Zeytinburnu'ndaki antik gizem kafa karıştırmaya devam ediyor

Zeytinburnu'da İstanbul Sur Dışının en eski mozaiklerinin bulunduğu alanda yapılan arkeoloji kazılarında bulunan lahitten çıkan iki iskeletin kemik yaşları tespit edildi. Bizans soylularına ait mezardaki kadın, yan yana gömüldüğü erkekten 25 yaş daha genç çıkarken, mozaik inşa edilirken gömüldüğü tahmin edilen lahtin mozaiklerden çok daha eski olduğu anlaşıldı.

Ekleme: 16.04.2023 23:52:24 / Güncelleme: 16.04.2023 23:52:24 / Kültür & Sanat
Destek için 

İstanbul'un Zeytinburnu İlçesindeki mozaik alanında bir sır perdesi ortadan kaldırılırken yeni bir sır perdesi ortaya çıkmaya devam ediyor. Gizem üstüne gizem ortaya çıkan kazılarda ve mozaik müzesi inşaatında şimdi tüm sırların çözümü için anahtar olması umut edilen DNA sonuçları daha büyük merakla beklenmeye başlandı.

Günümüzde Kazlıçeşme Sanat Binası olarak kullanılan eski Zeytinburnu Belediyesi binası restore edilirken keşfedilen İstanbul'un Surdışında bulunan en eski mozaiğinin bina dışına taştığı tespit edilmiş ve Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy'un kararı ile sınırlarının belirlenmesi için arkeolojik kurtarma kazısı yapılmasına karar verilmiş, bu kazılar sırasında da içinde biri kadın biri erkek olmak üzere 2 iskelet bulunan bir lahit keşfedilmişti.

Lahitin ağızını kapatan harçtan dolayı mezarın mozaikle aynı yaşta olduğu sanılıyordu ama ...

Halk arasında Kazlıçeşme Aşıkları ve Zeytinburnu Aşıkları olarak adlandırılan lahitteki iskeletlerin üzerindeki elbise kalıntılarından Bizans Soyluları olduğu tespit edilmişti. Kazı alanında bulunan sikkelere göre mozaiklerin yaşı yaklaşık 1500 yıl olarak tespit edilmişti. Bulunan lahtin kapağının mozaik harcı ile kapatılmış olmasından dolayı, onun da aynı yaşta olduğu tahmin ediliyordu.

Ancak gelen kemik yaşı sonuçlarına göre lahitin mozaiklerden çok önce oraya gömüldüğü anlaşıldı.

Ünlü Restoratör mimar Olcay Aydemir, TÜBİTAK incelemelerine göre 4. yüzyıla ait olduğu düşünülen lahit mezarda bulunan 2 iskeletten kadına ait olanı 1650, erkeğe ait olanı ise 1675 yıllık.

Yapılan karbon testiyle lahit mezardaki kişilerin 3. ve 4. yüzyıl tarihleri arasında yaşadıkları, kadının 30-40 erkeğin ise 40-50 yaşlarında olduğu tespit edilirken, erkeğin kaburgasında bir kırık ve romatizma hastalığı olduğu raporlandı. Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde kemiklerin DNA testi çalışmaları devam ediyor.

Bu sonuçlara göre lahit mezar mozaik döşenmeden önceki bir tarihte gömülmüş gürünüyor. Bu aynı zamanda mezardakilerin Bizans'ın ilk ya da ikinci nesil soylularından olduğu anlamına geliyor.

Peki, mezar daha eski ise kapağı nasıl daha sonra yapılan mozaik harcı ile kapatıldı?

Aydemir, TÜBİTAK uzmanları, arkeolog ve antropologlarla yaptıkları görüşmelere göre bu sorunun en olası cevabını şöyle veriyor: "Muhtemelen döşem inşa edilirken çalışanlar lahiti buldu ve içinde ne olduğunu merak ettiler. Ya da lahite verilen öneme binaen onun mozaiğin altında kalmasını istemediler. Açtılar ve sonra ağzını tekrar kapatırken mozaikte kullandıkları harcı kullandılar!"

Ve en büyük gizem hâlâ cevapsız: Mezardaki ilk dönem Bizans soyluları kimdi?

Şimdi bu sorunun cevabına ışık tutacak DNA sonuçları daha büyük merakla bekleniyor.

MÜZE İNŞAATINDA SON AŞAMAYA GELİNDİ

Zeytinburnu Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü gözetiminde devam eden kazı çalışmalarında bulunan mozaiklerin bina dışında da sergilenmesi için kazılarla eş zamanlı olarak Zeytinburnu Belediyesi tarafından yapımına başlanan Mozaik Müzesi'nin inşasında sona gelindi.
Tarihi Kazlıçeşme Sanat Binası'nın bahçesinde bulunan lahit ve 186 metrekarelik mozaiklerin sergileneceği müze yakında ziyarete açılacak.

Kaynak: Arkeolojikhaber-Yaşar İliksiz