Batman Halkı Dünyaya Örnek Oldu İSLAM ÂLEMİ KUR’AN İÇİN AYAKTA

İslam düşmanı müptezel Paludan’ın İsveç’te mukaddes kitabımız Kur’an’a yönelik gerçekleştirdiği alçak saldırı, tüm Türkiye’yi ayağa kaldırırken en büyük tepkiyi HÜDA PAR’ın düzenlediği ve on binlerin meydanlara indiği Batman halkı gösterdi. Batman’ın bu çıkışının dünya medyasına yansıması sonrası Müslümanlar Yemen’den Tunus’a, Afganistan’dan Pakistan’a ve Afrika’dan Asya’ya kadar, Kur’an’a yönelik saldırıyı tel’in etmek için meydanlara döküldü.

Ekleme: 25.01.2023 06:00:45 / Güncelleme: 25.01.2023 06:01:02 / manşetler
Destek için 

DOĞRUHABER / FARUK KUZU

Hem Danimarka hem de İsveç vatandaşı olan ‘Stram Kurs partisi’nin elebaşı insan müsveddesi Rasmus Paludan, İsveç makamlarından onay ve destek alarak gerçekleştirdiği alçak olaydan sonra başta Türkiyeli Müslümanlar olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki Müslümanlar sokaklara döküldü.

Türkiye’de en güçlü sesin çıktığı Batman’da yüz binden fazla insan Kur’an aşkıyla bir araya gelerek bir ilke imza attı.

Batman’ın dindar halkı tarafından gerçekleştirilen bu sembolik duruş dünyanın diğer ülkelerine de örnek oldu ve birçok ülkede Müslüman gruplar geniş çaplı protesto gösterileri düzenledi.

Kur’an Nesli Platformu ve HÜDA PAR tarafından Batman’da yoğun bir katılımla gerçekleştirilen, İsveç devleti ile aşağılık Paludan’ı tel’in mitinginde açılan “Kur’an’ına sahip çık- Biz Hüzbul Kur’an’ız..” temalı pankart ve afişler katılımcıların bu konudaki duyarlılıklarına da tercüman oldu.

Batman halkının dirayeti ve Kur’an aşkıyla tüm dünyaya verdiği güçlü mesajdan sonra İsveç Hükümeti ve aşağılık Paludan’ı korku salarken dünyanın değişik bölgelerinde de benzer gösteriler art arda yapılmaya başlandı.

İstanbul’daki İsveç Konsolusluğu önünde AGD, Özgür-Der gibi kuruluşlar tepkilerini ortaya koyarken Ankara’da da Memur Sen’in ilk andan itibaren bu aşağılık olaya tepki için bir araya gelerek basın açıklaması yapması takdirle karşılandı.

Müslüman halkın sokaklara dökülmesi ve İslami kurum ve kuruluşların tepkilerini en üst perdeden dile getirmeleri siyasette de etkisini gösterdi.

(PKK yandaşı HDP hariç) neredeyse tüm siyasi partiler Paludan ve İsveç yönetimini ağır ifadelerle suçlayarak tepkilerini dile getirdiler.

TÜRKİYELİ MÜSLÜMANLAR ÖNCÜ OLDU

Türkiye’nin birçok kentinde meydanları inleten şuurlu Müslümanlar adeta dünyaya öncülük etmiş oldular.

Necis Paludan’ın İsveç polisinin arabasıyla gelerek tam bir devlet koruması altında gerçekleştirdiği bu aşağılık eyleme karşı ilk andan itibaren başta Batman ve İstanbul olmak üzere onlarca şehirde tel’in gösterileri düzenlendi.

Özellikle Batman’da gerçekleştirilen protestoda bir araya gelen yüz binden fazla duyarlı Müslüman tepkilerini en güçlü şekilde ortaya koyarken ana caddeleri dolduran kalabalık başka ülkelere de örnek oldu.

Batman ve diğer şehirlerden yükselen sese Fas’tan Endonezya’ya İslam Coğrafyası’nın her tarafında duyarlı Müslümanlar sokaklara dökülerek ses verdiler adeta.

Ortadoğu ve Körfez ülkelerinden Pakistan’a, Kuzey Afrika ülkelerinden Uzak Doğu’ya kadar tüm İslam Coğrafyası ayağa kalkarak Kur’an-ı Kerim ve İslami kutsallar konusunda ne kadar duyarlı olduklarını göstermiş oldular.

YEMEN HALKI KUR'AN-I KERİM'İN YAKILMASINI PROTESTO ETTİ

Batman’dan yükselen güçlü sesten sonra İslam ülkeleri art arda açıklamalar yaparak tepki gösterirken bazı ülkelerde de aynen Batman’daki gibi geniş çaplı gösteriler düzenlendi.

Bunlardan biri de yıllardır içi savaşın yaşandığı Yemen oldu.

Yemen halkı İsveç'in başkenti Stockholm'da Kur'an-ı Kerim yakılmasını protesto etti.

Protesto gösterisi sırasında konuşan Saade Valisi Muhammed Cabir, Kur'an-ı Kerim yakma eylemini en sert şekilde kınadıklarını söyledi.

Cabir, "Bu eylem, Batılı ülkelerin İslam dini ve Müslümanların kutsal değerlerine karşı yürüttüğü kötü faaliyetlerin bir parçasıdır." dedi.

Yemen Ensarullah Hareketi de İsveç'te sözde bir politikacı tarafından Kur'an-ı Kerim yakılmasına tepki gösterdi.

Kur'an-ı Kerim'e saygısızlığı kınayan Ensarullah Hareketi, provokatif eylemi "İslam ve Müslümanlara karşı düşmanlık" olarak nitelendirdi.

Ensarullah'tan yapılan açıklamada, "Batı'da İslami mekanlar ve değerlere karşı düşmanca eylemler, Batılı hükümetlerin ahlaki ve siyasi başarısızlığına işaret ediyor." ifadesi kullanıldı.

Açıklamada, İsveç hükümetinin bu alçakça ve sorumsuz eylemin sonuçlarını kabul etmesi gerektiği vurgulandı.

AFGAN HALKI DA KUR’AN İÇİN AYAKTAYDI…

İsveç'te hadsiz alçağın Kur’an’a saldırısına Afganistan’dan da büyük tepkilerle karşılandı. Host vilayetinde halk sokaklara inerek ellerinde Kur’an’la tekbirler getirerek alçak Paludan’ı ve İsveç yönetimini lanetleyen sloganlar attı.

“Kuran'a yapılan saygısızlık, konuşma ve düşünce özgürlüğü ile hiçbir ilgisi olmayan, sadece Müslümanlara karşı kin ve nefret yaymanın ve şiddeti körüklemenin açık bir örneğidir. Bu rezil hareket, dünya çapında yüz milyonlarca Müslüman'ın duygularını tahrik etmektedir.

“Unutulmamalıdır ki her etki bir tepki doğurur. Ve bu tepkilerden bu etkilere izin veren Batı sorumludur. Bu menfur olay, dünyadaki iki milyardan fazla Müslümanın duygularına yönelik ciddi bir tahriktir. Batı gerekli cevabı alınca da ağlamaya ve terör diye yakınmaya başlamaktadır.

“Asıl terör insanların kutsallarına saldırmaktır. Batı, İslam'a dil uzatıp onu gericilikle suçlarken İslam gibi hiçbir zaman insanların kutsallarına zarar verilmemesi gerektiğini anlayabilecek kadar medeniyet ve görgü sahibi olamadı.

“Müslüman ülkelerin liderlerinden İsveç hükümeti ile diplomatik ilişkileri kesmelerini talep ediyoruz.

TUNUS: İSVEÇ'TE KUR'AN-I KERİM'İN YAKILMASININ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜYLE AKALASI YOK

Tunus, İsveç'te aşırı sağcı bir politikacı tarafından Kur'an-ı Kerim'in yakılmasını kınadı ve bunun ifade özgürlüğüyle alakası olmadığını belirtti.

Tunus Dışişleri Bakanlığından yapılan ve resmi haber ajansı TAP'ta yer alan açıklamaya göre, söz konusu eylemin, Müslümanların duygularını provoke ettiği kaydedildi.

Öte yandan, Tunus'ta feshedilen Meclisin Başkanı ve Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi Facebook sayfasından yaptığı yazılı açıklamada, Nahda Hareketinin, bu "menfur" olayı kınadığını belirtti.

Açıklamada, bu eylemin "bir arada yaşama ve insanların inançlarına, dinlerine ve kültürel özelliklerine saygı ilkelerine tecavüz ve yüz milyonlarca Müslümanın duygularına saldırı" olduğu aktarıldı.

İRAN: BATI'NIN VERDİĞİ DESTEK KABUL EDİLEMEZ

İsveç'teki Türkiye Büyükelçiliği önünde Kuran-ı Kerim'in yakılmasına ilişkin ülkesinin tepkisini dile getiren İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, söz konusu eylemi kınadıklarını belirtti.

Abdullahiyan, "Batılı ülkelerin, ilahi dinlerin kutsallığını hedef alan bu eylemlere ifade özgürlüğü kisvesi altında destek vermesi kabul edilemez." ifadelerini kullandı.

İSVEÇ’TEKİ MÜSLÜMANLAR:"KUR'AN-I KERİM İLK KEZ YAKILMADI AMA BİR FARK VARDI"

İsveç'te Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına tepkiler dünya çapında artarken İsveç için de bulunan Müslüman kuruluşlar da konu ile ilgili bazı açıklamalarda bulunarak Müslümanları harekete geçmeye davet etti.

İsveç Cami İmamları Konseyi Başkanı Şeyh Halid El-Deeb, İsveç'in başkenti Stockholm'deki Türkiye Büyükelçiliği önünde radikal siyasetçi alçak Rasmus Paludan'ın polis korumasıyla olay yerine geldiğini belirtti.

Al-Deeb, Kur'an-ı Kerim yakan aşırılık yanlısı aşağılığın 2017'den beri bu tür provokatif eylemlerde bulunduğunu ancak bu kez aradaki farkın İsveç polis arabası ve ondan korunma ile gelmesi olduğunu söyledi.

Al-Deeb yaptığı açıklamada, İsveç'te Müslümanların büyük ayrımcılığa tabi tutulduğunu ve bunun sonucu olarak İslami okulların kapatılması ve çocukların ailelerinden alınması gibi birçok sorunun varlığını hatırlattı. Al-Deeb Müslümanlara karşı yapılan olaylar sonucunda tepki gösterenlere ise aşırılıkçı hatta terörist yaftasının vurulduğundan bahsetti.

Avrupa Fetva Konseyi Genel Sekreteri Şeyh Hüseyin Halawa da İslam ülkelerini derhal harekete geçmeye ve İsveç'in Arap ve İslam ülkelerinden büyükelçilerini sınır dışı etmeye gelse dahi çekingen ifadelerle yetinmemeye çağrısında bulundu.

İHVAN-I MÜSLİMİN’DEN İSVEÇ’E ÇAĞRI

İhvan-ı Müslimin, Türkiye Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına izin veren İsveç'i tüm Müslümanlardan özür dilemeye davet etti.

İhvan-ı Müslimin Medya Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada, özellikle AB üyesi ülkelerde, İslami kutsallara saldırılar için "özgürlük" kavramının bir kılıf olarak kullanıldığına vurgu yapıldı.

Müslüman Kardeşler Medya Merkezi Sözcüsü Hasan Salih tarafından yapılan yazılı açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Müslüman Kardeşler Cemaati, Danimarkalı aşırı sağcı parti liderinin Cumartesi günü Stockholm'deki Türkiye Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim'i yakmasına izin verdiği için İsveç hükümetini özür dilemeye çağırıyor. Ayrıca, İslam dünyasındaki tüm resmi ve ulusal kurum ve kuruluşları, İslami kutsallarımıza el uzatmalarına karşı seslerini yükselterek kınamaya ve İsveç hükümetinin özür dilemesi için harekete geçirmeye çağırıyor.

Cemaat, Avrupa Birliği hükümetlerine ve genel olarak Batı'ya, özgürlük kavramının kasıtlı olarak İslami kutsallara yönelik sürekli saldırı için yasal koruma sağlayan yasalarını değiştirmeleri için çağrıda bulunuyor.

Kur'an-ı Kerim, Allah'ın korumasıyla kıyamete kadar korunmuştur ve tüm insanlar için bir hidayet kaynağıdır. Geçmiş yıllarda suç teşkil eden siyasi ve medya uygulamalarının geride bıraktığı kin ve nefret birikimi sonucu tekrarlanan bu ahmaklıklar; Kur'an'a zarar vermediği gibi, Müslümanların kalplerindeki kutsallığını da azaltmaz. Ve bunları ortadan kaldırmanın zamanı gelmiştir."