Türkiye'de merkez üssü Kahramanmaraş olmak üzere 10 ilde yaşanan depremlerde birçok bina yıkıldı ve yüzlerce vatandaş hayatını kaybetti.
Deprem, her yönüyle insanı ve çevreyi etkileyen bir afet olmakla birlikte sonrasında insan psikolojisinde oluşturduğu travmalar ve buna bağlı kalıtsal etkilerinden kurtulma ve depremzedelere karşı nasıl davranılması noktasında uzmanlar uyarıyor.
Konuyla ilgili İLKHA muhabirine konuşan Çocuk Gelişim Uzmanı Derya Deniz Öztürk, artık rutin hayata arkadaşlarımızla vakit geçirmeye ve normal iş seyrimize dönmemiz gerektiğini belirtti.
"Deprem bölgesindeki vatandaşlarımız birinci travmayı yaşarken bizler de onlarla birlikte ikinci travmayı yaşamaktayız"
Deprem sonrasında yetişkin bireyler olarak empati kurma yeteneğimizin çok geliştiğini belirten Öztürk, "Ağlama, kriz, şok etkisi, çocuklara sevdiklerimize karşı düşkünlük ve uyku bozuklukları yaşamak normaldir. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımız orada birinci travmayı yaşarken, bizler de onlarla birlikte ikinci travmayı yaşamaktayız. Yaklaşık bir ay süre boyunca normal yaşanan olaylara duygusal olarak tepki vermek gayet normaldir. Bir ay sonrasında hala uyku bozuklukları, kabızlık, şok etkisinde kalma, panik atak krizleri ve psikolojik olarak ağlama krizleri devam ediyorsa bir psikologdan destek almak gerekiyor." dedi.
"Psikolojimizi güçlü tutalım"
Artık rutin hayata arkadaşlarımızla vakit geçirmeye ve normal iş seyrimize dönmemiz gerektiğini söyleyen Öztürk, "Psikolojimizi güçlü tutarak deprem bölgesindeki insanlara dua etmek ve maddi olarak elimizden geldiği kadar destekte bulunmaktır. Yetişkinler olarak kendimizi psikolojik travmalara sokarsak hem kendimize hem de yakınlarımıza zarar vermiş oluruz. Süreç içerisinde bizler evlerimizde ailelerimizi çocuklarımızın tüm gün boyunca deprem haberlerini izlemeyi maruz bırakmaktayız. Aileler olarak çocuklarımızı deprem haberlerinden soyutlayarak rutin hayatlarına onları döndürmemiz gerekiyor." diye belirtti.
"Çocuklarımızın yanında deprem bölgesi hakkında çok fazla konuşmayalım"
Öztürk, "Çocuklarımızın yanında deprem bölgesi hakkında çok fazla konuşmadan, onlara bir travma oluşturmadan, televizyon ve görüntülere maruz bırakmadan eğitim hayatlarına anne- babaların devam ettirmeleri gerekiyor. Deprem bölgesindeki çocuklar için travma ne ise aynı haberlere ve görüntülere maruz kalan çocuklar içinde travma aynı şekilde onları etkiliyor. Bu travma, hayatları boyunca onları etki altında bırakacakları için de çocukları bu haberlerden görsellerden ve ev içerisinden konuşmaktan uzak tutmamız gerekiyor." diye konuştu. (İLKHA)