Hüseyin Aydemir
İşte Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:
Muazzam 2018 mitingi vardı ama buradaki miting de muhteşemdi. İnsanlar hakikaten akın akın istedikleri için geldi. Bu Yenikapı'da olsaydı orası da dolduruldu. Dönüşte de adeta karnaval havasında devam etti. Biz bunu Ankara mitinginde de gördük. Muhalefetin mitinglerini de gözlemledik. Kendi dinamikleri içerinde iyiydi. İnsanlar özgürce gidiyor destekledikleri partilerin mitinglerine katılıyorlar. Bazı muhtelif hareketler oluyor tabi. Bizim mitingimiz olduğu gün Erzurum mitinginde olan olayları biz kınadık ama bir takım usul hataları orada oldu. Saldırıların hiçbirisi tasvip edilir hadiseler değil tabi biz bunu kim olura olsun hangi parti olursa olsun kınıyoruz.
"LİDERLERE SORUMLULUK DÜŞÜYOR"
Burada liderlere de büyük bir sorumluluk düşüyor. Muhalefeti destekleyen bir kesimin Erzurum'daki olayları günlerce gündemde tutup diğer saldırılara karşı daha yüksek sesli tepkiler bekleriz. Kalan son 3 günde de bu tür hadiseler umarım yaşanmaz. Ülkenin her bir yanında Seçim faaliyetleri yapılıyor bu tabloya baktığımızda bu tür hadiseler az gözüküyor.
100 binlerce insan çeşitli parti faaliyetlerine mitinglere katılıyor. Buralarda bir şey olmuyorsa bu ülkenin kahir ekseriyeti yüksektir.
KASET İDDİALARI
Bunlar seçmenin hür iradesini kirleten söylemlerdir. Sayın Muharrem İnce'yi adaylıktan vazgeçirerek Millet İttifakı'nın işini kolaylaştırmaya çalışmaktır. Muharrem İnce'nin mesajını gördüm son derece haklı bir haykırış var burada. Kamuoyu üzerinden Sayın İnce'ye yapılan baskının üstüne bir de bu söylemler ortaya atıldı. Bunların siyaset içinde asla yerinin olmaması gerekir. Ben aklı başında olan bilinçli seçmenin bunlara itibar etmeyeceğini düşünüyorum ama FETÖ'cülerin bu tür itibar suikastları oluyor. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili de kendisinin verdiği ifadelerde 'Benimle ilgili bir kaset ortaya çıkabilir' dedi. Bizde bu tür bir bilgi belge yok. Kemal Bey bir de şöyle dedi. İnanmayın bak 17 25 Aralık'ta yaptıkları gibi dedi. Siz o zaman neden o dönemde mecliste bu kayıtları dinlettiniz. Ben ilk önce bu tür bir durumda gerçekliğini sorgularım. Bunların hepsi FETÖ'nün Türk siyasetine enjekte ettiği zehirlerdir. Sadece söylentiden ibaret bir konu bu. Bunun için bir şey söyleyemem. Ne olduğuna uzmanlar bakar.
"TÜRKİYE'YE KENDİLERİNCE ROL BİÇİYORLAR"
Yabancı basının yaptığı kampanyaların da ben seçmen üzerinde etkili olacağını düşünmüyorum. Ekonomist dergisinin bayraktarlığını yaptığı tutuma karşı bizim tavrımız umursamadan gitmek lazım. Ben Economist'in dilinin arkasına yattığı zihniyeti bildiğimi düşünüyorum. Türkiye'ye kendilerince bir rol biçiyorlar. 'Yeni hükümet Batı ile arasını düzeltecek' diyor. Ne bunun alt metni Suriye'den çekileceksin, Rusya'ya yaptırımları uygulayacaksın, Ortadoğu'da şu politikayı uygulayacaksınız, Azerbaycan'ın yanında durmayacaksın gibi bir listeyi uygulatmak istiyorlar. Bizim talep listemize uyan kim varsa bunları meşru görerek desteleyeceğiz diyor. 'Bizim talep listemize uyan kim varsa bunları meşru görerek desteleyeceğiz' diyor. Economist dergisi kampanya yapar gibi slogan atıyor.
Türkiye'ye dönük giderek artan eleştiri dozunun arkasında yatan neden de bu. Biz ne diyoruz; 'İsveç ve Finlandiya şartlarımızı yerine getirecek' dedik, Suriye'de bir terör devleti kurulmayacağını söyledik. Türkiye bu net tavrı ortaya koymasaydı ne İsveç'teki terör yasası geçecekti ne de tüm bunlar olacaktı. Ne zaman stratejik hedefler çıkarlar çarpışınca Erdoğan'a diktatör der. Ben biraz içerden bildiğim için söylüyorum. Cumhurbaşkanımız ben sizden iyilik istemiyorum, göz hizasında eşit aktör olarak ilişki istiyorum diyor. Türkiye'nin şu an ki politikası kendi ekseni etrafından kendi hak ve menfaatlerini dünyanın neresinde olursa olsun savunmasıdır.
"TERÖR ÖRGÜTÜNÜ BAŞKA ÖRGÜT İLE YENEMEZSİNİZ"
Suriye'de bize yıllardır bir baskı geliyor neden PYD/YPG ile PKK'yı ayrı tutmuyorsunuz diyorlardı. ABD gitti DEAŞ'a karşı mücadele için PYD/YPG'yi destekliyorum dediler. Kobani olaylarını hatırlayın. Biz ne dedik. Buraya PYD'yi sokmayın biz Irak bölgesel yönetimi ile bu bölgeyi temizleyelim. Cumhurbaşkanımız ne dedi. Bir terör örgütünü başka bir terör örgütü ile yenemezsin.
"BAŞKA BİR HAVA YARATILMAYA ÇALIŞILIYOR"
DEAŞ'tan tutuklu tutulanların yarıya yakını AB vatandaşı ve bu ülkeler kendi vatandaşlarını almak istemiyorlar. Sizin vatandaşınız bu, alın yargılayın. Avrupalılar bunun üzerine yattı. PKK bunu gayet etkili bir şekilde kullanıyor etkisinin sürmesi için DEAŞ etkisinin kalkmasını istemiyor. İktidarıyla muhalefetiyle bizim bu tür yayınlara karşı tavrımızın size ne oluyor olması lazım. Bizim lehimize karşı olduğunda da aynısı lazım. Seçime gidiliyor ve başka bir hava yaratılmaya çalışılıyor. Siz karar vermeyeceksiniz son tahlilde.