"Kulak kristallerinin yerinden oynaması" olarak bilinen vertigonun farklı bir hastalığın belirtisi olduğunu belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Gültekin Kızılbulut, bu hastalığın sebepleri arasında KBB, dahiliye, psikiyatri ve nöroloji gibi nedenlerin olabieceğine dikkat çekti.
Vertigonun çağımız insanlarının yaşadıkları önemli sorun ve sıkıntılarından biri olduğunu ifade eden Kızılbulut, "Günlük poliklinik muayenelerimizde çok sıkça karşılaştığımız ve hastaların çok mustarip oldukları bir hastalık tipidir. Vertigo, baş dönmesi şikâyeti olup bir hastalıktan ziyade başka bir hastalığın belirtisidir. Vertigo, başlı başına bir hastalık değildir, değişik hastalıkların bir şikâyeti şeklinde karşımıza çıkar. Vertigonun sebepleri arasında onlarca sayabileceğimiz değişik hastalıklar var. Bunlar; nörolojik hastalıklardan tutun kulak burun boğaz, dahiliye ve psikiyatriyi ilgilendiren hastalıklara kadar çok geniş yelpazeli bir şikâyete sebep olan bir durumdur." dedi.
"Vertigo başlı başına bir hastalık değildir"
Vertigonun tanısının konulabilmesi için çok ayrıntılı bir sorgulama gerektiğine dikkat çeken Kızılbulut, "Hastanın uzun bir süre sorgulanması ve dinlenmesi gerekir. Özellikle vertigo şikâyeti olan hastaların en büyük sorun ve sıkıntıları, tanılarının konulması noktasındaki zorluklar ve güçlüklerdir. Hastalar, doktor doktor gezip poşet poşet ilaç kullanırlar ve büyük bir kısmı da sonuç elde edemez. Bu nedenle hastalar doğru bir hekime, bölüme ve branşa giderek sorgulanmalı ve hikayeleri ayrıntılı dinlenmelidir. Gerçek bir muayene için en az 20 dakikalık vakit ayırmak gerekir." ifadelerini kullandı.
Tanı sürecinin detaylarını aktaran Kızılbulut, "Mesela kansızlığı olan bir hastadan karaciğer, böbrek, ya da diğer birçok tetkikler istendiği halde ne yazık ki kansızlığını ortaya koyacak tetkikler istenmemiş olabiliyor. Tabii hastalar da 'Hocam ben onlarca tahlil yaptırdım, 5 tüp kan alındı bunlara bakılmamış' diyerek duruma çok şaşırıyor. Bunları irdelemek ve hastayı dinlemek lazım. Yoksa tetkikle tanı koymuyor ya da tedavi etmiyoruz, sadece tetkiklerimiz bizi destekler." şeklinde konuştu.
"Hastaların, bütün baş dönmelerini aynı kefeye koymaları doğru değildir"
Baş dönmesi sebepleri arasında büyük bir çoğunluğunun kulak burun ve boğazı ilgilendiren baş dönmeleri olsa da beyni ilgilendiren baş dönmelerinin de olduğunu söyleyen Kızılbulut, bu tür durumlar için nöroloji uzmanı tarafından çok ayrıntılı irdeleme ve sorgulama yapılması gerektiğini ifade etti.
Kızılbulut, "İhtiyaç hissediyorsa da görüntüleme yöntemlerini kullanılması gerekebilir. Bazen kardiyolojik olarak da baş dönmesine sebep olabilecek kalp hastalıkları da olabiliyor. 'Ben vertigo oldum' diye gelen çok fazla hastamız var. Halbuki her bir hastanın baş dönme sebebi çok farklı olabiliyor. Yani baş dönmesi; kulakla, iç kulakla, pozisyonel, halk arasında kristal oynaması, tansiyon düşüklüğüne ya da migren tarzı baş dönmeleri olabilir. Bu nedenle hastaların, bütün baş dönmelerini aynı kefeye koymaları doğru değildir." diye belirtti.
Kan tahlilleri dışında pozisyonel testler uyguladıklarının altını çizen Kızılbulut, şunları söyledi:
"Bunun için özel bir frenzel gözlüğü kullanıyoruz. Bu gözlükle özel bir manevra yapıyoruz. Baş dönmesini ve göz hareketlerini incelediğimiz bir gözlüktür. Çıplak gözle bakmak yerine frenzel gözlüğü ile bakmakta fayda var. Baş dönmesini ayakta yaşaması ya da uzanırken yaşaması çok farklıdır. Birinde pozisyonel düzeltici manevralarla hiçbir ilaç kullanmaya gerek kalmadan tedavi edebiliyorken diğerinde ise ilaç bazlı tedaviler verebiliyoruz. Eğer kansızlığı ve vitamin eksikliği varsa eksiklikleri tamamlamak gerekir."
"Uykusuna dikkat etmeyen ve özellikle yeni doğum yapmış bayan hastalar, çok ciddi baş dönmeleri yaşayabiliyor"
Vertigo hastalarının her şeyden önce mutlaka istirahat etmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Kızılbulut, "Hastanın, tetikleyici faktörlerden uzak durması gerekir. Yani ani bir hareketle baş dönmesi tetikleniyorsa ani hareketlerden kaçınacak. Uykusuna ve beslenmesine çok dikkat etmesi gerekiyor. Uykusuna dikkat etmeyen ve özellikle yeni doğum yapmış bayan hastalar, çok ciddi baş dönmeleri yaşayabiliyor. Hiçbir ilaç kullanmasına gerek kalmadan sadece uykusunu düzene sokarak bile baş dönmesi düzelebilir. Bu tür hastaların en azından tanı konulup tedavi edilinceye kadar araç kullanmamaları yönünde uyarılmalarının önemli olduğunu düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
Kızılbulut, "Tedavisi tanıya ve sebebe bağlıdır, herkese aynı tedaviyi kesinlikle vermiyoruz. Pozisyonel vertigosu olan bir hastada ilaç tedavisinden ziyade düzeltici manevralar yapıyoruz. Hastaya herhangi bir ilaç ile tedavisini yapmıyoruz ya da başka bir hastalığı olan toplumda menier olarak bilinen (iç kulak basınç artış sendromu ya da kulak tansiyonu) bu tip hastalarda ilaç kullanması gerekir. Eğer hastada migrem varsa ve migrene eşlik eden bir baş dönmesi varsa bunun nöroloji doktorunun hem migreni hem de migrene eşlik eden baş dönmesi nörolojik açıdan değerlendirerek tedavi vermesi gerekir. Vitaminleri düşük ve kansızlığı olan bir hastada vitaminleri tamamlanması gerekir. Ritim bozukluğu ve kalple ile ilgili sıkıntı yaşıyorsa, tansiyonu çok düşük ya da yüksek seyrediyorsa bununda bir kardiyoloji doktorunun değerlendirilmesi gerekir. Gerginlik, sıkıntı, stres ve panik atakta da hastalar baş dönmesini yaşayabilirler. Bununda bir psikiyatri uzmanının değerlendirerek tedavi etmesi lazım." şeklinde konuştu. (İLKHA)