Dünya Mustazaflar Haftası münasebetiyle dünya mazlumlarının çektiği sıkıntı ve gördüğü zulümlere dikkat çeken Arslan, temsilciliklerinin olduğu yerlerde fotoğraf sergileri, panel ve konferanslar yapılması tavsiyesinde bulundu.
Dünya Mustazaflar Haftası süresince yapılacak etkinlikler ve amaçları hakkında bilgiler veren Murat Arslan, öncelikli gayelerinin yaşanan acıların unutturulmaması ve hafızalarda yer edinmesini sağlamak olduğunu söyledi.
"İnsan hafızası unutmaya mahkumdur"
Mustazaflar Cemiyeti olarak mart ayının 3'üncü haftasını Dünya Mustazaflar Haftası olarak ilan ettiklerini hatırlatan Arslan, "Mustazaflar Cemiyeti olarak mart ayının 3'üncü haftasını Mustazaflar Haftası olarak ilan etmiştik. Her yıl olduğu gibi bu yıl da Mustazaflar Haftası münasebetiyle bazı hususlara değinmek istiyoruz. Dünya var olduğundan bu yana tarihin çeşitli dönemlerinde birçok zulümler yaşandı. İnsan hafızası unutmaya mahkumdur, biz de geçmişte yaşanan olay ve sıkıntıları çok çabuk unutuyoruz. Müslümanlar olarak yaşanan bazı zulümleri unutmamamız lazım, zihnimizin bir yerinde daima bulundurmamız gerekiyor. Allah Azze ve Celle mazlumlara sahip çıkmamızı, onların yanında yer almamızı söylüyor." ifadelerini kullandı.
Zulüm kimden gelirse gelsin fark etmeksizin zulmün karşısında durulması gerektiğini ifade eden Arslan, "Zulüm kimden gelirse gelsin; bunun ırkı, dili ve rengi fark etmiyor. Müslüman ve insan olmamız hasebiyle zulmün karşısında olmamız gerekir. Dünyanın birçok yerinde bu zulüm ve vahşetlere şahit olmaktayız. Bilhassa İslam coğrafyasında bu zulümleri daha fazla görmekteyiz. Özellikle Filistin'deki kardeşlerimizin yaşadığı sorun ve sıkıntılar, gördükleri zulümler bitmiyor. Yakın zamanda yine bir katliam gerçekleştirdi. Biz Müslümanlar olarak mazlum kardeşlerimizin yanında durmadığımız zaman zalimler zulümlerini daha fazla icra edeceklerdir. Aynı şekilde Mısır'da ve Rabia Meydanı'nda yaşanan katliamı unutmadık ve unutturmayacağız. Şeyh Said kıyamı, Üstad Bediüzzaman'ın yaşadığı zorluk ve sıkıntılar, Arakanlı Müslüman kardeşlerimizin ve Doğu Türkistan'daki kardeşlerimizin yaşadığı zulüm ve sıkıntıları unutmayacağız." şeklinde konuştu.
"Zalimlerin zulmüne karşı yekvücut olmayı öğrenmeliyiz"
Yeryüzünde zulüm gören tüm mazlumların yanında olunması gerektiğine dikkat çeken Arslan, "Buradan özellikle İslam dünyasına bir çağrıda bulunmak istiyorum. Biz yeryüzünde zulüm gören tüm mazlum halkların yanında olmak zorundayız. Onlara sahip çıkıp seslerini daha fazla duyurabilmeleri adına imkanlar oluşturabilmeliyiz. Neticede bunlar; zulme uğrayan, mazlum bırakılmış ve imkânı olmayan insanlar. Allah'ın (Celle Celaluhu) huzuruna çıktığımız zaman mazlum kardeşlerimiz için elimizden bir şey geldiği halde yapmadığımızda Allah bunun hesabını soracaktır. Zalimlerin karşısında dik durabilmenin, onların zulümlerine karşı yekvücut olabilmenin önemini artık anlamak zorundayız. Rabbim yeryüzünde yaşayan mazlum ve mustazaf kardeşlerimizin birlik olmalarını, yekvücut olmalarını ve zalimin zulmüne karşı dik durabilmeyi bizlere nasip etsin." diye ekledi.
Yapılan zulümleri gündeme getirmenin her Müslümanın vazifesi olduğunu belirten Arslan, "Mustazaflar Cemiyeti olarak 16-23 Mart tarihlerini Mustazaflar Haftası olarak ilan ettik. Mustazaflar Haftasında bizim özellikle istediğimiz şey; yaşanan zulüm ve mazlumiyete sessiz kalmamalarıdır. Çeşitli konferans ve paneller düzenleyerek bunu gerçekleştirebilirler. Neticede tarih tekerrür ediyor. Bunu unutturmamak, gündeme getirmek her Müslümanın vazifesidir. Unuttuğumuz zaman zalimler yaptıklarının yanına kâr kaldığını düşünüp yaptığı zulümlere devam edecektir. Mazlumların ve mahrumların sesi olduğunuz zaman zalim bunun hesabını yapmak zorunda kalır. Bunu gündeme getirmek adına üzerimize düşen ne varsa yerine getirmek zorundayız." dedi. (İLKHA)