6Şubat tarihinde Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli yaşanan depremler merkez üsleri başta olmak üzere toplamda 11 ilde ciddi yıkıma neden olurken yaklaşık 46 bin kişi de vefat etti.
Yaşanan depremler altyapı ve üst yapıları tahrip etmenin yanı sıra üretim ve tarımı da ciddi anlamda olumsuz etkiledi. Yaşanan afet sonrasında bölgede çiftçilik yapan çok sayıda kişi bulundukları bölgeleri terk etmek zorunda kaldı.
Bölgede yapılan tarın ile ilgili İLKHA muhabirine konuşan Elbistan Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali Bulut, Elbistan'ın dördüncü büyük tarım ovası olduğunu belirterek çiftlilere yeniden ekim yaparak üretmeye davet etti.
Bulut, depremin yaşandığı diğer illerdeki çiftçilerinde bölgelerini yeniden ayağa kaldırmak için üretmeleri gerektiğini vurgulayarak devletin de mazot ve gübre desteği vermesinin önemli olduğunu ifade etti.
Bulut, "Biz tarımcılar ekim yapmak zorundayız. Bir hafta sonra artık yaz ayı için ekim yapmaya başlayacağız. Bazen televizyonlarda Elbistan neresi? Diye soruyorlar. Elbistan, Türkiye'nin dördüncü büyük ovası. Elbistan'da 250 bin hektar arazi var. Buranın 1 milyon 150 bin dönümü kırsal alan. Buralarda hububat, baklagil üretiyoruz. Diğer 1 milyon dönümü de mera, hazine ve yerleşim yerleri. Kalan 350 bin dönümünde de sulu tarım yapıyoruz. Sulu tarımda şeker pancarı, çerezlik ayçiçek yağı, bir de patlamış mısır yapılması için mısır ekiliyor. Firmalar diğer yerlere göre buranın mısırının daha iyi olduğunu söylüyorlar." dedi.
"Deprem sonrasında köylere yerleşenler inşallah köyü terk etmeden üretmeye devam eder"
Elbistan çiftçisinin çok bilinçli olduğunu, teknolojiyi iyi kullanıp çiftçilik için gerekli alet ve edevatı temin ettiğini söyleyen Bulut, "5 bin 500 aktif, 2 bin de pasif çiftçi var. Tabiki eskisi gibi olmaz ama ülkenin durumunu, ülkenin tarıma ihtiyacının olduğunu bildiğimiz için arayı kapatmak adına üreteceğiz. Sadece kendimize yetecek kadar ekelim düşüncesinde olamayız. Mutlaka ülkemize katma değer sağlayacağız. Elbistan çiftçisinin yüzde 80'i Elbistan'da oturuyordu. Birçoğunun cenazesi oldu. Çoğunun malı mülkü, daireleri, dükkânları gitti. Şu anda hep köylere yerleştik. İnşallah bu da hayra vesile olur ve köylü köyünü terk etmeden daha fazla üretmeye devam ederiz." diye konuştu.
"Gübre ve mazot desteği verilirse daha fazla üretiriz"
Son depremlerde bir devlet kadar yerin yıkıldığını belirten Bulut, "Ben Avrupa'da kaldım. Bir Hollanda, Belçika, Yunanistan kadar bölge yıkıldı. Devletten istediğimiz de deprem bölgelerine mazot ve gübre sübvansiyonu yapmasıdır. Çiftçilik yapmamızı kolaylaştırmalı. Devletten bunu bekliyoruz. Her platformda bunu söylüyoruz. İnşallah bizi duyarlar. Kendileri de durumu biliyorlar zaten. Bu şartlarda ne kadar üretim yapalım desek de yetersiz kalır. Bu bölgeye gübre ve mazot desteği verilirse daha fazla üretiriz. Bu şekilde arayı kapatabiliriz." şeklinde konuştu.
"Herkes bulunduğu şehri ayağa kaldırmak için çalışmalı"
Bulut, "Elbistan'ın yarısı göçtü. Kimi başka illere kimisi ilçelere, kimisi köylere gitti. Ancak hayat devam ediyor. Bizim bizden başka sahibimiz yok. Deprem bölgesinde Elbistanlı Elbistan'ı, Kahramanmaraşlı, Kahramanmaraş'ı, Diyarbakırlı Diyarbakır'ı yeniden ayağa kaldırmak zorundayız. Sadece devletten gelecek destekle kalmamalıyız. Üreterek buraları ayağa kaldırmalı, daha bilinçli olmalıyız. Son olarak yetkililerden yapılan binalara dikkat edilmesini istiyorum. Müfettişi, mühendisi, yapı denetimi, belediyesi bu işi takip etmeli. Zemin etüdü yok, kuma ne kattıkları belli değil. Ne kadar demir koyduğu belirsiz. Projede 5 kat gösterip 7 kat yapmışlar. Bu da ölümümüze sebep oldu. Yazık değil mi? Kendi insanımızı kendi elimizle öldürmeyelim." ifadelerini kullandı. (İLKHA)