değeri gösterir. Bu değerden dolay bir heyecanın oluşması gayet doğaldır. Hepsine başarılar diliyorum. Allah-u Teala yardımcıları olsun. İnşallah en güzel sonuca ulaşırlar."
Rauf Uçar
"Bir baba olarak heyecanlıyım ve her baba gibi evladımın iyi yerlere gelmesini arzularım"
Okul önünde öğrencisinin sınavdan çıkmasını bekleyen velilerden Rauf Uçar, eğitim sistemiyle ilgili bazı endişelerini dile getirerek "Öncelikle çocuklarımız için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Rabbim yetişen bu nesli kötü ahlaktan korusun. Ne yazık ki mevcut eğitimin bu konuda yeterli olabildiğini düşünmüyorum. Biraz daha ahlaki yönden eğitime ağırlık verilmeli. Yani maddiyatla maneviyat beraber götürülmeli ve bu onların gönüllerine nakşedilmeli. İkisinden biri olmazsa neticesi olmayan arızalar çıkar. Nihayetinde ahlaksız bir eğitim fayda getirmediği gibi maddi bir getirisi olmayan eğitim de fayda getirmez." şeklinde konuştu.
Veli Uçar, "Bir baba olarak heyecanlıyım ve her baba gibi evladımın iyi yerlere gelmesini arzularım. 'Çocuğum okusun, doktor olsun' diyoruz ama biraz da ahlaklı olsun. Çünkü değerlerinden uzak bir çocuk ümmete faydası olmaz." dedi.
Sınava giren öğrencilerden kimileri sayısal soruların zor geçtiğini belirtirken kimi öğrenciler sözel sorulara daha fazla ağırlık verildiğini söyledi.
İshak Polat
"Sınava hazırlanmıştım ve beklediğim puanı alabileceğimi umuyorum"
Öğrencilerden İshak Polat, "Millî Eğitim Bakanlığının yayımladığı örnek sorulara baktım, birbirine yakın çıktı. Matematik zor geçti. Türkçe'nin zor olacağı söyleniyordu, kolaydı. Sınava hazırlanmıştım ve beklediğim puanı alabileceğimi umuyorum." diye belirtti.
Yaşanan depremden dolayı sınavda yapılan değişikliğe değinen Polat, "Depremden dolayı birinci dönem konuları tek çıktı. İkinci dönemde okula gidemedik. Gittiğim herhangi bir kurs da yoktu. Sadece evde çalışabildim. Necip Fazıl Anadolu Lisesine gitmeyi hedefliyorum. 300 puan bekliyorum." dedi.
Seyyid Hüseyin Cengiz
Sınavı "Sayısal kısmen sözelden daha kolaydı ama Türkçeye biraz daha ağırlık verilmişti" şeklinde yorumlayan Seyyid Hüseyin Cengiz, "En kolayı fen sorularıydı diyebilirim. Yaz tatilinden itibaren sorularla, sonrasında konu tekrarlarıyla ve son aylarda da deneme çözümleriyle hazırlandım. Depremin etkisi bizim için iyi oldu ama okullardaki sıralama durumu biraz daha düzensiz oldu. Mevcut uygulamayla herkes daha yüksek puan aldığından iyi bir yerleşebilmek için çok yüksek puan almamız lazım." ifadelerini kullandı.
Muhammed Nur Dalkılıç
Muhammed Nur Dalkılıç ise "Sözele daha ağırlık verilmişti. Sayısal sözele göre daha kolaydı. Yani fen dersini matematiğe göre daha kolay yapmışlardı. En kolay fen diyebiliriz. Çalışma süreci olarak da ilk başta konu tekrarı, ortalarına doğru yeni nesil soru çözümü ve son olarak da denemelerle pekiştirdim. Hedefimde okul yok ama puan olarak 450 istiyorum." şeklinde konuştu. (İLKHA)