Dönmez, bu kapsamda "Yüzyılın Enerjisi" anlayışıyla Türkiye'yi yeni yüzyıla taşıyacak enerji yol haritası olan Türkiye Ulusal Enerji Planı'nı paylaştıklarını anımsattı.
İlgili planın orta vadede 2035, uzun vadede 2053 yılına kadar Türkiye'nin enerji stratejisini içerdiğini anlatan Dönmez, "Böylece 2035'e kadar enerjide dışa bağımlılığımızı da yüzde 70 seviyesinden yüzde 50'ler seviyesine çekmeyi hedefliyoruz" dedi.
Dönmez, hidrojen üretiminde kullanılan elektrolizörün yerli üretilmesi konusunda teşvikler vermeyi düşündüklerini kaydederek, "Enerji konusunda yerli ve milli teknolojilerimizi geliştirmek zorundayız. Enerji teknolojilerinin geliştirilmesi hususunda son zamanda hakikaten ciddi bir ivme yakaladık" değerlendirmesinde bulundu.
Son 5 yılda rüzgar enerjisi kurulumunda yüzde 60, güneşte yüzde 77, jeotermal ve biyokütlede yüzde 50'nin üzerinde yerlilik oranının yakalandığını aktaran Dönmez, "Kaynak ne kadar yerliyse teknoloji de o kadar yerli olmalı diyoruz. Enerji teknolojilerinin geliştirilmesi için yatırım yapan herkese her türlü desteği vermeye hazırız." ifadesini kullandı.
Dönmez, son aylarda doğalgaz fiyatlarında gevşeme meydana gelmesinin ardından bunun yansıtıldığını aktararak, şunları kaydetti:
"Bu durum devam ettiği müddetçe de bu indirimler gelmeye devam edecek. Tabii doğalgaz düşünce elektrik üretiminde de doğalgazın payı önemli bir etkisi var. Aynı şekilde oralara (elektrik) da yansımasını bekliyoruz. Belki yüzde 15-16 seviyesinde de toptan elektrik fiyatlarında da bir gerilime şubat ayı itibarıyla söz konusu olacak."
Dönmez doğalgazın halkın kullanımına sunulmasına ilişkin, geçen yıl 102 ilçeye doğalgaz getirildiğini ve Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 80'inin doğalgaza erişebilir durumda olduğunu aktardı.